İhlas Haber Ajansı tarafından
04 Nisan, 2025 16:31 tarihinde yayınlandı
A+ A-

DSİ’nin sel felaketinden sonra yaptığı köprü vatandaşları mağdur ediyor

Kastamonu’nun Çatalzeytin ilçesinde 2021 yılında yaşanan sel felaketinin ardından köylere ulaşımın sağlandığı çay üzerine inşa edilen köprünün tamamlanamaması sebebiyle mağdur olduklarını söyleyen vatandaşlar, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’ne tepki gösterdi.
Batı Karadeniz’de 11 Ağustos 2021 tarihinde meydana gelen büyük sel felaketinden en çok etkilenen yerleşim yerlerinden Kastamonu’nun Çatalzeytin ilçelerindeki çok sayıda köprü ve yol zarar görmüştü. Kastamonu ile Sinop’u birbirine bağlayan Çatalzeytin ilçesindeki Akçay Çayı üzerinde bulunan Duran köyü köprüsü de sel felaketinde yıkılmıştı. Sel felaketi sonrasında Kastamonu’yu ziyaret eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sel yaralarının sarılması için verdiği talimatın ardından, Çatalzeytin’de yaşanabilecek ihtimal sellere karşı Akçay çayı güçlendirildi. Bu çerçevede Akçay Çayı üzerinde yeniden inşa edilen Duran köyü köprüsü ise selin üzerinden 4 yıl geçmesine rağmen tamamlanamadı. Köprünün yolla bağlandığı kısımlardaki dolguları koruyacak betonların yerleştirmemesi sebebiyle her yağışın ardından köprü ulaşıma kapanıyor. Akçay çayındaki su seviyesinin yükselmesiyle yapılan dolguların tahrip olması sebebiyle uzun süre ulaşıma kapanan Duran köyü köprüsü, yeniden dolgu çalışması yapılana kadar ulaşıma kapalı kalıyor. Köprüyü kullanarak ulaşımını sağlayan vatandaşlar, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’ne tepki gösterdi.

"Bir an önce köprümüzün eksikliklerinin giderilmesini yetkililerden bekliyoruz"
Köprünün eksikliklerinin giderilmesini isteyen Duran köyü muhtarı Adem Özcan, "Selde bizim köprümüz yıkıldıktan sonra DSİ yeni köprü için ihaleye çıktı. İhale süreci biraz uzun sürdü. Köprümüzün ihalesi yapıldıktan sonra normalde yeni yapılacak köprü, çay boyunu kaplıyor, bir uçtan diğer ucuna kadar gidiyordu. Ama ne olduysa bir tasfiye süreci oldu, bizim köprümüzün boyu kısaldı. Çaydan gelen suları da altına alması gerekiyordu, fakat köprümüzün bıyıkları yapılmadı. Her seferinde ufak bir yağmurda köprümüzün başları gitti. Biz köprüden çok mağdur olduk, aşırı mağdur olduk. İl Özel İdaresi tarafından 20’den fazla köprünün başına dolgu yapıldı. Çoğu arabanın egzozu buradan geçerken zarar görüyor. Çünkü gerçekten mağdur olduk. Defalarca dilekçe verdiğim halde Devlet Su İşleri’nden bir cevap alamadım. Köprümüzün bir an önce bıyıklarının yapılıp kafalarının dolgusunun tamamlanmasını istiyorum" dedi.

"Kar suları eridiği zaman köprümüzün baş kısımları gidiyor ve yine mağdur oluyoruz"
Duran köyünde ikamet eden Asım Özcan ise, "2021 yılında sel felaketi yaşadık. Sel felaketinde köprümüz yıkıldı. Ama sonra köprümüz yapıldığı halde ne bıyıkları yapıldı ne de diğer eksiklikleri giderildi. Bu eksiklikler için uğraştığımız halde şimdiye kadar hiçbir gelişme olmadı. Az bir yağmur yağdığı zaman ya da kar suları eridiği zaman küçük bir sel oluştuğunda köprümüzün baş kısımları gidiyor, yine bizler burada mağdur oluyoruz. Köprümüz ulaşıma kapanıyor. Yolumuzu uzatarak geçmeye çalışıyoruz ama bu imkan devletimizde olduğu halde, Devlet Su İşleri bu köprüyü neden bu şeklide yaptı, bunu da bilemiyoruz. Biz, köylüler olarak Devlet Su İşleri’ne defalarca dilekçe verdik ama bir gelişme olmadı. DSİ, bizi mağdur etti. Burada sadece bir mahalle yok. Burada Duran köyü, Söğüşler köyü, Kepek köyü, Başsökü köyü, Göller köyü, Yorgancı köyü, Kuşçular köyü, Sarmaşık köyü, Ebe köyü gibi 15-20 civarında köy bu yoldan bu köprüden ulaşımını sağlıyor. Çatalzeytin’de çok sayıda köy bu yoldan istifade etmesine rağmen yine de bir çözüm yapamadık inşallah bundan sonra devletimiz bu sesimizi duyar ve bizim mağduriyetimizi giderir" diye konuştu.

