Taşıma sektörünün e-Devlet’te yapacağı işlemlerde indirim limitleri artırıldı

Taşıma sektörünün e-Devlet’te yapacağı işlemlerde indirim limitleri artırıldı

Yayın: 17.07.2023 12:01
Paylaş:
A+ A-

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, kara yolu taşıma sektörünün e-Devlet üzerinden yapacağı işlemlerde indirim limitlerini artırdıklarını, 32,854 liraya kadar olan işlemlerde yüzde 5 indirim uygulanacağını bildirdi.

Ankara

Uraloğlu, yaptığı yazılı açıklamada, taşıma sektörünün dijitalleşmesi için yeni adımlar attıklarını, kara yolu taşıma sektöründe hizmet veren vatandaşlar için e-Devleti daha cazip hale getirdiklerini aktardı. Başvurularda belge aramadan tüm süreçleri e-Devlet üzerinden sonuçlandırdıklarını, bürokrasiyi azalttıklarını ifade eden Uraloğlu, böylelikle işlem sürelerinin kısalacağını, e-Devlet üzerinden yapılacak işlemlerde verilen son teşvikle işlem sayısında büyük artış sağlanmasını hedeflediklerini kaydetti.

Karayolu Taşıma Yönetmeliği’ne ilişkin değişikliğin Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdiğini anımsatan Uraloğlu, “Kara yolu taşıma sektöründe faaliyet gösteren taşımacılarımızın e-devlet üzerinden yapacakları işlemlerinde indirim limitlerini arttrdık, 32,854 liraya kadar olan işlemlerde yüzde 5 indirim uygulanacak.” ifadelerini kullandı.

K1 yetki belgesinde yüzde 75’e varan indirim imkanı sağlanacak

Bakan Uraloğlu, yurt içi eşya taşımacılık sektöründe faaliyet gösteren K1 belgeli vatandaşların, faaliyetlerini bırakmaları veya taşıtlarını satmaları halinde, taşıtı satın alanlara da indirim imkanı getirdiklerini vurgulayarak, şöyle devam etti:

“K1 belgeli kamyoncu esnafımız faaliyetini bırakır veya emekliliği haiz olursa, taşıtlarını sattıkları ve muvafakat verdikleri kişiler için kalan belge süresi de göz önünde bulundurularak, K1 yetki belgesinde yüzde 75’e varan indirim imkanı sağlanacak. Bu düzenlemeyle beraber kamyoncu esnafımız daha kolay taşıtlarını satabilecek ve faaliyetlerini bıraktıkları anda iptal edecekleri K1 belgelerinden de bir gelir elde etme imkanı ortaya çıkacak.”

Muayene ve sigortası biten taşıtların 6 ay içinde eksiklerini gidermeleri halinde otomatik ve ücretsiz yeniden yetki belgelerine ilave edilme imkanı da sağlandığını anlatan Uraloğlu, yönetmelik değişikliğiyle tarifeli (biletli) veya tarifesiz (turizm) yolcu taşımalarına aracılık hizmeti veren, bilet veya sözleşme düzenlemeye yetkili olan acentelerin, mevzuata aykırı bilet veya sözleşme düzenlemeleri halinde uyarı müeyyidesi getirildiğini açıkladı. Uraloğlu, “Yapılan bu düzenlemeyle vatandaşların bu yöndeki mağduriyetlerinin giderilmesini hedefliyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Açıklamada, yolcu taşımacılığı faaliyetlerinde, varış noktasından önce otobüsten inen yolcularla ilgili taşımacı firmalar tarafından U-ETDS sistemine bildirilmesiyle ilgili düzenleme yapılırken, taşıma alanında güvenlik için gelen bu yeniliğin, yolcuların elektronik ortamda anlık olarak takibinin yapılmasının sağlanacağı bildirildi.(AA)

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Arıcılıkta 50 yılı geride bırakan emekli öğretmen, bilgilerini yeni nesillere aktarıyor

Anadolu Ajansı
Yayın: 20.05.2024 08:00
Paylaş:
A+ A-

KARABÜK (AA) – ORHAN KUZU – Karabük'te yaşayan emekli öğretmen Ahmet Çetin, öğretmenlik yıllarında başladığı arıcılıkta yarım asrı geride bıraktı.

