blank
Avatarı
Halil Kızılyer tarafından
20 Mayıs, 2025 13:52 tarihinde yayınlandı

Genç Sağlık-Sen Eskipazar Devlet Hastanesi’nde Yetkili Sendika Oldu

Genç Sağlık Sen Karabük Şube Başkanı Hidayet Güler, yaptığı açıklamada, 2022 yılında Karabük’te kurulan Genç Sağlık Sen’in sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının hak mücadelesinde tarihi bir zafer elde ettiğini belirtti.

Güler, "Son bir yılda %80’in üzerinde rekor bir büyüme oranıyla, siyasetsiz duruşumuz, şeffaf yönetim anlayışımız ve özlük hakları için kararlı mücadelemizle Karabük’ün en güçlü sesi haline geldik" dedi.

"ESKİPAZAR DEVLET HASTANESİ’NDE YETKİLİ SENDİKA OLDUK"

Eskipazar Devlet Hastanesi’nde yetkili sendika unvanını kazandıklarını ifade eden Güler, "Sendikamız, Eskipazar Devlet Hastanesi’nde yetkili sendika unvanını kazanırken, il genelinde ikinci sendika olmanın onurunu yaşıyor. Bu zafer, üyelerimizin alın teri, kararlılığı ve hak mücadelesine olan sarsılmaz inancıyla mümkün oldu. ‘Hak verilmez, alınır!’ ilkesiyle, üyelerimizin gücüyle geleneksel sendikacılığa yeni bir soluk getiriyoruz" diye konuştu.

Güler, bu başarının gerçek mimarlarının üyeleri olduğunu vurgulayarak, "Onların emeğiyle bu zaferi taçlandırdık ve rehavete kapılmadan yolumuza devam edeceğiz. Hedeflerimiz net. Torpilsiz, liyakat esaslı atamalar, tek kalemde emekliliğe yansıyan maaş, kreş desteği, gece zammı, fazla mesai ücretlerinin artırılması, giyim yardımlarının yükseltilmesi, nöbetli çalışanların dinlenme alanlarının iyileştirilmesi, çalışma ortamlarının modernizasyonu, mevzuatta yer almayan unvan ve kadro atamalarının sona ermesi, 1. basamak yoğun bakım ünitelerinde 2. ve 3. basamak hasta bakımı için teşvik ödemelerinin düzenlenmesi, personel sayısının artırılması, teşekkür belgeleri ile teşvik ödemelerinde net kriterlerin belirlenmesi, 25 hizmet yılını doldurup yaş şartıyla emekli olamayanlara ilave izin hakkı ve 25 yıl sonrası 40 gün izin gibi düzenlemeler talep ediyoruz. Saha çalışmalarında üyelerimizin ilettiği her sorunu not alıyor, çözüm için omuz omuza çalışıyoruz. Üyelerimizin kararlılığıyla özlük hakları mücadelesini zaferle taçlandıracağız" ifadelerini kullandı.

"İL GENELİNDE İKİNCİ BÜYÜK SENDİKA KONUMUNA YÜKSELDİK"

Karabük Aile ve Sosyal Hizmetler Müdürlüğü’nde de il genelinde ikinci büyük sendika konumuna yükseldiklerini ifade eden Güler, "Ücret iyileştirmeleri, görev tanımlarının netleştirilmesi, 4/B sözleşmeli çalışanların özlük hak kayıplarının giderilmesi, 3600 ek gösterge artışı, yatılı kuruluşlarda ek ödeme kapsamının genişletilmesi, Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin düzenlenmesi ve zorunlu çalışma sürelerinin azaltılması gibi sorunların farkındayız ve çözümü için durmaksızın mücadele edeceğiz" dedi.

112 Acil sağlık çalışanlarının sorunlarına da kayıtsız kalmadıklarını vurgulayan Güler, "112’ye gelen çağrılarda vaka elemesi yapılmalı, ek ödeme oranları artırılmalı, hastane acil girişlerinde vaka teslimi düzenlenmeli. Ambulans istasyonlarının fiziki şartları yetersiz; çoğu merdivenli binalarda, 90 saniyede çıkış kuralına uyum zor. Ambulans park yerleri sorunlu, yeni istasyonlar açılmalı. Vaka esnasında karşılaşılan cezalar ve kazalarda personelin ödeme yapmak zorunda kalması kabul edilemez. Kasko kapsamının genişletilmesi ve mesleki sorumluluk sigortası için üyelerimizle omuz omuza mücadele ediyoruz. 112 çalışanlarının hak ettiği koşullara, üyelerimizin gücüyle kavuşacağız" şeklinde konuştu. Sendika üyelerine ve temsilcilere seslenen Güler, "Sizin dik duruşunuz, sarsılmaz inancınız ve alın terinizle bu zaferi kazandık. Sizler olmadan bu başarı mümkün olmazdı! Üyelerimizin gücüyle geleceğe emin adımlarla yürüyor, hak mücadelesini birlikte taçlandırarak daha nice zaferlere ulaşacağımıza yürekten inanıyorum. Genç Sağlık Sen, üyelerinin sarsılmaz desteğiyle Karabük’te sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının hak mücadelesinde ön saflarda yer almaya devam edecektir" dedi.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

blank
Avatarı
Haber Merkezi tarafından
20 Mayıs, 2025 13:54 tarihinde yayınlandı

Bugün Dünya Arı Gürü: Arı Varsa Hayat Var!

