Anadolu Ajansı tarafından
06 Haziran, 2024 04:22 tarihinde yayınlandı
A+ A-

İtalya’daki Zerolab girişimi modada sıfır atık uygulamalarına örnek oluyor

İSTANBUL (AA) - YETER ADA ŞEKO - İtalya'da başlattığı Zerolab adlı girişimle moda sektörünün daha sürdürülebilir olması için çalışan Gabriele Rorandelli, ürünlerin daha dayanıklı, tamir edilebilir şekilde üretilmesi ve artık kullanılmayanların yeniden değerlendirilmesi gerektiğini, bunun döngüsel modanın temellerini oluşturduğunu belirtti.

Birleşmiş Milletler Çevre Örgütü (UNEP) tarafından 2022'de yayımlanan "Sürdürülebilir Moda İletişimi 2021-2024 Stratejileri" başlıklı rapora göre, dünyada her saniyede ortalama bir kamyon kıyafet ya çöpe atılıyor ya da yakılıyor.

Avrupa Komisyonu ve Avrupa Çevre Ajansının araştırmaları, moda başkentlerinin birçoğuna ev sahipliği yapan Avrupa Birliği ülkelerinde her yıl 5,8 milyon tondan fazla kıyafetin çöpe atıldığını gösterirken bu miktar kişi başına 11,3 kilogram atık giysi anlamına geliyor. AB'de atık giysilerin sadece yüzde 1'i geri dönüştürülürken bir kısmı başka ülkelere ihraç ediliyor. Ancak ihraç edilen bu giysiler, alıcı ülkelerde devasa çöp sahaları oluşmasına yol açıyor.

Çevrim içi istatistik portalı Statista'nın verilerine göre, dünyanın en büyük ikinci moda endüstrisine sahip İtalya'da başlatılan Zerolab girişimi moda sektörüne entegre etmeye çalıştığı sürdürülebilir uygulamalarıyla örnek oluyor.

Gabriele Rorandelli ve Cassandra Kane tarafından 3 yıl önce Floransa'da hayata geçirilen girişim temelde lüks moda markalarının artık kullanmadıkları malzemeleri çöpe gitmekten kurtararak bunların ileri dönüşümünü gerçekleştirmeyi amaçlıyor. Girişim ayrıca bünyesinde düzenlediği birçok atölye ile sürdürülebilir moda konusunda harekete geçmek isteyen herkesi çözümün bir parçası olabilecek fikirler üretmeye davet ediyor.

TRT World'ün bu yıl 3. kez düzenlediği "NEXT by TRT World Forum" programına katılmak üzere İstanbul'a gelen Zerolab kurucusu Rorandelli döngüsel moda çabalarını ve Zerolab'in kuruluş hikayesini AA muhabirine anlattı.

- Döngüsel modanın temelleri

Üretimdeki çeşitli uygulamalar nedeniyle modayı, çevreye en çok zarar veren sektörlerden biri olarak nitelendiren ve bu bağlamda sürdürülebilir uygulamaların sektör için gerekli olduğunu kaydeden Rorandelli, sürdürülebilir modanın tüketiciler tarafından da talep edildiğini söyledi.

Modada sürdürülebilirlik dendiğinde atık meselesinin öne çıktığından ve sektörün neden olduğu sera gazı emisyonlarında da atığın ve malzemenin işlenme şeklinin çok büyük bir rolü bulunduğundan bahseden Rorandelli, sektörün neden olduğu atıkların, Gana başta olmak üzere Afrika'nın çeşitli yerlerinde biriktiğine ve bunun da çevresel bir sorun yaratarak ekosisteme zarar verdiğine işaret etti.

Rorandelli, "Bizim yapabileceğimiz daha dayanıklı, tamir edilebilir ve geri dönüştürülebilir ürünler üretmek. Ayrıca daha az tüketmeli, kullanmadığımız ürünleri yeniden satmalı, bir yere bağışlamalı ya da sevdiklerimize hediye etmeliyiz ki bu tüketim modeli de döngüsel modanın temellerini oluşturuyor. Döngüsel moda, tasarımdan, atıkları geri dönüştüren endüstriyel tesislere kadar pek çok farklı adımı bünyesinde barındıran bir alan." diye konuştu.

Döngüsel modada üreticiden tüketiciye kadar tüm paydaşların önemli roller üstlendiğini vurgulayan Rorandelli, sektördeki büyük değişimlerin, markaların, tarzlarından ödün vermek pahasına daha sürdürülebilir malzemelere yönelmeleriyle kolay yıpranmayacak şekilde üretmeleriyle ve geri dönüşümü teşvik etmeleriyle gerçekleşebileceği değerlendirmesinde bulundu.

