İnsan, yaşamının devamlılığını beslenerek sağlıyor. Sağlığını korumada, koruyamayıp hastalandığında, yeniden sağlıklı olma durumuna dönüşte, beslenme, kritik başrol oyuncularından. Bu durum elbette, göz için de geçerlidir. Göz, bedenin aleme açılan en önemli penceresi olarak kabul edilir. Ona atfedilen önem, deyimlerimizden de bellidir. Başka hiç bir organ için, bu kadar çok deyim yoktur. İnsan, bir başka değer vermiş ona; gözüne gözü gibi bakmış. Göz için, bu kadar çok deyimin oluşturulmuş olmasının bir başka nedeni de, kendine ait başka bir lisanı konuşmaları olsa gerek. Üstelik göz lisanı, her millette aynı. Beynelminel bir lisan GÖZCE! Son yıllarda hiç olmadığı kadar tehlikede bu organımız. Maalesef, bilgisayarlar gözlerimizin canına okuyor. Hem kuru göze neden oluyor, hem de miyopi gibi göz bozulmalarına, hatta katarakta ve makula dejenerasyonuna da. Göz sağlığımız için nasıl beslenmeliyiz. Hepimiz havuç yeme gerekliliğini biliriz. Havuç beta karoten deposu ; beta karoten A vitamini demek, A vitamini demek göz, sindirim, cilt, damar sağlığı demek. Özellikle de gece körlüğünde önemli bir vitamin. A vitamini yeşil yapraklı sebzelerde, sütte, tereyağında bulunur. A vitaminin yanında C vitamini ve E vitamini de göz için önemlidir. C vitamini kuşburnu, kırmızı biber, yeşil biber, kivi, turunçgiller, yeşil yapraklı sebzelerde zengin olarak bulunur. E vitamini yağlı tohumlarda kuruyemişlerde tahılların kepekli kısımlarında yeşil yapraklı sebzelerde bol bulunur. Madenlerdense çinko, bakır ve potasyum önemli. Çinko ve bakırın gözdeki görevleri bilinmekte. Çinko ve bakır kuruyemişlerde, ette, tam tahıllarda, kurubaklagillerde ve yeşil yapraklı sebzelerde vardır. Potasyum da; kuruyemişlerde, kurubaklagillerde, yeşil yapraklı sebzelerde, patateste, muzda, kayısıda, şeftalide, nar ve kavun da bulunur. Elbette tam tahıllarda da. Mesela bulgurda. Tüm vücudun sıvı dengesini potasyum ve sodyum sağlar. Gözün sıvı dengesini vücuttan ayırabilir miyiz? Sodyum her halükarda tuzdan alınır, potasyumsa sadece yiyeceklerden.0 halde potasyuma dikkat etmeliyiz. Tüm bunların yanında birde OMEGA 3'e ihtimam göstermemiz gerekli.. Özellikle, gözde işe yarayan OMEGA 3 çeşiti EPA dır. Haftada iki gün balık, özellikle sardalya ve hamsi tercih edilmelidir. Palamut da OMEGA 3 zengini balıklardandır. OMEGA 3 kapsülleri kullanacaksak, EPA sı, DHA sından yüksek olanlar tercih edilmelidir. Meyveler, güneşin zararlı ışınlarından, antioksidan renkli maddeleri kabuklarına koyarak korunurlar. İnsanın, ışınları alıp görmede, beyine görüntü algılattıran organı gözün korunması için de, antioksidana ihtiyaç duyması kaçınılmaz bir gerekliliktir. Göz antioksidanları; betakaroten, lütein, zeaksantin ve antosiyanindir. Beta karoten, lütein ve zeaksantini; bal kabağı, kayısı, havuç portakal, şeftali, yeşil yapraklı sebzeler ve yumurta tüketerek alırız. Antosiyanini ise vişne, kara dut, kızılcık, yaban mersini, taflan, böğürtlen ve mor olan tüm gıdalardan alırız. Örneğin