Arılar yalnızca bal üretmekle kalmaz; gıda güvenliğimizin temel taşlarından biridir.

Tarımsal üretimin yaklaşık %75’i arıların gerçekleştirdiği polenleşme sürecine bağlıdır. Meyve, sebze, kuruyemiş ve yem bitkileri dahil olmak üzere yüzlerce ürünün verimi, doğrudan arıların varlığına bağlıdır.

Dünya Arı Günü Nedir?

Her yıl 20 Mayıs’ta kutlanan Dünya Arı Günü, Birleşmiş Milletler tarafından 2017 yılında ilan edilmiştir. Bu günün tarihi, modern arıcılığın öncülerinden Sloven bilim insanı Anton Janša’nın doğum günü anısına seçilmiştir. Dünya Arı Günü’nün amacı; bal arıları başta olmak üzere tüm tozlayıcı böceklerin ekosistem için taşıdığı kritik rolü hatırlatmak, arıların karşı karşıya kaldığı tehditlere dikkat çekmek ve onların korunması için küresel bir farkındalık oluşturmaktır.

Arılar Neden Bu Kadar Önemli?

Arılar yalnızca bal üretmekle kalmaz; gıda güvenliğimizin temel taşlarından biridir. Tarımsal üretimin yaklaşık %75’i arıların gerçekleştirdiği polenleşme sürecine bağlıdır. Meyve, sebze, kuruyemiş ve yem bitkileri dahil olmak üzere yüzlerce ürünün verimi, doğrudan arıların varlığına bağlıdır.

Eğer Arılar Olmazsa Ne Olur?

  • Gıda üretiminde ciddi düşüşler yaşanır.
  • Besin çeşitliliği azalır.
  • Tarım ekonomileri çöker.
  • Ekosistem dengesi bozulur.
  • Yaban hayatı da bu durumdan etkilenir.

Albert Einstein’a atfedilen ünlü sözde belirtildiği gibi:

“Arılar yeryüzünden kaybolursa, insanlığın dört yıl ömrü kalır.”

Dünyada Arı Popülasyonu ve Tehditler

Son yıllarda dünya genelinde arı popülasyonunda ciddi bir azalma yaşanmaktadır. Bu durumun başlıca nedenleri şunlardır:

  • Pestisit kullanımı (özellikle neonikotinoidler)
  • İklim değişikliği
  • Monokültür tarımı
  • Habitat kaybı ve ormansızlaşma
  • Parazitler ve hastalıklar (örn. Varroa destructor)

Bu tehditlere karşı önlemler alınmazsa, arıların küresel ölçekte yok olması söz konusu olabilir.

Dünyada Arıcılık Faaliyetleri

Küresel Arıcılık

Dünya genelinde yaklaşık 100 milyon arı kolonisi olduğu tahmin edilmektedir. Çin, ABD, Arjantin, Türkiye ve Etiyopya gibi ülkeler, hem arı kolonisi sayısı hem de bal üretimi açısından ön sıralarda yer almaktadır.

  • Çin: En büyük bal üreticisi
  • ABD: Arıcılığı sanayileştirmiş ülkelerden
  • Afrika ülkeleri: Organik ve doğal bal üretimiyle öne çıkıyor

Arıcılığın Küresel Ekonomiye Katkısı

Polenleşmenin ekonomik değeri yıllık 250 ila 500 milyar dolar arasında tahmin edilmektedir. Bu katkı yalnızca tarım değil, kozmetik, ilaç ve gıda sektörlerini de doğrudan etkiler.

Türkiye’de Arıcılık

Türkiye’de Arıcılığın Önemi

Türkiye, sahip olduğu zengin flora, uygun iklim koşulları ve geleneksel bilgi birikimi sayesinde arıcılıkta dünyanın önde gelen ülkelerindendir.

  • 8 milyonun üzerinde arı kolonisi
  • 100 binin üzerinde arıcı
  • 105 bin tonun üzerinde yıllık bal üretimi (2024 TÜİK verilerine göre)

Arıcılık Bölgeleri

  • Doğu Anadolu: Yayla arıcılığı
  • Ege ve Akdeniz: Çam balı üretimi
  • Karadeniz: Kestane balı ile ünlü
  • Marmara: Karma bitki florasıyla çok yönlü üretim

Sorunlar ve Çözüm Önerileri

  • Pestisit kullanımına karşı eğitim
  • Genetik çeşitliliğin korunması
  • Organik arıcılığın teşviki
  • Arıcı destekleme politikalarının güçlendirilmesi
  • Arı otlaklarının korunması ve çoğaltılması

Arıların Geleceği İçin Ne Yapabiliriz?

Zehirli tarım ilaçlarından kaçınmak

Arı dostu çiçekler ve bitkiler dikmek

Arı habitatlarını korumak

Organik ürünler tercih etmek

Yerel bal üreticilerini desteklemek

Farkındalık kampanyalarına katılmak

Küçük Kanatlılar, Büyük Sorumluluk Arılar, sadece doğanın değil insanlığın da geleceğini taşıyan canlılardır. Dünya Arı Günü, bu sessiz kahramanların sesini duyurmak için bir fırsattır. Tarımdan ekolojiye, ekonomiden gıdaya kadar her alanda etkili olan arılar için harekete geçme zamanı. Unutmayalım ki, arı varsa hayat var.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.