İklim değişikliği en çok ayçiçeğini etkileyecek

İklim değişikliği en çok ayçiçeğini etkileyecek

Yayın: 19.03.2024 14:33
Paylaş:
A+ A-

Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Biyosistem Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatih Konukcu, iklim değişikliğinin ilkbahar ve yaz yağışlarını azaltacağını, bunun da en çok Trakya’da ayçiçeğini etkileyeceğini söyledi.
Konukcu, AA muhabirine, Türkiye’nin Akdeniz iklim kuşağında yer almasından dolayı iklim değişikliğinden en çok etkilenen ülkelerden biri olduğunu ifade etti.
İklim değişikliğinin dünya gündeminin en önemli başlıkları arasında yer aldığını vurgulayan Konukcu, değişikliğin yol açacağı olumsuzluklara karşı önlem alınmasının gerekliliğine dikkati çekti.
Toprağın yaşamın devamı için kritik önem taşıdığını, topraktaki organik madde artışının su tutma kapasitesini artırabileceğini dile getiren Konukcu, şöyle konuştu:

“Organik maddeyi yüzde 1 arttırmak demek topraktaki su tutma kapasitesini yüzde 14 artırmak demektir. Yüzde 2,5’e çıkarılması demek bir gelişme dönemi içerisinde 2 defa sulama yapmış gibi tesir yapacaktır. Bunun için de toprakların organik maddesinin mutlaka arttırılması gerekir.”
Konukcu, ekosistem içinde önemli rolü bulunan toprağın, içerisindeki bakteri, mantar ve mikroorganizmaların yaşamı için de hayati olduğunu belirtti.
Toprağın sağlıklı kalması için düzenli bakımın önemine işaret eden Konukçu, “Toprağın organik maddesi düşük olduğu için yağışların büyük bir kısmı yüzey akışıyla erozyona neden olup akıp gidiyor. Yağış miktarlarından faydalanmak için toprağın bir yağışta maksimum kapasite ile suyu alması ve toprak bünyesinde tutması gerekiyor.” dedi.
İklim değişikliğine bağlı olarak yağış rejimlerinde yaşanacak değişimlerin tarımsal üretimi olumsuz etkileyebileceğini söyleyen Konukcu, özellikle Trakya’da yazlık bitkilerin risk altında olduğunu dile getirdi.
Konukcu, “İlkbahar ve yaz yağışları azalacak. Bu aylarda sıcaklığın aşırı yükselmesi buharlaşmayı ve bitkilerin su ihtiyacını arttırdığı için yazlık bitkilerin ekildiği Trakya’da özellikle ayçiçeği riskli duruma düşecek.” diye konuştu.
– “Ayçiçeği üretimini sürdürmek için az yağışa dayanıklı tohumlar seçilmeli”
İklim koşullarının değişmesiyle çiftçinin farklı ürünlere yönelebileceğini kaydeden Konukcu, yeni koşullara ve toprak yapısına uygun bitkilerin uzmanlara danışılarak öğrenilebileceğini belirtti.
Alternatifler için uzmanlardan görüş alınması, çiftçilerin iklim değişikliğinin etkileriyle başa çıkmak için çeşitlendirme stratejilerini benimsemesi gerektiğine vurgu yapan Konukcu, sözlerini şöyle tamamladı:
“Kanola, aspir, yem bezelyesi, fiğ ve bakla gibi kuraklığa dayanıklı ürünlerin Trakya’da deneme ekimleri yapılıyor. Bu bitkiler erozyonu önleme ve topraktaki organik maddeyi arttırmada da son derece önemli. Çiftçilerimiz bu ürünlere her yıl daha fazla yöneliyor. Bunun dışında sulama teknikleri iyileştirilmeli, yağış miktarının azalması durumunda etkili sulama yöntemlerine geçilmeli. Ayçiçeği üretimini sürdürmek içinse az yağışa dayanıklı tohumlar seçilmeli.” (AA)

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Gümüşhane’de kazanlar pestil için kaynıyor

Anadolu Ajansı
Yayın: 06.07.2024 16:52
Paylaş:
A+ A-

GÜMÜŞHANE (AA) – Gümüşhane'de kadınlar, dutların olgunlaşmasıyla geleneksel yöntemlerle pestil üretimine başladı.

Kentte geçmişte evlerde kışlık çerez olarak yapılan pestil ve köme, 2004'te coğrafi işaretli ürün tescil belgesi aldı.

Hem ticari hem de geleneksel yöntemlerle üretimi devam eden pestilin ana maddesi olan dut, bugünlerde olgunlaşarak toplanmaya başlandı.

Köylerde ve kırsal kesimde sabahın ilk ışıklarıyla kolları sıvayan kadınlar, dutları ağaçlardan silkeleyerek topladıktan sonra ateş üzerindeki kazanlarda süt ve şekerle kaynatıp “herle” adı verilen karışım elde ediliyor.

Herlelerin ikinci gün bezlerin üzerine serilip fındık veya ceviz eklenerek kurutulmasının ardından kadınlar, üçüncü gün 1-2 saat güneşte ısıtıldıktan sonra hazır hale gelen pestili bezden ayırıyor.

Torul ilçesinde pestil yapan 69 yaşındaki Mücevher Özer, AA muhabirine, pestil yapmayı 9 yaşında annesinden öğrendiğini söyledi.

Dut pestili yapımını anlatan Özer, ürettiği pestili satarak ev ekonomisine katkıda bulunduğunu, bir kısmını da çocuklarına ve akrabalarına verdiğini belirtti.

Özer, pestil yapımını kızlarına da öğrettiğini ifade ederek, “Onlar da benimle birlikte yapıyor. Komşular gelip yardımcı oluyor.” dedi.

Özer'in kızı Pınar Çelik ise küçüklüğünden beri annesine destek olduğunu dile getirerek, “Organik olduğu için kendimize ve çocuklarımıza yapıyoruz. Ara ara satış da oluyor.” diye konuştu.

Pestil yapımının zorluğuna işaret eden Çelik, “3 gün sürüyor, çok meşakkatli. Tek kişinin yapacağı iş değil. Bir komşu sererken diğer komşu ona yardıma gidiyor. İmece usulü yapıyoruz.” dedi.