Uzmanlardan “Kenenin üzerine gaz yağı, benzin, çamaşır suyu dökmeyin” uyarısı

Uzmanlardan “Kenenin üzerine gaz yağı, benzin, çamaşır suyu dökmeyin” uyarısı

Yayın: 02.06.2023 10:47
Paylaş:
A+ A-

SAMSUN (AA) – Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Açıcı ve OMÜ Tıp Fakültesi Hastanesi, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Esra Tanyel, havaların ısınmasıyla birlikte artan kene vakalarına karşı uyarılarda bulundu.

OMÜ’den yapılan yazılı açıklamaya göre, Prof. Dr. Mustafa Açıcı, Türkiye’de kenelerin taşıdığı Kırım Konga Kanamalı Ateşi (KKKA) virüsünü en çok taşıyan kene türünün “Hyalomma Marginatum” olduğunu belirtti.

Bu türün Türkiye’de daha çok Gümüşhane, Tokat, Çorum, Zonguldak, Sivas, Yozgat ve Karabük’te yayılım gösterdiğine işaret eden Açıcı, havaların ısındığı bugünlerde açık alana çıkmak isteyenlerin tedbirli davranmaları gerektiğini vurguladı.
Prof. Dr. Açıcı, “Keneler gölgemizi ve yaydığımız karbondioksit kokusunu da algılayarak aktif duruma geçiyorlar. Kimisi de otların yüzey kısmında bekliyor. Kenelerin ayak ucunda yastık benzeri bir oluşum bulunuyor ve rahatça deriye nüfuz edebiliyor. Bu yüzden kene üzerimizde yürürken farkında olmayabiliyoruz. Gerek çalışma esnasında gerek doğada oldukça deneyimim oldu. Böyle alanlara çıkıldığı zaman özellikle kasık, göbek ve eklem bölgeleriyle beraber tüm vücudumuzu muhakkak kontrol etmemiz gerekiyor. Aksi takdirde istenmeyen sonuçlar doğabilir.” ifadelerini kullandı.

– Bölgedeki KKKA ağır vakaları OMÜ’ye sevk ediliyor
OMÜ Tıp Fakültesi Hastanesi, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Esra Tanyel ise Türkiye’de 2002 yılından itibaren KKKA hastalığının yoğun olarak görüldüğüne işaret etti.
Yaz ve bahar aylarında ateş, halsizlik, kas ağrısı, eklem ağrısı ve kanama gibi şikayetlerle başvuran hastalarda KKKA hastalığı ihtimalinin muhakkak düşünülmesi gerektiğinin altını çizen Tanyel, şöyle devam etti:
“Diş eti ve burun kanaması, iç kanama ve idrardan gelen kan gibi bulgular şeklinde seyredebilir. Vakalarımız nisan ayında gelemeye başladı. Hastanemizde bu yıl kene vakasından dolayı dördüncü hastayı yatırdık. Ekim ve kasım aylarına kadar sürecin devam edeceğini düşünüyoruz. Bazı bölgelerdeki hastanelerde kan temininde ciddi sıkıntılar olduğundan hastalar bize gönderiliyor. Hastanemiz, ileri tetkik ve özel tedavi gerektiren hastalıklar için yüksek teknoloji içeren eğitim ve araştırma hizmetlerinin verilebileceği altyapıya sahip üst düzey (3. Basamak) olduğu için bölgedeki ağır hastalar buraya sevk ediliyor. Erken dönemde gelen hastalara ilaç tedavisine başlıyoruz.”
Kenelerin çalılık ve kısa otlarda bulunabildiğini belirten Tanyel, “Pantolon paçasından veya tişört kolundan kene bize tutunabilir. Vücudumuzun her yerinde kene ısırığı olabilir. KKKA için kenenin illaki ısırması gerekmiyor. Bu virüs ayrıca hayvanların üzerindeki kenelerin ezilmesi ve virüs bulaşmış olan kanamalı hastaya temas yoluyla da bulaşabilir. KKKA hastalığına tanı kan örneğiyle konuluyor. KKKA’dan dolayı yüzde 5 civarında ölüm oranı mevcut. Yıllar içerisinde vaka sayıları azaldı. Bu bölgede 2009-2012 yılları arasında çok sayıda vakayla karşı karşıya kaldık. Sağlıkçılar, hastalığın kendilerine bulaşmaması için oldukça dikkatli olmalı. Önceki yıllarda KKKA hastasının iğnesinin batmasından dolayı sağlık çalışanı arkadaşlarımızı kaybettik. Dolayısıyla bizler için önem arz eden bir konu.” açıklamasında bulundu.
Kene vakalarına nasıl önlem alınacağı ve vaka ile karşılaşıldığında ne yapılması gerektiği hakkında da bilgi veren Tanyel, şunları kaydetti:
“Yeşil alanlarda uzun kollu kıyafetler tercih edilmeli. Pantolon paçaları açıkta kalmamalı. Mümkünse açık renk kıyafetler tercih etmeliyiz. İmkan varsa böcek kovucu sprey ve losyonlar kullanılmalı. Eve döner dönmez tüm vücut kontrol edilmeli. Kene ısırmışsa vücudumuzdan cımbızla çok sıkmadan oynatarak yavaşça çıkarmalı. Mümkünse kene bir bütün halinde çıkarılmalı. Kişi kendisi çıkaramazsa hızlıca en yakın sağlık kuruluşuna gitmelidir. Vücutta ne kadar çok kalırsa o kadar çok kan emiyor. Kanı emdikten sonra tükürüğündeki virüsü de vücuda enjekte ediyor. Kenenin üzerine gaz yağı, benzin, çamaşır suyu dökülmesi uygun değildir çünkü bu gibi durumlarda virüsün bulaşma riski artmış oluyor.”

