Günümüzde istediğimiz meyve ve sebzeleri her mevsim bulabilmenin avantajı var; fakat bu durumun yan etkisi olarak, hormonlu ürünlerle karşılaşma olasılığını da aklımızdan çıkarmamalıyız.
Mevsiminde yetişen sebzelerin tadı ise bir başka! Bu yüzden evde konserve yaparak, sağlıklı ve lezzetli bir alternatif sunabiliriz.
Şimdi gelin, konserve yapmanın inceliklerine birlikte göz atalım.
Konserve Nedir?
Konserveleme, sebzelerin ve meyvelerin besin değerlerini koruyarak uzun süre bozulmadan saklanmasını sağlayan bir tekniktir. Birçok sebze ve meyvenin konservelerini yapabilmek mümkündür. Bu sayede, dilediğiniz zaman mevsimindeymiş gibi taze gıdalarla beslenebilirsiniz.
Konserve Yapmanın Zamanı
Konserve yapımı genellikle yaz ve sonbahar aylarında daha sık yapılır. Bunun sebebi, bu mevsimlerde bolca bulunan domates, taze fasulye ve patlıcan gibi sebzelerin kış boyunca tüketim için hazırlanmasıdır. Ancak, konserve aslında her mevsimde yapılabilir.
Konserve Hazırlarken Dikkat Edilmesi Gerekenler
Mevsiminde yetişen sebzelerle sağlıklı ve lezzetli konserveler elde etmek isteyenler için dikkat edilmesi gereken bazı noktalar bulunmaktadır:
Konserve hazırlamak için en önemli adımlardan biri, taze, olgun ve çürük olmayan sebzelerin seçilmesidir. Çürük sebzeler, konservelerin bozulmasına ve sağlığınız açısından risk arz etmesine neden olabilir.
Eğer elinizde konserve için uygun cam kavanozlar yoksa, yeni kavanozlar temin etmelisiniz. Kullanılmış kapaklar da sağlık açısından risk taşıdığından, yeni kapaklar almanız önerilir.
Kavanozlarınızı ve kapaklarınızı iyi bir şekilde sterilize etmek, bozulma ihtimalini en aza indirecektir.
Sebze ve meyvelerin iyice yıkanması, gerekirse soyulması önemlidir.
Konserve kavanozlarının kapaklarını sıkarak kapatmayı ve kavanozları ters çevirerek bekletmeyi unutmayın.
Eğer ters çevrildiğinde kapak dışa doğru bombeleniyorsa, konserveniz tutmamış demektir. Bu durumu dikkate alıp o konserveyi tüketmeyin.
Konservelerinizi, serin ve güneş almayan bir ortamda saklamak en sağlıklısıdır.
Kavanoz ve Kapakların Sterilizasyonu
Kavanozlar ve kapaklar iyice yıkanmalı, sonra kaynar su dolu bir tencereye konularak steril hale getirilmelidir. Kavanozlar sıcak olacağından dikkatli olunmalıdır; fırın eldiveni ya da bez kullanılabilir. Sterilizasyon sonrası kavanoz kenarları ıslak kalmamalı, aksi takdirde paslanma veya küflenme oluşabilir. Bu işlemi, sebzeleri koymadan hemen önce yapmayı unutmayın.
Konserve Nasıl Yapılır?
Kışın yaz ve sonbahar meyve-sebzelerini tüketmek için mutfakta konserve zamanı!
İşte en çok yapılan konservelerin tarifleri:
Domates Konservesi
Büyük bir tencerede su kaynatın.
Yıkayıp altlarına çizikler attığınız domatesleri suya ekleyin.
3-4 dakika sonra çıkartıp soğutun. Kolay soyulmaları için bu işlem etkili olur.
Soyulmuş domatesleri robottan geçirip, temiz bir tencerede tuz ekleyerek iyice kaynatın.
Steril kavanozlara doldurup kapaklarını kapatın ve kavanozları ters çevirin.
Kırmızı Biber Konservesi
Yıkadığınız kırmızı biberleri yağlı kağıt serilmiş tepside fırınlayın.
Közlendikten sonra kabuklarını soyup, çekirdeklerini çıkarın.
Kavanoza yerleştirin ve üzerine sirke, zeytinyağı ve tuz karışımını dökün.
Hava varsa tahta kaşıkla çıkarın, kavanozu ters çevirerek kaynatın.
Taze Fasulye Konservesi
Fasulyeleri yıkayın, parçalar halinde kesin.