patlıcandan, mor lahanadan, mor havuçtan, kırmızı pancardan. İnsanın tabiatı gözlerine yansıyor. İyi niyetli, şüpheci, kuşkucu, ard niyetli, hesapçı, kıskanç, haset, yani mizacının tüm özellikleri gözlerinin içinde, bakışlarında yer alıyor. Sadece kişilik özellikleri mi ? Elbette hayır, her türlü duygulanımını da gözünden anlayabiliriz. Öfkesini, kızgınlığını, memnuniyetini, sevincini, kederini, sevgisini, nefretini gözler çok güzel ifade eder. Rol yapmada uzmanlaşmış birisi değilse, insanın gözlerinin söylediklerine güvenebiliriz. Bu nedenle olsa gerek filmlerde, kritik durumlarda, kişiler birbirlerine gözlerime bakta söyle der. Bazen, gülümserken dudaklarımız uygun pozisyonu alır, fakat gözler gülmez. Hatta bazen surat gülerken, gözler hüzünlü hüzünlü bakar. Gözce, yeri geldiğinde konuşma lisanından bile daha önemli olabilir.. Önemi; bizlerin gerçek niyetini açık etmesinden geliyor. Bir handikapı var bu lisanın, öğretmeni ve sözlüğü yok. Deneme yanılma metoduyla, tek başına öğreniliyor. Yanılma payı da yüksek olabilir. Söylenmeyen sözleri duyuyorsunuz nede olsa. Bazı insanlar gözleriyle, ben seni her türlü aldatırım der, bana güvenme ben kandırıkçıyım. Bazısı şüpheci şüpheci bakar, güvenemez bir türlü, sanki içini görmek ister beynini düşüncelerini, kalbinin içini. Kimisi hüzünlü ve mutsuz bakar, hatta yorgun yılgın; mutsuzluğunun intikamını almak ister dünyadan. Konuşurken konuşma anındaki duygulanıma göre bakışların ifadesi değişir durur. Bu nedenle, iletişim halindeyken, bakışlardan bir insanın karakterini anlayabilmek pek mümkün olmaz, ama fotoğraflardan çok şey anlaşılabilir. Fotoğraf çekilirken beynimiz kısa, minik mini minnacık bir tatil yapar. Kendisini resetleme anı yaşar ve işte bu an, karakteri bakışlarda yakalama anıdır. Bu yüzden ben fotoğraflara dikkat ederim. Bir fikrim oluştuysa eğer, yanılmaktan ziyade, yanılırım umuduyla bile bile lades durumları yaşarım. İnsanlara peşin hükümsüz, ard niyetsiz, dürüst yaklaşanların gözleri boş, beklentisiz bakar. Bu boş ve beklentisizlik hali, iyi niyetin göstergesidir, temiz kalpliliğin, yüksek insani hasletlerin işareti! Böyle bir göz doktoru buldum ben, Ankara'da. Kızımın nadir rastlanan bir göz sorununda, çok uzun arayışlar neticesinde başardım onu bulmayı. Hem çok bilgili hem çok becerili, hem iyi niyetli hem dürüst, hem çok anlayışlı hem duyan bir dinleyici. Duyduklarını tıbbi bilgisiyle yorumlayıp, en güzel tedavi planını oluşturuyor. Hastaya toleransı yüksek... Kızımın göz ameliyatını yaptı. O İşinde profesyonel olan bir profesör! Dr. Mustafa Koray Gümüş. Önümüzdeki günlerde kontrole gideceğiz. Bu vesileyle, bugün ki yazı oluştu. Hepinize sağlıklı gözler ve net görüşler diliyorum. Sevgilerimle, Gözlerde yaş yoksa, ruh gökkuşağına sahip olamaz
Nur Bulut
•Cok detayli bolgiler. Teşekkur ederim Guner Erbay
Güler Çizmeci
•Farkında olmadığımız incelik ve gerçekleri, son derece anlaşılır bir şekilde yazmışsınız, bilgilendirmeler için çok teşekkürler, kaleminize sağlık.