Yenice Ihlamur Balı’nın özelliklerine de değinen Boz, bu balın sarı ve amber renk tonlarında olabileceğini, temin edildiği bitki örtüsüne ve ıhlamura özgü tat ve kokuya sahip olduğunu ifade etti. Kıvamının viskoz ve akışkan yapıda olduğunu vurgulayan Boz, ıhlamur balının tabiat izin verdiği ölçüde bir yılda 300-400 kilo kadar bal elde edebileceğini açıkladı. Özellikle sonbahar ve kış aylarında grip, soğuk algınlığı ve nezle gibi hastalıklara karşı iyileştirici bir rol üstlenen bölge balının kuru öksürüklerde tercih edildiğini söyledi.

Arıcılığın, bal ve petek üretimi için yapılan bir iş kolu olduğunu aktaran Boz, bu alana girmek isteyenlerin öncelikle profesyonel eğitim almaları gerektiğini belirtti. Yeni başlayanların, arı ve kovan eğitimi alarak işe başlamaları gerektiğini vurguladı.

Boz: “Arıcılık yapmak isteyenlerin, arıların fiziksel yapısı, türleri, özellikleri, bağışıklık sistemleri, yaşam süreleri ve beslenme yöntemleri gibi konularda bilgi sahibi olmaları büyük önem taşıyor. Arıcılığın başarılı bir şekilde yapılabilmesi için şehir merkezinden uzak, doğal iklime sahip yerlerin tercih edilmesi gerekiyor.” diyerek arıların yaşadığı çevrede fabrika, kimyasal madde barındıran alanlar ve çöplük gibi olumsuz unsurların bulunmamasının önemine dikkat çekti.

Ayrıca, arıların kolay üreyebilmesi ve bal üretebilmesi için kovanların fenni standartlara uygun olması gerektiğini söyledi. Bal kalitesinin yüksek olması için peteklerin bal mumundan yapılmasını tercih ettiğini vurgulayan Boz, ilkbahar, yaz, sonbahar ve kış bakım dönemlerine dikkat edilmesi gerektiğini hatırlattı. Kış aylarında arıların düzeninin bozulmaması için ses ve gürültülerden uzak alanlarda yetiştirilmesinin önemini de ekledi.

Mustafa Boz’un deneyimleri, arıcılık yapmak isteyenler için yol gösteriyor. Yazıköy’de kış mevsiminde arıcılık faaliyetlerine devam eden Boz, baharın gelişiyle arılarını Yenice’ye taşıyacağını böylece ıhlamurun bala kattığı yüksek verimden, tabiatın izin verdiği ölçüde faydalanacaklarını ifade etti.