Üsküdar Üniversitesi’nden “Ramazan sofrası nasıl olmalı?” değerlendirmesi

Üsküdar Üniversitesi’nden “Ramazan sofrası nasıl olmalı?” değerlendirmesi

Anadolu Ajansı
Yayın: 13.03.2024 12:48
Paylaş:
A+ A-

İSTANBUL (AA) – Üsküdar Üniversitesi Tasavvuf Araştırmaları Enstitüsü Öğr. Üyesi Prof. Dr. Reşat Öngören, “Ramazan ayının haleti ruhiyesine uygun ramazan sofrası nasıl olmalı?” konusunu değerlendirdi.

Üniversiteden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Öngören, ramazan ayında tutulan oruç ibadetinin iki boyutu olduğunu belirterek, “Biri, kulun Allah ile ilişkisi boyutu, buna dikey boyut diyebiliriz. Diğeri de kulun sosyal çevreyle olan ilişkisi, buna da yatay boyut diyebiliriz. Dikey boyut açısından meseleye baktığımızda gün boyu insan Allah'a ibadet halinde olduğu için onunla ruhi bağlarını güçlendirmiş oluyor. Aynı zamanda oruç ibadetinin bir de yatay boyutu var, sosyal ilişkiler açısından insana kazandırdıkları var. İnsan için oruç ibadeti bir sabır eğitimidir ve bundan da önemlisi aç kalmak suretiyle muhtaçların fakirlerin durumunu öğrenme, hissetme o duyguyu yaşama durumudur.” ifadelerini kullandı.

Öngören, insanın oruç tutarken muhtaçlarla empati yapma imkanını elde ettiğine dikkati çekerek, “O zaman gün boyu aç kalan bir insan fakirlerin nasıl çile ve zorluk çektiklerini hissetmiş olur. Bu duygularla iftar sofrasına geldiğinde eğer iftar sofrası ultra zengin kişilerin kurduğu şatafatlı sofralar şeklinde olursa, o zaman gün boyu hissettiği o duygu ile çelişik bir durum ortaya çıkar. İnsanın iftarda da yine fakirlerin, muhtaçların durumunu hissetmesi adına en azından çok şatafatlı olmayan, karnını doyurabilecek kadar bir menü ile iftar açması ibadetin ruhuna da uygundur.” açıklamalarında bulundu.

– “Oruç insana muhtaçları hatırlatan bir ibadettir”

Oruç ibadetinin insana muhtaçları hatırlatan bir ibadet olduğunu ve iftarda da bunu hissetmesi adına bir muhtacın, bir fakirin nasıl sofra kurabileceği düşünülerek menü hazırlamasının oruç ibadetinin ruhuna uygun olacağını vurgulayan Prof. Dr. Öngören, gün boyu aç kalan bir kimsenin kendini ödüllendirircesine birkaç öğün yetebilecek şekilde iftar sofrası hazırlamasının çok uygun olmayacağını belirtti.

– “Gazze’de kardeşlerimizin açlıktan öldüğünü seyrederken mükellef sofralarla iftarlarımızı açmaya devam edemeyiz”

Gazze'de yaşanan olaylar dolayısıyla, iftar sofralarında mükellef sofralarla iftarlarımızı açmaya devam ettiğimizde, oruç ibadetinin sosyal boyutunun bize hiçbir tesiri olmadığını ortaya koymuş olacağımızı aktaran Öngören şunları kaydetti:

“Eğer onların yaşadığı bu durumu hissediyorsak, gerçek oruç tutan kişilerin iftar sofralarında belki de boğazlarından lokmaların geçmemesi, boğazlarında düğümlenmesi beklenir. O zaman oruç ibadetinin sosyal boyutuyla insana tesir ettiğini biz hissetmiş oluruz ve ramazan boyu içerisinde de bu empati duygusunu yerleştirmiş oluruz. Şimdi işin başka bir boyutu bu duyguyu yaşadıktan sonra insan kendisinde bunu hissettikten sonra o muhtaçlara nasıl yardım edebileceğini, o yoksullara nasıl destek olabileceğinin yollarını aramak durumundadır. Özellikle yine Gazze'deki kardeşlerimizi hatırlayarak zekatlarımızı, fitrelerimizi yardımlarımızı nasıl ulaştırabileceğimizin hem hesaplarını planlarını yapmalıyız hem de bunu gerçekleştirmek için programlar yapmalıyız.”

