Karabük Geçim Derdinde…!

Karabük Geçim Derdinde…!

Yayın: 08.02.2016 08:30
Paylaş:
A+ A-

Karabük’te bir şeyler oluyor.
Hem de çok garip şeyler.
Birisi ya da birileri bilinmeyen yöntemleri kullanarak güç denemesi yapmaya çalışıyor.
Bunu yaparken kentin kendine özgü tarihsel koşullarını yok sayıyor.
Ya da kendilerine göre kenti farklı anlamlar yüklemeye çalışıyor/çalışıyorlar.
Bunu yapanların kentin kuruluş felsefesi ve gerçekleriyle bir alakaları yok.
Kapitalizmin çarpık olan kısmını kullanarak mukadderata hakim olmaya çalışıyorlar.
Bu durum sosyal olmayan kapitalizmin acımasız olan yönünü bütün çıplaklığıyla gözler önüne sergiliyor.
Başlangıçta biz Karabük’e niçin geldik.?
Demir Çelik Fabrikasında işçi olarak çalışmak için.
O’nun etrafına sağlayacağı refah ortamından yararlanmak için
Şimdi böyle bir gerçek kaldı mı ortada?
Hayır.
İyi ama biz niçin gelmiştik Karabük’e…
Refah içinde mutlu bir yaşam elde etmek için.
Oysa zaman başka bir gerçekle karşı karşıya bıraktı…
Gelişen süreç içinde…
Dumanlı kenttin puslu bireyleri olduk.
Kenti var eden tarihsel ortam ve gerçeklerden uzaklaşma kedini gelişen süreç içinde gösterdi.
Şimdi…!
Koşullar başkalaştı…
Bu Karabük o Karabük değil artık.
Herkes ona göre ayağını yorganına göre uzatması gerekiyor.
Aynı zamanda düşünmesi de…
Devlet babanın koruyuculuğu artık çok gerilerde kaldı.
Ortada gerçek bir tablo var.
Nedir o…
Karabük’ün siyasi tercihlerinin hep tek yönlü olması…
Sağ görüşün alternatifinin yine sağ görüşlü partiler olması.
Karabük’te hep liberalimsi muhafazakar partiler seçim kazandı.
1950’lerden itibaren ortaya çıkan siyasi gelişmeler aslında Demir Çelik İşletmelerinin özelleştirilmesini kolaylaştırdı.
Bunda IMF gibi dış kaynaklı zorlamaların da etkisi büyük oldu.
Özel sektöründe kendine göre ilkeleri var tabi.
Ama Karabük’ün fıtratında hep korumacılık olduğu için bize bu gelişme abes geldi.
Abes gelmeye de devam ediyor.
Devam edecek de…
Şimdi bu konuda söylenecek son sözü nasıl sonuçlandırmak gerekir.
Çok zor değil mi?
O zorluk bu yazıda iyice kendini hissettiriyor.
Çünkü yarın ne olacağı belli değil…
Şimdilerde lokomotif Karabük Üniversitesi…
Ekonomimizin baş tacı..
Kenti müthiş vazıyette değişime uğrattı.
Kolay değil…
50 bin öğrenciye ev sahipliği yapmak…
Yurdu,evi,marketi,cafesi,dolmuşu derken iş kollarında büyük bir hareketlilik ve canlılık yarattı…
Üniversite deyince akla bilim gelir…
Biz bilimi unuttuk geçim derdine düştük…
Şimdilerde “Karabük Üniversitesi yetkilileri inşallah öğrenci sayısını artırır “ diye dua ediyoruz.
Yani…
Ağlanacak halimizden medet umuyoruz.
Neden…
Çünkü…
Karabük geçim derdinde…

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Köse: “Safranbolu Güneşli Günlere Uyanacak”

Yayın: 29.03.2024 12:51
Paylaş:
A+ A-

Safranbolu Belediye Başkanı ve  CHP Adayı Elif Köse;  göreve geldikleri 2019 yılından buyana ekibiyle birlikte Safranbolu’ya hak ettiği hizmeti verdiklerini, kenti koruyarak, geliştirmek için durmadan, yorulmadan, özveriyle çalıştıklarını belirterek, “Gücümüzü sizden alarak hizmet etmenin onuru ve gururuyla bir kez daha tüm Safranbolu’yla birlikte başaracak ve bizden sonraki nesillere harika bir kenti miras bırakacağız. Sizlere kucak dolusu sevgi gönderiyorum” dedi.

