Kaymakam Ürkmezer’den Yazıköy Arsaları İle İlgili Açıklama

Kaymakam Ürkmezer’den Yazıköy Arsaları İle İlgili Açıklama

Yayın: 21.08.2019 01:22
Paylaş:
A+ A-

Safranbolu Kaymakamı Dr. Fatih Ürkmezer, haberlerde çıkan ilçeye bağlı Yazıköy Köyü’ndeki bazı arsaların belediyeye geçirilmesi ile ilgili çalışmalar hakkında açıklamalarda bulundu.

Ürkmezer, son günlerde gerek medyada ve gerekse sosyal medyada yer alan İlçe Tapu Müdürlüğü’nün Yazıköy tüzel kişiliğine ait tapulu yerlerle ilgili yapmış olduğu işlemlerle ilgili olarak vatandaşların doğru bilgilenmesini sağlamak amacıyla açıklama yapma gereği duyulduğunu belirtti.

Ürkmezer, İlçe Yazıköy Muhtarı Deniz Tüzer’in Kaymakamlık makamına gelerek köye ait olan ancak sonradan 15 Temmuz Mahallesi ismini alarak Belediye sınırları içerisinde mahalle olan alanda kalan tapulu yerlerinin Belediye Başkanlığının yazılı talebi üzerine Tapu Müdürlüğü tarafından Belediye’nin mülkiyetine aktarılarak Belediye adına tapulandırıldığını belirttiğini ifade ederek, “Kendisine böyle bir işlem olamayacağı, köyün tüzel kişiliği kalkmadan böyle bir işlem yapılmasının yasalara aykırı olacağı ifade edilmiştir. Hemen Muhtardan belgeler alınmış Tapu Müdürlüğünden de yazışmalar telefon ile istenmiştir. Yazışmalar incelendikten sonra sabit hattan Belediye Başkanı Elif Köse aranmış ve böyle bir talep yazısı yazmalarının yasal olmadığı, konu ile ilgili olarak ivedi görüşülmesi gerektiği kendisine iletilmiş ve ertesi gün görüşülmek üzere sözleşilmiştir. Ertesi gün olan 06.08.2019 Çarşamba günü Kaymakamlık olarak Belediye Başkanlığının 09.07.2019 (sayı:3482) tarihli talep yazısı ve Tapu Müdürlüğünün 29.07.2019 (yev no:4403 ) tarihli tapuların devredildiğine dair yazıları ilgi tutularak tüm kurumlara ve Belediyeye bu gibi yazışmaların yasal olmadığı ve bir daha yapılmamasını içeren bir yazı yazılmıştır. Aynı gün konu hakkında Karabük Valimiz Fuat Gürel’de bilgilendirilmiştir. 06.08.2019 tarihinde Belediye Başkanı ile Kaymakamlık Makamında görüşülmüş olup yazdıkları talep yazısının yasal dayanağı olmadığı, yazıyı hazırlayan İmar Müdürünün böyle bir yazı hazırlanmayacağını bilmesi gerektiği, böyle bir durumda tereddütte kaldıklarında Kaymakamlık makamından her zaman telefonla da olsa sorarak yardım alabilecekleri kendisine ifade edilmiştir. Ayrıca Belediye bu arsaları satmadıysa re’sen geri alma işlemi yapılacağı da izah edilmiştir. Belediyenin satmadığı anlaşılınca da aynı günün akşam saatlerinde Tapu Müdürlüğünce Re’sen yapılan işlemle tapular Yazıköy Muhtarlığına devredilmiş ve muhtar da telefonla bilgilendirilmiştir” dedi.