Prof. Dr. Reşat Öngören, ramazan ayında fakirlerle empati kurulması gerektiğinin altını çizerek, “Başta Gazze'deki o çocuklar olmak üzere, muhtaçlar olmak üzere bütün fukarayı, muhtaçları bu oruç vesilesiyle, ramazan ayı vesilesiyle hatırlamalıyız. Dinimizde fitre ve zekat olayı var. Fitreler ramazanda verilir. Ama zekat senenin herhangi bir zamanında verilebileceği halde özellikle ramazan da verilmesi tavsiye edilmiştir. Sevabının daha yüksek olacağı belirtilir.” yorumunu yaptı.

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Akbank’tan Anneler Günü kampanyası

Anadolu Ajansı
Yayın: 13.05.2024 04:48
Paylaş:
A+ A-

İSTANBUL (AA) – Akbank, Axess ve Wings ile Anneler Günü'ne özel başlattığı kampanya kapsamında chip-para kazandırıyor.

Bankadan yapılan açıklamaya göre, Akbank, sektörde fark yaratan yeniliklere ve ürünlere imza atan Axess ve Wings ile müşterilerine Anneler Günü alışverişlerinde de kazandırmaya devam ediyor.

Akbank'ın, mayıs ayında Juzdan uygulaması üzerinden sunduğu kampanyalarla Axess ve Wings sahiplerini özel fırsatlar bekliyor.

Mayıs boyunca yapacakları alışverişlerde toplamda 10 bin lirayı aşan chip-para, 850 bine varan mil puan, yüzde 25'e varan indirim fırsatları ve taksit kampanyaları Akbanklıları bekliyor.

​​​​​​​Axess sahipleri 31 Mayıs'a kadar elektronik, kozmetik ve çiçek sektörlerinde yapacakları 2 bin 500 lira ve üzeri her alışverişlerinde 75 lira, toplamda 225 lira chip-para kazanıyor.

Wings sahipleri de ay sonuna kadar giyim, elektronik, kozmetik ve çiçek sektörlerinde yapacakları 3 bin lira ve üzeri ikinci ve sonraki tüm alışverişlerinde 10 bin, toplamda 40 bin mil puan kazanıyor. Her iki kampanyadan da yararlanmak için ay sonuna kadar Juzdan'dan katılım sağlanması yeterli oluyor.

Juzdan'da ayrıca Axess, Wings ve Akbank Kart sahiplerine özel yüzlerce markada geçerli chip-para, mil puan, indirim ve taksit kampanyaları da bulunuyor.

Akbank, henüz Axessli olmayanlar için de yüksek kazançlı bir kampanya sunuyor. 31 Mayıs'a kadar ilk kez Axess sahibi olacaklar, 15 Haziran'a kadar yapacakları her 2 bin lira ve üzeri alışverişlerinde 300 lira, toplamda 3 bin liraya varan chip-para kazanabiliyor.

Cebe inen Axess'e başvuranlar kartlarını anında internet alışverişlerinde ve mobil ödemelerde kullanmaya başlayabiliyor.

Kampanyadan yararlanmak için Axess'e başvurduktan sonra Juzdan uygulamasından ilgili kampanyaya katılım yeterli oluyor.

Ayrıca, 31 Mayıs'a kadar ilk kez Wings sahibi olacaklar, 15 Haziran'a kadar yapacakları toplamda 30 bin lira harcamaya yurt dışında 6 bin lira, yurt içinde 3 bin lira uçak bileti değerinde kullanılabilecek 300 bin mil puan kazanıyor.