Safranbolu Belediye Başkanı ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adayı Elif Köse, 1 Nisan sabahı Safranbolu’nun yeniden güneşli günlere uyanacağını söyledi. 1 Nisan sabahını büyük bir heyecan ve umutla beklediklerini ifade eden Safranbolu Belediye Başkanı ve Adayı Elif Köse; “Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır diyerek çıktığımız bu yolda; köklerine sadık, Cumhuriyet ilkelerine sahip, halkçı, adil, şeffaf, hesap verebilen ve en önemlisi tüketen değil üreten belediyecilik anlayışıyla Safranbolulara hizmet vermek, Safranbolu’yu hak ettiği noktaya emin adımlarla götürmek en büyük hedefimiz” dedi.

Safranbolu halkına kucak dolu sevgilerini gönderen Başkan Elif Köse, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:

“Sevgili Safranbolular,

2019 yılından bu yana ben ve ekibim Safranbolu’ya hak ettiği hizmeti veriyor, kentimizi koruyarak geliştirmek için durmadan, yorulmadan, titizlik ve özveriyle çalışıyoruz.

31 Mart Pazar günü yapılacak yerel seçimlere aday olarak katılıyor, başlattığımız ve yarınlara temel olacak işlerimizi tamamlamak için sizlerle beraber tekrar bir yola çıkıyoruz.

1 Nisan sabahını büyük bir heyecan ve umutla bekliyoruz.

Amacımız siyasetten çok öte, Safranbolu’nun daha yaşanabilir, turizmiyle örnek, doğasıyla bütüncül, geri dönüşüm ile çevre dostu ve yarınlara miras bir kent olmasını sağlamak.

Amacımız küçüğüyle büyüğüyle, kadınıyla erkeğiyle, özel gereksinimlilerimiz ve büyüklerimizle, kısacası herkesle sevgi dolu, anlayış dolu, yaşam odaklı bir Safranbolu inşa etmek. Ben herkesin Belediye Başkanı olmaya talibim.

Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır diyerek çıktığımız bu yolda; köklerine sadık, Cumhuriyet ilkelerine sahip, halkçı, adil, şeffaf, hesap verebilen ve en önemlisi tüketen değil üreten belediyecilik anlayışıyla Safranbolulara hizmet vermek, Safranbolu’yu hak ettiği noktaya emin adımlarla götürmek en büyük hedefimiz.

Çok değerli komşularım; Safranbolu’muzda her zaman olduğu gibi yine hep birlikte güneşli günlere uyanacak, kahkahalarımızı birlikte atacak, kötü günde yine birbirimize omuz olacak ve yine en mutlu anlarımızda birbirimize sarılacağız.

Çünkü Safranbolu’yu sizlerle birlikte ayrıştırmadan, ötekileştirmeden, sevgiyle, huzurla ve mutlulukla yönetmekten her zaman onur ve gurur duydum, duyacağım. Ayrıca bizlere güvenip desteklediğiniz ve 5 yıldır birlikte yönettiğimiz tüm projelerimizde yanımızda olduğunuz için teşekkür ediyorum.

Gücümüzü sizden alarak hizmet etmenin onuru ve gururuyla bir kez daha tüm Safranbolu’yla birlikte başaracak ve bizden sonraki nesillere harika bir kenti miras bırakacağız. Sizlere kucak dolusu sevgi gönderiyorum.”