Hep bahsederiz kirli ilişkilerden…
O şunu yaptı… bu şunu yaptı… günün sonunda olur aylıkçı ve zarfçı…
Çok şükür biz bunlardan olmadık.
Peki nerede bu aylıkçılar ve zarfçılar birileri çıkıyor demeç veriyor.
Bizim aylıkçı ve zarfçılar susuyor.
Hani namus, hani şeref, hani güzide temsilciler…
Hepsi birden sus pus
Bir de gazeteciler cemiyeti var niye sesleri çıkmıyor…
Ne işe yaradığını bilmiyorum ama yine de cemiyet…
Ne oluyor sizlere…
bu kadar ayaklar altına mı düştü bu gazetecilik…
Neden cevap veremiyorsunuz…
Tabi ki biz biliyoruz çoğunun neden cevap veremediğini…
Halkı aydınlatma adına görev yapan şu gazeteciliğin düştüğü durumları bir bakın bir görün…
Peki bu hale nasıl düştü bu meslek;
*
Siyasetçiler - Kurum ve kuruluşlar yaptıkları çalışmaları anlatmak için basın toplantıları yaparlar.
Sözlerine başlarken hepsinde bir vurgu vardır.
“Basınımızın Güzide Temsilcileri”
Bu söz insanı onore edici bir söz, bu söz üzerinden yola çıkarak bir tespit yapmak gerektiğini düşünüyorum.
Gelin birlikte bakalım; Önce Gazetecilerden bahsedelim.
Üç cümleyi yazamayıp gazeteci olmak BİZDE…
Muhtar veya herhangi bir meslekten olup “Gazeteciyim” demek BİZDE…
Birilerine yaver olmak BİZDE…
Menfaatimize göre yanlışa susmak BİZDE…
Yanlışı şak şaklamak BİZDE…
Üç kuruşa beş takla atmak BİZDE…
Parasını alamayınca;
“Çok önemli açıklamalar yapacağım” fragmanları BİZDE…
Facebook’ta imalı paylaşımlar BİZDE…
Cukkasına göre canlı yayında övmek BİZDE…
Olumsuz haber yapılınca meslektaşına “Ne iyi yazmışsın” deyip.
Ona sözde iki üç tüyo verip,
O kişiyle ya da kurumla meslektaşını birbirine düşürmeye çalışıp,
Sinsi sinsi haberin muhatabına yaranmak BİZDE…
“Yazarlarsa yazsınlar. Ben varım.” ziyaretleri BİZDE…
‘Sen yeter ki paradan haber ver’ der gibi el ovuşturmak BİZDE…
Sırf o kişiyle yakınlaşmak için meslektaşının dedikodusunu yapmak BİZDE…
Ya parasına ya düşmanlığına belden aşağı vurmak BİZDE…
Koltuğu altından gidene yüz çevirmek BİZDE…
Koltukta oturana James Bond’luk BİZDE…
Türk Lirası aşkına onur, gurur yerlerde.
“Helalimle gazetecilik yapıyorum” nağmeleri dillerde.
Manipülasyon, ajitasyon gırla meslekte
Peki işini hakkıyla yapan yok mu? Elbette var. Onlara sözümüz yok.
***
Gelelim Siyasetçiler - Kurum ve kuruluşlara;
Yaptıkları çalışmaları anlatmak için basın toplantıları yaparlar.
Sözlerine başlarken hepsinde bir vurgu vardır.
“Basınımızın Güzide Temsilcileri”
Bu cümleyle sırt sıvazlamak SİZDE…
Üç kuruşa gazeteci pışpışlamak SİZDE…
İşinize geleni poşet gibi yanınızda taşıyıp
İşinize gelmeyene yapmacık gülümsemeler SİZDE…
Gazeteciyi gazeteciye kırdırmak SİZDE…
Beş köfteye karga beslemek SİZDE…
Karga gözünüzü oyunca yakınmak SİZDE…
İşiniz düşünce selam vermek SİZDE…
İşiniz düşmeyince sırt çevirmek SİZDE…
Birimizi diğerleri gibi sanıp “Sen kim oluyorsun?” muamelesi SİZDE…
Bu da işe yaramayınca vay halinize.
Manşetlerdesiniz manşetlerde.
Sayenizde pek güzideyiz.
İşte durum bu vaziyette… Ne dersiniz?
Kalın sağlıcakla