İSTANBUL (AA) – Vakıf Katılım, kurulduğu günden bu yana 50 adet girişime destek olurken, girişim sermayesi yatırım fonlarına da 600 milyon liranın üzerinde kaynak transferi sağladı.
Bankadan yapılan açıklamaya göre, Kamu kurumları arasında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'ndan tescilli ilk “Yerinde AR-GE Merkezi” unvanını alan Vakıf Katılım, sürdürülebilir bir ekonomi için girişimcileri desteklemeye devam ediyor.
Dört farklı Portföy Yönetim Şirketi altında, Bilişim Vadisi Girişim Sermayesi Yatırım Fonu, Katılım Teknoloji Girişim Sermayesi Yatırım Fonu, Kalkınma Katılım Girişim Sermayesi Yatırım Fonu, Yenilikçi ve İleri Teknolojiler Girişim Sermayesi Yatırım Fonu, Teknogirişim Girişim Sermayesi Yatırım Fonu ve Katılım Karma Girişim Sermayesi Yatırım Fonu olmak üzere 6 farklı girişim sermayesi yatırım fonu üzerinden yatırımlarını gerçekleştiren Vakıf Katılım, kurulduğu günden bu yana girişim sermayesi yatırım fonlarına 600 milyon liranın üzerinde kaynak sağladı, toplamda 50 adet girişime destek oldu.
– “Amacımız gerçekleştirilen yatırımlarla uzun vadeli ekonomik değer oluşturmak”
Açıklamada görüşlerine yer verilen Vakıf Katılım Genel Müdürü Mehmet Ali Akben, günümüzde girişimcilerin, farklı istihdam alanları sağlayarak, yeni sektörler ve pazarlar açarak ekonomik büyümeye büyük katkı sağladıklarını belirtti.
Akben, ülkenin küresel rekabet gücünün artması için mutlak suretle girişimcilerin önünü açmanın, tüm kurum ve kuruluşlarıyla gerekli desteği vermenin önemine inandıklarını aktararak, şunları kaydetti:
“Bu doğrultuda Vakıf Katılım olarak girişim sermayesi yatırım fonlarına kaynak ayırarak üzerimize düşen sorumluluğu titizlikle yerine getiriyoruz. Bugüne kadar bilişim, elektromobilite, ulaştırma, imalat, eğitim, sağlık, siber güvenlik gibi çeşitli alanlarda faaliyetlerine devam eden 50 adet girişime yatırım gerçekleştirdik. Bizim buradaki başlıca amacımız, gerçekleştirilen yatırımlarla uzun vadeli ekonomik değer oluşturmak. Yatırımlarımız, küresel boyutta ölçeklenebilirliğe sahip bir ürüne, istihdam oluşturma kabiliyetine, ihracat potansiyeline ve çevreye duyarlı bir yönetim politikasına sahip işletmeleri hedeflemektedir.”
2024'ün içinde yenilenebilir enerji ve tarım sektörlerini stratejik yatırım alanı olarak önceliklendirdiklerini vurgulayan Akben, “Önümüzdeki dönem yenilenebilir enerji tarafında; enerji verimliliğine odaklanan, fosil yakıt teknolojisini kapsayan temiz enerji çözümleri sunan, enerji altyapısı ve temiz enerji teknolojisi alanlarında faaliyet gösteren girişimlere yatırım yapılmasını planlıyoruz. Tarım tarafında ise, sürdürülebilir gıda üretimini ve üretkenliğini artıran, gıda ekosistemlerinin sürdürülmesine yardımcı olan ve toprak kalitesini devamlı olarak artıran tarım uygulamalarına yatırım yapılması gündemimizde.” ifadelerini kullandı.