 

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Leapmotor International’daki yetki süreci tamamlandı

Anadolu Ajansı
Yayın: 20.05.2024 08:12
Paylaş:
A+ A-

İSTANBUL (AA) – Stellantis, Leapmotor International'daki yetki sürecinin tamamlandığını duyurdu.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, Stellantis, Leapmotor ile gerekli tüm yetkileri tamamladığını ve yüzde 51/49 hisseyle Stellantis liderliğinde ortak girişim olan Leapmotor International'ın kuruluşunun gerçekleştiğini açıkladı.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Stellantis Üst Yöneticisi (CEO) Carlos Tavares, kullanıcılara beklentilerin ötesinde rekabetçi ve teknoloji odaklı elektrikli otomobiller sunabileceklerini belirterek, “Leapmotor International'ın kurulması, dünya genelindeki önemli pazarlarda, Çinli markalarla rekabet edecek ileri teknoloji ürünü batarya elektrikli otomobil modelleriyle küresel ısınma sorununun çözümüne yardımcı olma noktasında geleceğe dönük atılmış önemli bir adım.” değerlendirmesinde bulundu.

Tavares, Leapmotor'un büyümesini desteklemek ve ortaklar için değer yaratmak üzere satış kanallarını artırmak için Tianshu Xin liderliğinde güçlü bir ticari ve endüstriyel strateji oluşturduklarını kaydetti.

Leapmotor Kurucusu, Yönetim Kurulu Başkanı ve Üst Yöneticisi (CEO) Jiangming Zhu da Leapmotor ve Stellantis arasındaki ortaklığın, Çin'in akıllı elektrikli otomobil endüstrisinin küresel entegrasyonunda yeni bir sayfa açacağını ifade etti.

Ortaklığın iki şirket için de üst düzey verimlilik sağlayacağını belirten Zhu, “Leapmotor'un ileri teknolojileri ve ürünleri ile Stellantis'in denizaşırı kanallar, hizmetler ve pazarlama alanlarındaki desteğinden yararlanarak, tüm dünyadaki kullanıcıların Leapmotor ürünlerinin üstün niteliklerini ve sürüş özelliklerini deneyimlemelerini umuyoruz.” açıklamasında bulundu.

Leapmotor International, Eylül 2024 itibarıyla Fransa, İtalya, Almanya, Hollanda, İspanya, Portekiz, Belçika, Yunanistan ve Romanya olmak üzere Avrupa'da faaliyete geçecek. Şirket, yıl sonuna kadar 200 satış noktasına ulaşacak.

Dördüncü çeyrekten itibaren de Hindistan ve Asya Pasifik, Güney Amerika, Orta Doğu ve Afrika'da genişlemeyi planlayan şirket, bu kapsamda ilk olarak T03 ve C10 modelleri piyasaya sürülecek ve gelecek üç yıl içinde her yıl en az bir yeni model tanıtacak.

A segmentinde yer alan T03 modeli, B segmenti seviyesindeki iç hacmi ve 265 kilometre WLTP menziliyle kentsel kullanımda öne çıkıyor.

C10 ise 420 kilometre WLTP menzili ve E-NCAP'tan aldığı 5 yıldız ile dikkati çekiyor. Model, tam donanımlı ve aile odaklı bir D segmenti model olarak öne çıkıyor.