Sosyal Hayat Mı?..

Sosyal Hayat Mı?..

Yayın: 21.01.2018 20:54
Paylaş:
A+ A-

Karabük’te sosyal hayatın dinamikliği ve canlılığı ile ilgili olarak neler söylenebilir.
Karabük’te sosyal hayatı tanımlamak ihtiyacı duysaydık buna nasıl bir yorum yapmamız gerekirdi…
Bu soruyu yanıtlamakta zorluk çektiğinizin farkındayım.
Neden acaba?…
****
Gündüz olunca araba ve insan trafiğinden darlık çeken ana caddelerde akşamın kararmasıyla birlikte tabir yerindeyse ,neredeyse in cin top oynayacak bir durum oluşuyor.
Akşam sinemadan çıkan insanlar,caddelerin sessizliğinde ıssızlığın ürküntüsü ile yol üzerinde tedirgin bir biçimde yürümek zorunda kalıyor.
Gündüz ile gece arasında bu kadar fark herhalde çöllerde olur diye düşünüyoruz…
Bir başka anormal durumda;
Karabük’ün ileriye dönük olarak tasarımlamadan yapılan caddelerin insanların ihtiyacına cevap verememesidir.
Bu durum kentte var olan bizlerin yaşam kalitesini sekteye uğratıyor.
Ben sosyolog değilim….
Ancak bu kentte sanki bir şeylerin sıkıntısı yaşanıyor.
Dışarıdan gelen herkes gezilip görülecek,vakit geçirilecek yerleri soruyor.

Görünen gerçek o dur ki;kentte yaşamın bu denli zor gerçekleşiyor olması hiç de kabul edilebilir bir durum oluşturmamaktadır.
O nedenle de;insanların kaynaşması ve karşılıklı bilgi alışverişi bir türlü gerçekleşmiyor.
Deyim yerinde ise sanal durum dışında insanlar birbirinden habersiz yaşamak zorunda kalıyor.
Kente yönelik sorunların tespiti güçleşiyor.
Kent kültürü bilincinin gelişmesi engelleniyor.
Dumura uğramış sosyal hayat bir türlü kendi gerçeğini ortaya koyamıyor.
Fiziki yapı da ,sosyalleşmemize darbe vuruyor.
****
İyi ama bu durumda ne yapmak gerekir.?…
Bu olumsuz durumdan kurtulması için,fiziki yapıda Karabük insanının yararlanabileceği ortak alanları ortaya çıkarmak gerekiyor.
Dikkati çeken asıl mesele şudur:
Bizler acaba ölmeden bu kentin ana caddelerinde gece gezen insanlar görebilecek miyiz?
Sahiden görebilecek miyiz?
Az kalsın unutuyordum…
Acaba Karabük böyle bir mutluluğu yaşayabilir mi?
Gelecek bilimcilerin bile Karabük açısından böyle bir soruya yanıt verirken zorlanacakları bir gerçektir.
****
Karabük’ün sosyal ihtiyaçlarına cevap verecek,yapısına dinamizm kazandıracak çok önemli bir yaşam alanı var.
Bunlardan biri,Ankara caddesi’ne bitişik demiryolu mevki…ki,Karabük’ün kuruluş hatası olarak DDY arazisi olarak kullanılan Arıcak vadisi.
Yüzevler’in yıkılması ile elde edilen kent meydanı sosyalleşmemizi sağlayamadı.
Karabük ‘ün cazibe merkezi olamadı.
Kent yaşamına katkı yapamadı.
Bu noktada..
Bütün arzumuz kente yaşam alanlarının kazandırılmasıdır.
Birlikte oturulabilecek sosyal alanların inşa edilmesi en büyük hasretimizdir.
Hürriyet caddesinin zifiri karanlığını yok edebilecek,Karabük’ü ışıtacak aydınlık mekanlara ihtiyaç vardır.
Bu ihtiyaç her geçen gün daha da artmaktadır.

