Karabük’te sonbaharın gelişiyle birlikte halk pazarlarında cennet yaşanıyor.
Kestane ve mantar tezgahları, yan yana açılarak alıcıların dikkatini çekiyor. Kasım ayı başlangıcında, pazarcıların özenle toplayıp pazara tezgah açtığı kestane ve farklı türdeki mantarlar, hem lezzet düşkünlerini hem de doğal ürünleri tercih edenleri cezbediyor.
Halk pazarlarında, tezgahlar taze kestanelerle dolup taşarken, yerel mantar toplayıcıları da en iyi örnekleri sergiliyor. Şehirdeki pazarlarda, yenilebilir mantar türleri arasında en çok beğenilenler arasında; kanlıca, püsküllüce, cincile ve karagöcen mantarları öne çıkıyor. Kestane ve mantarın birlikteliği, Kış aylarına hazırlık yapan aileler için de önemli bir anlam taşıyor. Kestane kebabı, fırın kestane ve mantar yemekleri, evlerde sofraların vazgeçilmez lezzetleri arasında yer alıyor.
Pazarın kalabalık oluşunun ardında, bu ürünlerin sağlık açısından faydalarının da olduğu biliniyor. Kestane, yüksek lif içeriği ve besleyici özellikleriyle bilinirken, mantarlar vitamin ve mineral açısından zenginliğiyle dikkat çekiyor. Bunun yanı sıra, hem kestane hem de mantar, bölgenin doğal güzelliklerini yansıtan, yerel tarımın ve doğanın sunduğu nimetler olarak hem ziyaretçilerin hem de yerel sakinlerin ilgisini topluyor.
Karabük’teki halk pazarları, sadece ürün satışı değil, aynı zamanda yöre halkının sosyalleştiği, komşuculuk ilişkilerinin güçlendiği bir platform haline geliyor. Üreticilerden direkt alışveriş yapma imkanı, tüketiciye hem taze ve doğal ürünler sunuyor hem de yerel ekonomiye katkı sağlıyor. Zaman zaman düzenlenen etkinlikler ve lezzetli ikramlar, pazar atmosferini daha da canlı hale getiriyor.
Sonbahar mevsiminin tadını çıkarmak isteyenler için Karabük’teki halk pazarları, kestane ve mantar cenneti haline gelmişken, bu doğal lezzetleri kaçırmamak için bir an önce yola koyulmakta fayda var. Sağlıklı, lezzetli ve doğal gıdaların buluşma noktası olan bu pazarlar, kış aylarının soğuk günlerine hazırlık yapanlar için vazgeçilmez bir durak olmaya devam ediyor.