Domatesleri de yıkayıp doğrayın ve zeytinyağında kavurun.
Taze fasulyeleri ekleyip hafif pişirin.
Steril kavanozlara doldurup ters çevirin.
Patlıcan Konservesi
Patlıcanları közleyip, kabuklarını soyun ve doğrayın.
Kavanozlara yerleştirip zeytinyağı ekleyin.
Kavanozları kapatıp ters çevrilmiş halde kaynatın.
Bamya Konservesi
Domatesleri doğradıktan sonra soğan ve bamyaları hazırlayarak ekleyin.
Piştikten sonra kavanoza yerleştirip kapatın.
Ters çevirerek bir gün bekletin. Sonra saklayabilirsiniz.
Konserve yaparken bu adımları takip ederek, kış aylarını yazın lezzetleriyle geçirmek mümkün!
Unutmayın, her zaman sağlığınızı ön planda tutarak, taze ve sağlıklı malzemelerle yola çıkın.
Yaralı sürücüye, kovalamaca sırasında peşinde olan polisler yardım etti
Bartın’da arabasını polisin üzerine süren ve "dur" ihtarına uymayan şoför ile polis grupları ortasında kovalamaca yaşandı. Yaklaşık 30 kilometre kaçmayı başaran şoför kaza yapınca yakalandı. Yaralanan şoförün yardımına ise peşindeki polisler yetişti.
Edinilen bilgiye nazaran Orduyeri Caddesi’nde "dur" ihtarına uymayan 74 AAN 037 plakalı Tofaş aracın şoförü E.Y. ile polis aracı ortasında kovalamaca başladı. Bir polisin üzerine aracı süren E.Y., Bartın-Amasra yoluna çıkarak kaçmaya devam etti. Yolda orta refüje çıkan aracın şoförü, kazaya karşın yoluna devam etti. Bartın-Kurucaşile istikametine yanlışsız süratle giden şoför ile polis ortasında yaklaşık 30 kilometre boyunca kovalamaca yaşandı. Şoför peşine taktığı polislere izini kaybettirirken, Bozköy mevkisinde ise araç virajı alamayarak yol kenarındaki su kanalına düştü.
Araçtan çıkarak kanalda sırtüstü yatan yaralı şoförün yardımına ise peşindeki polis grupları yetişti. Bölgede ikinci bir kaza yaşanmaması emeliyle, polis ve jandarma takımları tarafından geniş güvenlik önlemleri alındı.
Otomobili için feryat etti
Yaralı halde yerde yatan şoför ise aracın halini görünce kendi acısını unutarak aracı için ağladı. Yaralı şoför, "Arabam bu hale gelmeyecekti. Babam bu arabayı bu halde görürse ne der? Babam beni boğar. Ben uygunum ağabey ancak bu otomobilin bu türlü kalmasını ben istemiyorum. Bu otomobil bu hale nasıl geldi? Bu arabayı kim bu hale getirdi? Ben mi getirdim arabayı bu hale? Anne, babam nerde? Kaza yaptım, ehliyetim de yok" diye bağırdı
Ehliyetsiz ve alkollü olduğu belirlendi
Araçta yapılan armada kabahat ögesine rastlanılmazken, 23 yaşındaki şoför E.Y.’nin 231 promil alkollü olduğu ve ehliyetinin bulunmadığı belirlendi. Yaralı şoför olay yerine gelen ambulansa alınarak birinci müdahalesi yapıldıktan sonra Bartın Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Kazada yaralanan ehliyetsiz ve alkollü şoför E.Y’nin babasının mahalle muhtarı olduğu ve aracı müsaadesiz aldığı öğrenildi.
Ailesi kayıp ilanı verdi
Kovalamacanın yaşandığı anlarda ise polisten kaçan E.Y.’yi ailesinin telefonla aradığı ve ulaşılamadığı ileri sürüldü. Çocuğuna ulaşamayan aile ise jandarma karakoluna müracaatta bulunarak kimlik bilgi ve eşkalini verdikleri çocukları E.Y’nin kayıp olduğunu söz etti.
Olayı hastane polisi fark etti
Hastane polisi, kayıp müracaatında bulunulan E.Y’nin yaralı olarak hastaneye getirilen yaralı olduğunu fark etti. Hastane polisinin telsiz anonsu ile durumu haber merkezine duyurması üzerine ise telefonla durum jandarmaya bildirildi.
Jandarma grupları tarafından da kayıp müracaatında bulunan aile bilgilendirilerek hastaneye yönlendirildi.