Yorumlar

  1. KARABÜKLÜ

    SAYIN KALYONCU.KARABÜK ŞEHİR MERKEZİ YIKILIP ALT KATLAR İŞ YERİ ÜST KATLAR KONUT OLARAK YENİDEN YAPILMADIKÇA AKŞAM 7 DEN SONRA HAYALET ŞEHİR OLARAK KALMAYA MAHKUM.HELE BÖYLE ŞEHİR MERKEZİNİ BÜYÜTMEK YERİNE TÜM KAMU BİNALARIMIZI ŞEHİR MERKEZİNE YAPMAK DERDİNDE OLAN YÖNETİCİLERİMİZ OLDUĞU SÜRECE SİTTİN SENE DE HAYALET ŞEHİR OLARAK KALIR.BAKSANIZA SGK BİNASI,İŞ KUR BİNASI BELEDİYE BİNASI, TUTTURMUŞLAR VALİLİK BİNASINIDA ANIT MEYDANINA YAPACAKLARMIŞ.ALLAH DAN KORKUN BE VİZYONSUZLAR BIRAKIN DA AZICIK DA NEFES ALACAK YER OLSUN. NEYMİŞ ALKOLİKLER DADANMIŞ. NEREDE SENİN KOLLUK KUVVETİN DEVRİYE GEZDİR POLİSLERİ DE ALKOLİK KALMASIN SENİN EMRİNDE DEĞİLLER Mİ ?

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Kışı Kızılırmak Deltası’nda geçiren besicilerin göç yolculuğu başladı

Anadolu Ajansı
Yayın: 06.05.2024 00:48
Paylaş:
A+ A-

SAMSUN (AA) – İLYAS GÜN – Samsun'da, Kızılırmak Deltası'ndaki kışlaklarda kalan besiciler, yazı geçirecekleri Karagöl Dağı'ndaki yaylalara gitmek için küçükbaş hayvanlarıyla yaklaşık 1 ay sürecek yolculuklarına başladı.

Hayvanlarını kış döneminde Kızılırmak Deltası'nda barındıran besiciler, havaların ısınmaya başlamasıyla hazırlıklarını tamamlayıp, Karagöl Dağı'nın eteklerinde yer alan bin ila 1500 rakımlı yaylalara gitmek üzere yola çıktı.

Deltadan yüzlerce küçükbaş hayvanıyla hareket eden besicilerin zorlu yolculuğu, yaklaşık 1 ay sürecek. Günde 10 ile 15 kilometre arasında mesafe katedecek besiciler, yolculuk boyunca hayvanlarını belirli aralıklarla sağacak.

Yazı yaylada geçirecek besiciler, ekim veya kasım aylarında yeniden deltaya dönecek.

10 yaşından bu yana besicilik yapan 48 yaşındaki Mustafa Coşkun, AA muhabirine, sıcak ve nemli havanın hayvanların hastalanmasına neden olduğunu, bu nedenle yaz aylarında serin yerleri tercih ettiklerini söyledi.

Yaklaşık bir ayda yaylaya ulaştıklarını belirten Coşkun, “Çünkü hayvanlarımızı otlatarak gidiyoruz. Akşam mola veriyoruz, sabahın ilk ışıklarıyla yeniden yola çıkıyoruz. Yaklaşık 5 ay yaylada kalıyoruz, kışın daha sıcak olan Kızılırmak Deltası'nı tercih ediyoruz. İşimiz çok zor ama mecbur yapıyoruz.” dedi.

Besici Eyüp Çobanoğlu da yaklaşık 1 aylık yolculuklarının oldukça zorlu geçeceğine işaret etti.

Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti Sorumlusu Kadir Yılmaz ise deltanın göçmen kuşların yanı sıra büyükbaş ve küçükbaş hayvan besicileri için de önemli bir yer olduğunu dile getirdi.

Manda ve koyunculuk yapan besicilerin yılın belirli aylarında deltada hayvanlarını otlattıklarını anlatan Yılmaz, “Besiciler kışı deltada geçiriyor. Eylül ayının sonlarına doğru deltaya yaylalardan gelen besiciler, birkaç ay burada kaldıktan sonra tekrar yaylalara hayvanlarını otlatmaya götürüyor. Kış aylarında 2 bin ila 3 bin arasında koyun deltada kışlıyor.” diye konuştu.

Yılmaz, havaların ısınmasıyla koyun sürülerinin deltadan ayrılmaya başladığını vurgulayarak, göçmen kuşlarla koyun sürülerinin deltada görsel şölen sunduğunu, yerli ve yabancı turistlerin de hem kuşları hem de besicilerin geçişini takip ettiğini sözlerine ekledi.