Zerolab girişiminin İtalya’da sürdürülebilir moda çalışmalarına destek olduğunu ifade eden Rorandelli, "İtalya’daki moda atıklarının ileri dönüşümüne yön verme arzusundayız ve bu amaçla büyük lüks moda markalarının artık üretimde kullanmadıkları atık malzemeleri ileri dönüştürmek ve kaliteli ürünler elde etmek için toplamaya başladık." bilgisini verdi.

Kurdukları atölyeyle öğrencileri, sanatçıları ve tasarımcıları, modada ileri dönüşüm süreçlerine katılmaları için teşvik ettiklerini anlatan Rorandelli, süreçte inişler ve çıkışlar yaşanmasına karşın ana odaklarının sürdürülebilirlik olması dolayısıyla ilginin çok güçlü olduğunu bildirdi.

- "Her tarafta dağ gibi yığılmış atık malzemeler vardı"

Zerolab başta olmak üzere sürdürülebilir moda alanındaki girişimlere başlamasının kendi kişisel yolculuğuyla bağlantılı olduğunu dile getiren Rorandelli, şunları söyledi:

"Ben Floransalıyım ve çanta gibi lüks aksesuarların önde gelen üreticisi olan bölgeden geliyorum. Okulu bitirdiğimde sürdürülebilirlik ve inovasyonla alakalı bir şeyler yapmam gerektiğini hissettim. Sonrasında araştırmaya başlayarak 50'den fazla deri ve moda üreticisini ziyaret ettim. Gittiğim yerlerde her tarafta dağ gibi yığılmış atık malzemeler vardı. Bunları gördükten sonra biraz çalışma yapmaya ve veriler edinmeye başladım. Bu da beni bu konu hakkında bir şeyler yapılması gerektiğine ikna etti."

Zerolab'den sonra bir diğer benzer girişimleri olan Zerow’u kurduklarına değinen Rorandelli, "Zerow, büyük markaların kullanmadıkları malzemelerini yeniden satabilecekleri ve yeniden değerlendirebilecekleri bir pazar yeri. Eylülden bu yana faaliyette ve kullanılmayan malzemeler pazarının büyümesine gerçekten yardımcı oluyor." sözlerini sarf etti.

Başladıkları günden bu yana sürdürülebilirliği destekleyen girişimlerine ilginin büyük olduğunun, özellikle AB'nin bu yöndeki düzenlemelerinin bunda büyük etkisi bulunduğunun altını çizen Rorandelli, söz konusu düzenlemeler sonrasında işbirliklerinin arttığına dikkati çekti.

Sürdürülebilir bir dünya için hem tüketicilerin hem de üreticilerin verdikleri her kararda sorumlu davranmalarını isteyen Rorandelli, bu amaçla atılan her adımın olumlu bir etkisi olduğunu belirtti.

blank
Emine Çelik tarafından
17 Nisan, 2025 13:08 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Karabük Belediyesi’nden Can Dostlara Yatırım

Hayvan Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi Projesinde Çalışmalar Sürüyor

Karabük Belediyesi, hayvan refahını esas alan yaklaşımı doğrultusunda başlattığı Modern Hayvan Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi Projesi kapsamında çalışmalarına devam ediyor. 3.000 hayvan kapasiteli olarak planlanan tesis, toplam 41.000 metrekarelik bir alan üzerine inşa ediliyor.

Merkez; tedavi, rehabilitasyon, bakım ve sosyal etkileşim alanlarıyla yalnızca geçici barınma değil, hayvanların tüm yaşam ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde tasarlandı. Proje bünyesinde modern köpek parkuru, serbest gezinti alanları, çevre dostu peyzaj düzenlemeleri ve ziyaretçilere yönelik otopark alanı yer alıyor.

Ayrıca merkezde, veterinerlik hizmetlerinin sunulacağı tam donanımlı bir sağlık altyapısı da kuruluyor. Bu yönüyle proje, fiziksel bir tesisin ötesinde, sürdürülebilir bir hayvan refahı modeli sunmayı hedefliyor.

Karabük Belediye Başkanı Özkan Çetinkaya, projeye ilişkin yaptığı değerlendirmede şunları söyledi:

“Hayvanlarımızın daha sağlıklı ve güvenli koşullarda yaşamlarını sürdürebilmeleri adına örnek bir proje yürütüyoruz. Sadece bir bakım alanı değil; tedavi, rehabilitasyon ve sosyal etkileşim imkânlarını da bünyesinde barındıran çok yönlü bir yaşam merkezi inşa ediyoruz.”

Karabük’te inşası süren Modern Hayvan Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’nin

tamamlanmasıyla birlikte, bölgenin en kapsamlı ve donanımlı hayvan bakım tesislerinden birinin hizmete açılması hedefleniyor. Proje aynı zamanda, çevresel sürdürülebilirlik ve toplumsal duyarlılık açısından da dikkat çekiyor.

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.