Bölgenin Sesi Gazetesi tarafından
18 Mayıs, 2019 00:38 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Yenice Bir Değerini Daha Kaybetti

Karabük İl ve ilçeleri Orman Kooperatifleri Üst Birliği Başkanı Sabri Özgün dün tedavi gördüğü İstanbul Acıbadem Hastanesi'nde yaşama gözlerini yumdu. Şubat ayında rahatsızlanan ve İstanbul'a giden Sabri Özgün 30 Mart tarihine kadar evde tedavi gördü. 31 Mart seçimleri için oy kullanmak üzere Yenice'ye gelen Özgün, İstanbul'a döndükten sonra 1 Nisan'da hastaneye kaldırıldı. Çağımızın amansız hastalığı kanserle o günden bu yana boğuşan Sabri Özgün dün saat 16.00 sularında yaşama gözlerini kapadı. Aynı zamanda ORKOOP Başkan Yardımcısı da olan Sabri Özgün, büyük bir olasılıkla bugün Merkez Camii'nde öğleyin kılınacak cenaze namazından sonra Hisar Köyünde aile mezarlığına defnedilecek. Sabri Özgün Kimdir 1949 yılında gözlerini dünyaya açan Sabri Özgün, Hisar ve Ülkü İlkokulu'nda, Karabük Demir Çelik Ortaokulu'nda öğrenim gördü. 1971 yılında girdiği sınavı kazanarak Orman İşletmesi'nde memur oldu. Zonguldak, Karadeniz Ereğli, Alaplı, Devrek ve Yenice Orman İşletmeleri'nde çalıştı. 1991'de Ulus'a, 1994 yılında Karabük'e tayin edildi. 1994 yılında emekli olduktan sonra CHP'ye üye olan Sabri Özgün, CHP İl Yönetim Kurulu üyeliğinde de bulundu. Emekli olduktan sonra Hisar Kooperatifi Başkanlığını üstlenen Sabri Özgün, uzun yıllar bu görevi yaptı. Daha sonra 12 Eylül sonrası kurulmuş, ancak işlevini yitirmiş bir durumda olan Zonguldak-Bartın- Karabük İl ve İlçeleri Üst Birliği'nin başkanlığını alarak yeniden canlanmasını sağladı. Şu anda Türkiye'nin en önemli bölge birliklerinden birisi olan birlik üyeliği sırasındada orman köylüsünün merkez örgütü olan ORKOOP'un kurulmasına da öncülük etti. Okul ve camii derneklerinde spor kulüplerinde de görev alan Sabri Özgün 1999 yerel seçimlerinde CHP listesinden il genel meclis üyeliğine seçildi. Meclisteki tek CHP'li olarak daimi encümen üyesi olarak görev aldı ve Yenice'nin köylerinin asfaltla tanışmasına katkı sağladı. 1968 yılında Bayan Hanife Özgün'le yaşamını birleştiren Sabri Özgün'ün bu evlilikten üç çocuğu oldu. Büyük kızı Gülümser Henden TEB Genel Müdür Yardımcısı, küçük kızı Şükran Kırma sağlık sektöründe, oğlu Özgür Özgün de avukat olarak görev yapıyor. Sabri Özgün, Tarkan Henden ile Prof. Dr. Cevat Kırma'nın da kayınpederleriydi. Orman köylüsünün hak ve hukunu koruma anlamında büyük mücadeleler veren Sabri Özgün, Yenice'de dikili uygulamasına yol vermeyen bir duruş sergilemişti.
Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Haber Merkezi tarafından
10 Mayıs, 2025 22:53 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Her Annenin Ayrı Bir Hikayesi Var

Bugün varsa annenize sarılın, yoksa gözlerinizi kapatıp onu hissedin. Çünkü “anne” demek, dünyaya tutunmak demek.

Kalbimizi Sıcak Tutan O Güçlü Kadınlara Bir Teşekkür

Her yıl Mayıs ayının ikinci Pazar günü geliyor… Ve biz yine “Anne” deyince içimiz titriyor. Kimi zaman bir tebessüm, kimi zaman burnumuzun direğini sızlatan bir özlem. Çünkü “anne” kelimesi sadece bir sesleniş değil; hayatın kendisi gibi bir şey. İçinde sevgi var, emek var, fedakârlık var… Daha da fazlası: karşılıksızlık var.

Anne Olmak Sadece Doğurmak mı?

Hayır. Aslında çok daha fazlası. Anne olmak sadece doğurmakla ilgili değil. Bir çocuğu sarıp sarmalayan, ona sahip çıkan, büyüten herkesin kalbinde bir "anne" var. Bazen bu bir teyze olur, bazen bir abla, bazen de kalbi kocaman bir öğretmen. Kimi zaman bir baba bile bu rolü üstlenebilir.

Yani Anneler Günü’nü kutlarken sadece biyolojik anneleri değil, hayatımıza anne sevgisini taşımış herkesi anmak gerek.

Her Annenin Ayrı Bir Hikayesi Var

Bazı anneler çocuklarını kucaklarına almadan büyütür, bazıları çocuklarının düşmesine izin verip kalkmayı öğretir. Kimisi üç işte birden çalışır, kimisi tek bir bakışla her şeyi anlatır. Ama ortak özellikleri hep aynı: Kendilerinden çok çocuklarını düşünürler.

Bir düşünün… Kaç kez gece uykusundan feragat etti, kendini yorgun hissetti ama belli etmedi? Kaç kez “iyiyim” dedi ama içi kan ağladı? Ve biz kaç kere fark ettik?

Ya Annem Yanımda Değilse?

Evet, bu gün herkes için bayram havasında geçmiyor olabilir. Annesini kaybetmiş olanlar, evlat acısı çekenler ya da anne olmayı bekleyen kadınlar için bugünün başka bir anlamı var. Sessizce, içten içe yaşanan bir duygu bu.

Ama bir gerçek var ki; anne gitse de izi kalır. Kokusu, sesi, öğrettikleri hep bizimle yaşar. Onu hatırlatan bir yemek, bir çiçek ya da bir şarkı… Bir bakmışsınız yanınızda gibi hissettirir.

En Güzel Hediye: Varlığını Hissettirmek

Anneler Günü deyince akla ilk gelen şey belki de hediye oluyor. Ama aslında anneler için en güzel hediye; onları düşündüğümüzü göstermek. Bir telefon, içten bir “iyi ki varsın” demek, sarılmak… Emin olun, paha biçilemez.

Anneler zaten hep bizim için bir şeyler yapıyor. Belki de bugün, sadece onlar için bir şey yapmanın günü. Küçük bir jest bile kalplerine dokunur.

Kısacası… Anneler Günü sadece bir kutlama değil. Bir durup düşünme günü. Şükretme, özleme, teşekkür etme günü. Bugün varsa annenize sarılın, yoksa gözlerinizi kapatıp onu hissedin. Çünkü “anne” demek, dünyaya tutunmak demek.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.