Ramazanda 81 ilde iftar sofrası kurulacak

Anadolu Ajansı
Yayın Tarihi: 05.03.2024 12:12
A+ A-

Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğünce ramazan ayında 81 ilde iftar sofraları kurulacak.

Vakıflar Genel Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, dayanışma ve paylaşma kültürünü yaşatmak, pekiştirmek ve daha güçlü şekilde geleceğe aktarmak için çalışmalarını sürdüren Genel Müdürlük, ramazanın ruhuna uygun faaliyetler gerçekleştirecek.

İlki 2022’de 25 ilde düzenlenen iftar organizasyonu, bu yıl tüm şehirlerde bölge müdürlükleri aracılığıyla ramazan boyunca sürdürülecek.

Sıcak yemek mutfaklarında hazırlanacak menüler, bütün illerde belirlenen mekan ve alanlarda vatandaşlara sunulacak.

Ankara’da Hacı Bayram-ı Veli Camisi avlusu ve Hamamönü Taceddin Dergahı alanı, İstanbul’da Binbirdirek Sarnıcı, Üsküdar Valide-i Cedid Camii bahçesi ve Kartal Lütfi Kırdar Şehir Hastanesi bahçesi, İzmir’de Bilal Saygılı Camisi ve Konak Hisar Camisi avluları, Rize Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi gibi alanlar başta olmak üzere birçok noktada iftar çadırı kurulacak.

İftar çadırı noktalarına ilişkin değişiklik veya güncelleme gibi gelişmeler, Vakıflar Genel Müdürlüğü ve bağlı bölge müdürlüklerinin sosyal medya hesaplarından duyurulacak. (AA)

 

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

İSTANBUL (AA) – Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Yenidoğan Uzmanı Prof. Dr. Filiz Bakar, bebeklerin ilk altı ay başka hiçbir gıdaya ihtiyaç duymadan sadece anne sütüyle beslenmeye devam edilmesinin duyusal ve bilişsel gelişimi teşvik ettiğini, bebekleri bulaşıcı ve kronik hastalıklara karşı koruduğunu bildirdi.

Hastaneden yapılan açıklamaya göre, canlı bir gıda ve mucizevi bir besin olan anne sütü ve optimal emzirme uygulamaları çocukların hayatta kalması ve erken çocukluk gelişimi açısından hayati önem taşıyor.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Prof. Dr. Filiz Bakar, dünya çapında yapılan araştırmaların anne sütüyle beslenmenin bebeğin duyusal ve bilişsel gelişimine etkisini gösterdiğini, doğumdan sonra emzirmedeki gecikmelerin ise yaşamı tehdit eden sonuçlara yol açabileceğini belirtti.

Bakar, “UNICEF ve Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), doğumdan sonraki bir saat içinde başlamak üzere, yaşamın ilk altı ayı boyunca yalnızca anne sütü ile emzirilerek beslenmeyi önermektedir. İlk altı ay boyunca başka hiçbir gıdaya ihtiyaç duymadan sadece anne sütüyle beslenmeye devam edilmesi duyusal ve bilişsel gelişimi teşvik eder, bebekleri bulaşıcı ve kronik hastalıklara karşı korur. 6'ncı aydan sonra uygun tamamlayıcı besinler başlanarak emzirmenin en az 2 yaşına kadar sürdürülmesi önerilmektedir.” ifadesini kullandı.

Yapılan bir çalışmada anne sütünün yaşamın ilk yılı boyunca bebeğin mikrobiyomunu düzenlediğinin ve böylece okul öncesi çocukluk döneminde astım gelişme riskinin azalttığının gösterildiğini aktaran Bakar, bu çalışmadaki araştırmacıların tıpkı bir kalp pilinin kalp ritmini düzenlemesi gibi, emzirme ve anne sütünün de bağırsak ve burun boşluğundaki mikrobiyal kolonizasyonun hızını ve sırasını ayarlayarak bu sürecin düzenli ve zamanında gerçekleşmesini sağladığı sonucuna vardıklarını anlattı.

Bakar, “Mikrobiyom, bedenimizde yaşayan bakteri, mantar, virüs gibi tüm mikroorganizmaların ve onların genetik materyallerinin toplamını ifade eder. Anne sütü ile emzirmeye 3 aydan fazla devam edilmesinin bebeğin sindirim sisteminde, burun boşluğunda ve üst solunum yollarındaki mikrobiyom oluşumunu desteklediği gösterilmiştir. Anne sütünün 3 aydan erken sürede kesilmesi ve bebek mamasının kullanılmaya başlanması ise bileşimsel ve fonksiyonel mikrobiyom değişikliğine yol açarak astım riskini artırmaktadır.” bilgilerini paylaştı.