Eflani ilçesi Gökgöz köyü Topuzlu Mahallesi'nde arıcılık yapan 74 yaşındaki Çetin, Bolu Erkek İlköğretmen Okulundan 1969'da mezun oldu.

Anadolu'nun çeşitli illerinde öğretmenlik yapan Çetin, 1974'te Eflani ilçesinin Karlı köyü ilkokulunun bahçesinde arıcılığa başladı.

Öğretmenlikten 1995'te emekli olan Çetin, arıcılık faaliyetlerini sürdürdü.

Çetin, 50 yılı geride bıraktığı arıcılığın yaygınlaşması için 18 yıldır il ve ilçe tarım müdürlükleri ile halk eğitim merkezlerinde düzenlendiği kurs ve seminerlerle katılımcılara teorik ve pratik bilgiler aktarıyor.

– “Arılar tarımın olmazsa olmaz yardımcı aktörleridir”

Ahmet Çetin, AA muhabirine, arıcılığa başladığı yıllarda öğretmenlerin ya hindi yetiştirdiğini ya meyvelik kurduğunu ya da arıcılık yaptığını söyledi.

O yıllarda daire amirleri ve müfettişlerin köy okullarındaki öğretmenleri üretim yapmaya teşvik ettiğini aktaran Çetin, “Üreticilik yapan öğretmenler yazın okulları terk etmezler, bahçede üretim yaparken okulun tesislerini geliştirirler, örnek çalışmalar yaparlardı. O ortamda başladık. O gün bugündür 50 yıl geride kaldı.” dedi.

Çetin, o yıllarda arıcılığı geleneksel yöntemlerle yaptıklarını anlatarak, şöyle devam etti:

“Daha sonra bilimsel verilere ulaşabilmek için seminerler, kurslar, arıcılıkla ilgili kitap ve yayınlara ulaşmaya çalıştık. O gün bugündür devam ediyoruz. 2004'te Karabük Arıcılar Birliğini kuruncaya kadar el yordamıyla kendi kendimizi geliştirdik. Arıcılar birliğinin örgütlenmesiyle birlikte bilimsel verilere ulaşmak çok daha hızlı oldu. Tartışmalara, ulusal ve uluslararası düzeydeki kongrelere ve sempozyumlara katıldık. Birikimlerimizi paylaştık, uzmanları dinledik. Onların bilgilerinden faydalanmaya çalıştık.”

Bugün Türkiye'de arıcılıktaki standartların yükseldiğini dile getiren Çetin, Türkiye'nin bal veriminin arttığını, ülkenin yıllık bal üretiminin 100 bin tonu geçtiğini kaydetti.

Çetin, tarımsal ilaçlama ve çevre kirliliğinin olmadığı bölgenin arıcılık için elverişli olduğuna işaret etti.

Arıcılığa 50 yıldır katkıda bulunmaya çalıştığını belirten Çetin, daha çok kişinin bu alana yönelmesi ve bu faaliyeti bilimsel veriler ışığında yapması için kurs ve seminerler düzenlediğini anlattı.

Çetin, uygulamalı eğitimlerin olumlu yansımalarının görüldüğünü aktararak, gerek arı hastalıklarının azalması gerekse bal verimindeki artışların buna bağlanabileceğini söyledi.

Arıların önemine değinen Çetin, “Arılar tarımın olmazsa olmaz yardımcı aktörleridir. Arıların olmadığı yerde tarımsal verim olmaz. Arıcılık yapan genç kardeşlerimiz aslında doğrudan tarımsal üretimin de artışına katkı sağlamış oluyorlar. Arıcılığa meraklı olan genç arkadaşlarımızı kutluyorum.” diye konuştu.

Çetin, arı sağlığına zarar verecek kontrolsüz tarımsal ilaçlamaları doğru bulmadığını vurgulayarak, “Üreticilerimiz aslında fazla ürün almak amacıyla bu tür çalışmalara giriyorlar ama bir taraftan da arı sağlığını bozan bu tür ilaçlar aslında tarımda verimi düşürüyor.” dedi.