Kastamonu Üniversitesi’nde düzenlenen konferansta konuşan İstanbul Teknik Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. İzzet Öztürk, iklim değişikliğinin tesirleriyle ilgili kıymetli bilgiler verdi.
Kastamonu Üniversitesi tarafından Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Üniversite Konferansları kapsamında, İstanbul Teknik Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. İzzet Öztürk’ün konuşmacı olarak katıldığı "İklime Dirençli ve Suya Hassas Kent Vizyonu" konferansı, Merkez Kütüphane Cemil Meriç Salonu’nda gerçekleştirildi. Konferansa Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ömer Küçük ve kamu kurumlarının temsilcileri, akademisyenler ile çok sayıda öğrenci katıldı.
Konferansta konuşan Prof. Dr. Öztürk, Türkiye’de bulunan farklı su havzalarında gelecek yıllarda yaşanacak su gerilimi hakkında bilgi verdi. Ülkenin güneyinde bulunan Akdeniz, Ege ve Güneydoğu havzalarındaki suyun ve su kaynaklarının 2040 yılına kadar yaklaşık yüzde 30 oranında azalacağına dikkat çeken Öztürk, iklim ve su kullanımının bu oranı etkileyeceğini tabir etti. Karadeniz’de bulunana su havzalarının yağışlı iklimi nedeniyle daha ulu olduğunun bu oranın yüzde 15-20 oranında olacağını söyleyen Prof. Dr. Öztürk, yaşanacak su geriliminin gelecekte su idaresinin değerli olacağına dikkat çekti. Kastamonu bölgesinde 4 yıl üst üste kuraklık yaşandığını söz eden Prof. Dr. Öztürk, iklim değişikliği nedeniyle gelecek yıllarda önemli bir sorun olabileceğine dikkat çekti.
Geleceğin kentlerini şekillendirecek stratejilerin bilimsel bir perspektifle ele alındığını söz eden Prof. Dr. Öztürk, İstanbul’un su planına yönelik açıklamalarda bulundu. İstanbul’daki su kaynaklardaki buharlaşmanın güneye nazaran az olduğuna işaret eden Öztürk, başta İstanbul olmak üzere nüfusa nazaran ağır kentlerde çok su kullanımı nedeniyle azalan su kaynaklarının yönetimli kullanılması gerektiğinin altını çizdi. İstanbul’un yanı sıra pek çok kentte su idaresinin değerli olduğunu vurgulayan Öztürk, global ölçekte yaşanan iklim krizi ve su kaynaklarının sürdürülebilirliği üzere hayati bahislerin, artık yalnızca etraf mühendislerinin değil, tüm insanlığın ortak gündemi olduğunu söyledi.
İklime dirençli suya hassas şehircilik anlayışının benimsenmesi ve buna yönelik yatırımların yapılması gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Öztürk, yağmur sularının biriktirilmesi ve bu suların kent muhtaçlığının karşılanmasında kullanılması gerektiğinin altını çizdi.
Konferans sonunda Rektör Topal tarafından Öztürk’e armağan takdim edildi.