– Anne sütüyle beslenme bebeğin hayatta kalma şansını artırıyor

Araştırmaların anne sütüyle beslenmeyen bebeklerin, ilk altı ay boyunca yalnızca anne sütüyle beslenen bebeklerle karşılaştırıldığında, ilk yaş günlerinden önce yaşamlarını kaybetme olasılığının 14 kat daha fazla olduğunu gösterdiğine işaret eden Prof. Dr. Bakar, “Anne sütüyle beslenen çocukların zeka testlerinde 3 ila 4 puanlık IQ artışıyla daha iyi performans gösterdiğine, obez veya aşırı kilolu olma olasılığının daha düşük olduğuna ve ileriki yaşamlarında diyabet riskinin azaldığına dair kanıtlar da bulunmaktadır.” değerlendirmesinde bulundu.

Prof. Dr. Filiz Bakar, anne sütünün mucizevi bir besin olduğunun ve bağışıklık sistemini güçlendirmekten zeka gelişimine kadar birçok faydası olduğunun altını çizerek şöyle devam etti:

“Emzirme genellikle bebeğin ilk aşısı olarak anılır. Çünkü bebeklere hayatlarının ilk aylarında ihtiyaç duydukları tüm temel besinleri sağlar, onları yaygın bulaşıcı hastalıklardan korur ve bağışıklık sistemlerini güçlendirir. Her annenin sütü kendi bebeği için en uygun bileşimdedir ve yeterli miktardadır. Her zaman hazır, temiz ve uygun ısıdadır. Sindirimi kolaydır ve anne sütü alan bebeklerde karın ağrısı, gaz, pişik, kabızlık daha az görülür. Anne sütü bebeğin hem zihinsel hem de duygusal zekasının gelişimini olumlu yönde etkiler. Araştırmalara göre, emzirme süresince dokunma bebeğin beyin fonksiyonlarını hızlandırırken, matematik yeteneğini geliştirir, beden stresini ve ağrıyı azaltır. Unutmamak gerekir ki, anne sütü, aileye mali külfeti olmayan, çevre dostu bir besindir.”

– Anneyi de koruyor

Emzirmenin bebekle birlikte annenin sağlığı için de vazgeçilmez kazanımları olduğunu hatırlatan Bakar, şunları kaydetti:

“Emzirme anneyi besin hazırlama yükünden kurtarır, bebeği ile daha fazla zaman geçirmesini sağlar. Emzirmede salgılanan hormonlar annenin stresini ve depresyon riskini azaltır. Ayrıca, emziren kadınların meme ve yumurtalık kanserine yakalanma riski de azalır. Bununla birlikte, emzirme süreci anne bebek arasındaki duygusal bağın da güçlenmesini sağlar. Anne sütünün içerdiği maddeler bebeği rahatlatır, gevşetir, ağrıyı azaltır, daha çabuk uykuya dalmasına yardımcı olur. Bebeğin doğuştan gelen, doğal emme refleksini kullanmaya başlayarak beslendiğini keşfetmesi, annesinin kollarında olduğunu hissetmesi, bebekte güven duygusu oluşturmasına yardımcı olur. Bu durum bebeğin psikolojik durumunu direkt etkileyerek özgüvenini geliştirmekte ve güvenli anne-bebek bağını oluşturmaktadır.”

Nöbetçi Eczaneler

Büşra Eczanesi
Adres

Beşbinevler Mahallesi, Şahin Tepesi No:18/A Merkez / Karabük

Telefon

(370) 433-0777

Öztürk Eczanesi
Adres

Sırınevler Mahallesi Alparslan Caddesi No:2/A Karabük

Telefon

(370) 415-5557

Safran Eczanesi
Adres

Atatürk Mahallesi, Akter Sokak Devrim Sitesi C Blok No:6/B Safranbolu / Karabük

Telefon

(370) 712-8262

Eskipazar Eczanesi
Adres

Merkez Mahallesi, Cami Caddesi, No:16 Eskipazar / Karabük

Telefon

(370) 818-3737

Yeni Zümrüt Eczanesi
Adres

İsmetpaşa Mahallesi, Doruk Sokak, No:8/B Yenice / Karabük

Telefon

(370) 766-4500

Tuğba Eczanesi
Adres

Hükümet Caddesi No:71/B Eflani / Karabük

Telefon

(370) 461-2427