“Yarın 23 Nisan Neşe doluyor insan” İnsanın içini ısıtan günün anlamını ifade eden çok güzel bir deyiş… Neden neşeli oluyoruz bugün… Anlatmaya çalışalım… İşe tarihsel boyutta bakarsak bir kere işgal altında bir ülkede, Ankara’da 23 Nisan 1920’de TBMM’nin açılmasıyla yeni bir devlet kurmayı başarmışız… Ulusal egemenlik gerçekleşmiş… Ulusal güçler bir çatı altında toplanmış. Ulusal irade egemen kılınmış. Ulusal irade egemen kılınmasa ne olurdu? Düşmanı , Kuva-i Milliye birlikleri ve bölgesel Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri ile vatan topraklarından atmak mümkün olur muydu? Elbette ki hayır… O halde ulusal egemenlik,ulusal devletin kuruluşunun müjdecisi olarak emperyalist devletlerin Anadolu ile ilgili hayallerini engeleyen en büyük siyasal gelişmedir. Bu siyasal gelişmenin anlamını emperyalist güçler hafife almışlardır. TİME muhabiri 23 Nisan 1920 oluşumunu” bataklıktaki iki üç kurbağanın gökyüzüne doğru amansız vakvaklamasından başka bir şey değildir” diye kendi ülkelerine haber olarak geçmişlerdir.. **** Kongreler sürecinden sonra Yeni Türk Devletini Ankara’da kuran o mübarek insanlar,düzenli orduyu da oluşturduktan sonra düşmanla amansız bir mücadelenin içine girmişlerdir. İsmet Paşa’nın Lozan Konferansında sarf ettiği sözde de kendini ifade ettiği gibi çok acı çekerek çok kan dökerek, dünya devletleri içinde eşit devlet statüsüne büyük güçlükler yaşayarak ulaşabilmişlerdir.. Bu durum elbette satırlarda yazıldığı kadar kolay olmadı. Anadolu’nun yorgun insanları bu toprakları bize vatan olarak bırakabilmek için canını verdi. Şehitlik mertebesine erişti. Türkiye Cumhuriyeti Devleti,Mustafa Kemal Paşanın teklifi ile 1924 tarihinde,şehitlerimizin çocuklarının geleceklerini güvence altına alabilmek ve onları unutmamak için bugünün bayram günü olarak kutlanmasını kabul etti. 1929 tarihinden itibaren önce okullarda ulusal egemenlik ve çocuk bayramı olarak kutlanmaya başladı. 1979 tarihinden itibaren kutlamalara diğer ülkelerin çocukları da davet edildi. Böylece dünyada çocuklara özgü bir bayramı kendi tarihinden aldığı güçle kutlayan tek ülke Türkiye Cumhuriyeti Devleti oldu. **** Ne kadar güzel değil mi? Güzel olan ne?... Devletimizin çocuklarımızın geleceğini teminat altına alması ve bu anlamlı kararı bayram olarak kutlaması… Bilinç olarak bunu gelecek kuşaklara taşıması… Şehit çocuklarının ve kimsesiz çocukların unutulmasının böylece önlenmesi… Ne kadar erdemli bir düşünce… Evet…. “Çocuklarımız yarınlarımızın güvencesidir.” Onları çok iyi eğitim ve öğretimden sürecinden geçirmek zorundayız. Aklın ve bilimin rehberliğinde onların yeteneklerini ortaya koymalarına olanak sağlamalıyız. Onlara modern eğitimin bütün imkanlarını sunabilmeliyiz… Gerçekten biz bunları yapabiliyor muyuz? Yapabiliyor muyuz? İşte bunun cevabı ulusal egemenliğe gösterdiğimiz sevgi ve inancın mutlak bir göstergesi olacaktır.!