"Ufacık bir selde dolgu kısımlarını çay alıp götürdü"
Çatalzeytin ilçesinde yaşayan Ergun Usta da, "Çatalzeytin’i Duran köyüne bağlayan köprü, 2021 yılındaki büyük sel felaketinde yıkıldı. Yıkıldıktan sonra yerine yapılan köprünün beton bıyıkları yapılmadığı için şimdiye kadar ufacık bir selde dolgu kısımlarını çay alıp götürdü. Bu yıl da sadece ulaşım yaklaşık 8-10 kere sel nedeniyle kapalı kaldı. Bir an önce köprünün dolgu kısımlarını koruyacak bıyık kısmının yapılması gerekiyor, DSİ’den isteğimiz budur" ifadelerini kullandı.

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

blank
Haber Merkezi tarafından
08 Nisan, 2025 14:07 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Karabük Anahtar Parti İl Başkanı Uzun’dan İklim Kanunu Tasarısına Sert Tepki

ANAHTAR PARTİ İL BAŞKANI SEBAHATTİN UZUN'DAN “İKLİM KANUNU TASARISI”NA TEPKİ: "YERLİ ÜRETİCİYİ ZAYIFLATAN, KAMU YARARINDAN UZAK BİR METİN"

Anahtar Parti  İl Başkanı Sebahattin UZUN, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne 20 Şubat 2025 tarihinde sunulan ve 8 Nisan 2025 tarihinde Genel Kurul gündemine alınması planlanan "İklim Kanunu Tasarısı"na yönelik sert eleştirilerde bulundu. İl Başkan UZUN, düzenlediği basın toplantısında söz konusu tasarının, kamuoyunda yeterince tartışılmadan, sivil toplumun ve ilgili paydaşların katılımı sağlanmadan hazırlandığını vurguladı.

Tasarıda yer alan birçok muğlak ve belirsiz düzenlemenin ciddi endişelere yol açtığını ifade eden İl Başkanı, özellikle tarım ve hayvancılık alanında büyük riskler barındırdığına dikkat çekti. "Metan gazı gibi doğal kaynaklı salımlar nedeniyle hayvancılığı doğrudan hedef alan maddeler, hali hazırda geçim mücadelesi veren üreticilerimizi daha da zor durumda bırakacak, sektörel küçülmeye ve yerli üretimin gerilemesine neden olacaktır" dedi.

Tarımda Merkezi Denetim Tehlikesi

İl Başkanı Sebahattin UZUN, tasarıda öngörülen "sertifikalı ürün" uygulamasıyla çiftçilerin ne ekeceklerine dahi karar veremez hale getirileceğini savunarak, "Bu uygulama, tarım alanında merkezi denetimi artırmakta, üretimin kamu yararı doğrultusunda sürdürülebilirliğini kısıtlamaktadır" şeklinde konuştu.

Üretim Gücü ve Ekonomik Egemenlik Riski

Enerji, sanayi ve ulaşım gibi stratejik sektörlere getirilen emisyon azaltımı yükümlülüklerinin üretim gücünü sınırlayabileceğini dile getiren İl Başkanı, Türkiye'nin küresel karbon piyasasına entegre edilmesiyle birlikte stratejik ürünlerin üretim maliyetleri ve miktarlarının uluslararası platformlara açılacağını, bunun da ekonomik ve ticari egemenlik açısından ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirtti.

Sosyal Etkiler Göz Ardı Edildi

İl Başkanı UZUN, tasarının sosyal etkilerinin göz ardı edildiğine dikkat çekerek, "Vatandaşlarımızın günlük yaşamına ve ulaşım hakkına doğrudan olumsuz etkiler oluşturabilecek düzenlemeler içeriyor. Elektrikli araçlara geçiş süreciyle birlikte uygulanabilecek yakıt kısıtlamaları özellikle kırsalda yaşayan vatandaşlarımızı doğrudan mağdur edecektir" dedi.

“Tasarı Geri Çekilmeli” Çağrısı

Açıklamasının sonunda tasarının kamu yararından uzak olduğunu vurgulayan İl Başkanı Sebahattin Uzun, şunları kaydetti:

“Bu yasa tasarısı, yerli üreticiyi zayıflatan, tarım ve hayvancılığı baskı altına alan, sosyal ve ekonomik gerçekliklerle örtüşmeyen bir metindir. Bu nedenle derhal geri çekilmeli, tüm kesimlerin katılımıyla, milli çıkarlarımızı gözeten ve daha etkin bir strateji ile şekillendirilmiş yeni bir iklim politikası çerçevesi oluşturulmalıdır. Anahtar Parti olarak bu sürecin her aşamasında halkımızın ve üreticilerimizin yanında olacağız.”

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.