NE OLDU BİZE ?

NE OLDU BİZE ?

Yayın: 18.11.2015 08:35
Paylaş:
A+ A-

Karabük adının kendine özgü bir yanı vardır.
Antik kent adlarıyla bir ilişkisi yoktur.
Öz be öz Türk adıdır.
Toponomik açıdan üzerinde durulması gereken bir yönü de vardır.
Orta Asya’daki ecdadımızın uğraşını modern teknoloji ile sürdüren Türkiye’deki en eski ağır endüstri kentidir.
Ayrıca Karabük’ün İslam öncesi Türk destanlarını anımsatan bir yanı da vardır
Demir dağı erittik,dört bir yana dağıldık.
Karabük’te de öyle olmamış mıdır?
Demir işleme kültürü kente can suyu olmuştur.
Bu kentin nabzı Hürriyet (Kemal Güneş)caddesinde atar.
Tek bir caddeye sıkışmışlık sanki kader gibidir.
Yüz yüze ilişkiler ve tanışıklıklar gündemi belirler.
Siyaset dar alanda taşralılık ruhuna göre yapılır.
Karabüklülük özelliği sorgulamalara konu olur.
Her şey ,söylenen her söz Karabük içindir…
İçinden çıkılmayan sorunlarda kabahatli aranır.
Çıkarlara göre yapılan saf tutmalar kentin bekasını belirler.
Bir adım ileri iki adım geri biçiminde hareket edilir.
Bazen bir arpa gitmek zorlaşır.
Karabük’te sen nerelisin sorusunun her zaman kulakları tırmalayan bir yönü vardır.
Kentten göç etmiş birçok kişinin isminin zikredilmesi hoş bir seda olarak zihinleri tazeler.
Bazen umduğunu bulamamanın çaresizliği sarar etrafı.
Üretim çeşitliliğinin azalması bundan büyük rol oynar.
Yıllar boyu takip edilen politikalar,Karabük’ün kentleşme sürecine yeni boyutlar kazandırmıştır.
Karabük yeni gelenlerle büyük bir sosyolojik değişim geçirmiştir.
Ve geçirmeye de devam etmektedir.
Sosyo-ekonomik yapının farklılaşması her gün yeni olaylara davetiye çıkarmaktadır.
Bu durum ile ilgili günümüzde araştırma yapılmaması sıkıntı yaratıyor.
Kentimizde tanımlanması güç insan halleriyle karşılaşılıyor.
İnsanlar her geçen gün kimliklerinden derin taviz vermek zorunda kalıyor.
İlişkilerdeki tekdüzelik yaşamı cılızlaştırıyor.
Adli olaylarda gözlenen artış sıkıntı verici düzeyde.
Gerçekten…
Ne oldu bize sorusu her gün gündem oluşturmada önceliğini korur vaziyette.
Kentler büyüyor,sorunlar da artıyor.
Madde ve mana birbiriyle anlam bütünlüğü kuramıyor.
Sevgi toplumu olmaktan uzaklaşılıyor.
Saygıda kusurumuz tavan yapmış durumda.
Bilişim sektöründeki hızlı değişim kafa karıştırmaya devam ediyor.
Evet…
Gerçekten buralarda yaşamı kontrol etmek zorlaşıyor…!

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Ordu’da sporculardan Gençlik ve Spor İl Müdürü Genç’e ziyaret

Anadolu Ajansı
Yayın: 04.05.2024 16:48
Paylaş:
A+ A-

ORDU (AA) – Ordu Gençlik ve Spor Müdürü Mustafa Genç, ulusal ve uluslararası yarışmalarda dereceye giren wushucuları ağırladı.

Müdürlükten yapılan açıklamaya göre, Çin'de gerçekleştirilen 2024 Uluslararası Wushu Federasyonu (IWUF) Dünya Kupası'nda altın madalya kazanan Berna Tut, Türkiye'de ve uluslararası yarışmalarda başarı gösteren sporcular ile Wushu Kung Fu İl Temsilcisi Savaş Çakmak ve antrenörler, Genç'i ziyaret etti.

Genç, kategorilerinde başarılı olan sporcuları ve bu yolda emeği geçenleri kutladı.

Sporcuları, Ordu'dan yetişen milli gururları Türkiye Judo Federasyonu Başkanı Sezer Huysuz ile ağırladıklarını anlatan Genç, kentin spor altyapısına, judonun gelişimine, salonlardaki malzeme ihtiyaçlarına desteklerinden dolayı Huysuz'a teşekkür etti.

Genç, Ordu'ya her branşta başarılar geldiğini ama bu başarıların en büyüğünün wushu kung fu branşından olduğunu belirterek, “Gençlik ve Spor Bakanlığımızın tüm imkanları her zaman olduğu gibi gençlerimizin yanında. Gençlik ve Spor Bakanımız Osman Aşkın Bak, Valimiz Muammer Erol bizlere destek oluyorlar. İnşallah sporcularımızın sayısı artacaktır ve bu vesileyle başarılar daha da artacaktır. Madalyaların rengi inşallah hep altın olacak.” ifadelerini kullandı.

Milli sporcu Berna Tut, geçen ay 36 ülkenin katılımıyla gerçekleşen organizasyonda birinci olduğunu ve tüm dünyaya İstiklal Marşı'nı dinletmenin haklı gururunu yaşadığını vurguladı.

Tut, 11 yıldır spor yaptığını anlatarak, şunları kaydetti:

“Dünya ikinciliği ve üçüncülüğüm vardı. Sonunda dünya şampiyonluğunu da elde ettim. Önümde çok daha uzun yıllar var. Sağlım el verdiği sürece İstiklal Marşı'mızı tüm dünyaya dinletmeyi hedefliyorum. Kasımda Avustralya'da yapılacak Dünya Kupasına katılmaya hak kazandım. Orada da tüm dünyaya marşımızı dinletip bayrağımızı en yükseğe taşımayı hedefliyorum. Sporcu arkadaşlarıma başarılar diliyorum. Önlerinde daha çok yolları var. En önemli şey çalışmak, hedefleri koyduktan sonra her şey gelir. Buralara gelmemde emeği geçen hocalarıma, Savaş Çakmak ve Veda hocama teşekkür ediyorum.”

Genç, başarılı sporcular ile antrenörlere çeşitli hediyeler verdi.