Olayların gelişim süreci ile ilgili olarak Yazıköy Muhtarı Deniz Tüzer’in yazılı olarak bilgisine başvurulduğunu aktaran Ürkmezer, “Muhtarın yazılı ifadesi, Belediye Başkanlığının talep yazısı ve Tapu Müdürlüğünün Belediye Başkanlığı hitaplı ve tapuları Belediyeye devretme yazıları ilgi tutularak 16.08.2019 tarihinde Tapu Bölge Müdürlüğünden müfettiş talep edilmiş olup konu hakkında Valilik Makamı da bilgilendirilmiştir. 20 yıllık İdareci ve yaklaşık 2 yıl boyunca Kaymakamlık ve Belediye Başkanlığını birlikte yürütmüş biri olarak görev yaptığım her yerde olduğu gibi Safranbolu’da da her zaman tüm vatandaşlarımızın hak ve hukuklarını korumayı görev edindiğim gibi bundan sonra da tüm iş ve işlemlerin yasal süreçlere uygun olmasını sağlamak üzere çalışmaya devam edeceğimin bilinmesini isterim” ifadelerini kullandı.

Yorumlar

  1. İbrahim Görkem

    Yukarı Tokatlı eski ilkokulunun sahibi Safranbolu Belediyesi mi yoksa Tokatlı Köy Muhtarlığı mı?Binanın sahibi Safranbolu Belediyesi çıkarsa bu işin sonu nereye çıkar?

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Kaspersky’den 2023 kritik siber olay raporu

Anadolu Ajansı
Yayın: 04.05.2024 04:48
Paylaş:
A+ A-

İSTANBUL (AA) – Kaspersky Yönetilen Tespit ve Müdahale (MDR) ekibine göre, doğrudan insan müdahalesi içeren yüksek ciddiyetli olayların sıklığı 2023'te günde 2'nin üzerine çıktı.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, Yıllık olarak yayınlanan rapor, raporda yer alan olaylar hakkında, niteliklerine, sektörlere ve coğrafi bölgelere göre dağılımlarıyla ilgili bilgi sağlıyor.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Kaspersky Güvenlik Operasyonları Merkezi Başkanı Sergey Soldatov, şirketin geçen yıl daha az sayıda yüksek önem derecesine sahip olay tespit ettiğini belirterek, şu açıklamalarda bulundu:

“Ancak orta ve düşük önem derecesine sahip olayların sayısında eş zamanlı bir artış gözlemlendi. Olayların bu şekilde yeniden dağılımı, saldırılara aktif insan katılımının görünür izleri olmadan kötü amaçlı yazılımların tespit edilmesiyle ilişkilendiriliyor. Bu durum 'araçların metalaşması' ile açıklanabilir. Bununla birlikte, yüksek nitelikli olayların sayısının düşük olmasının mutlaka düşük hasar anlamına gelmediğini anlamak önemlidir. Hedefli saldırılar artık daha dikkatli planlanıyor ve daha tehlikeli hale geliyor. Bu nedenle, deneyimli SOC analistlerinin yardımıyla yönetilen etkili otomatik siber güvenlik çözümlerinin kullanılmasını öneriyoruz.”

Rapor saldırganların geçen yıl kullandıkları en yaygın taktik, teknik ve araçları da vurguluyor. Bu sonuçlar, Kaspersky Güvenlik Operasyonları Merkezi (SOC) tarafından tespit edilen MDR olaylarının analizine dayanıyor.

Rapora göre tespit edilen tüm ciddi olayların yüzde 22,9'u kamu sektöründe kaydedildi. İkinci sırada BT şirketleri yüzde 15,4 ile yer alırken, onları sırasıyla %14,9 ve %11,8 oranında finans ve sanayi şirketleri takip etti.

– “Saldırıların metalaşması”

Raporda yer alan olayların niteliğine bakıldığında, yaklaşık yüzde 25'inin bireyler tarafından gerçekleştirildiği görülüyor. Bunların yüzde 20'den biraz fazlası, Kaspersky tarafından daha önce hedefli saldırılar olarak sınıflandırılan, ancak müşterinin açık onayı üzerine 'siber tatbikat' olarak belirlenen çeşitli “siber tatbikat” türlerini içeriyordu.

Ciddi sonuçlara yol açan kötü amaçlı yazılım saldırılarının oranı 2023'te önceki yıllara kıyasla biraz düşmüş ve rapor edilen toplam kritik olayların yüzde 12'sinden fazlasını oluşturdu. Bu düşüş, son yıllarda yüksek ciddiyete sahip olayların en küçük payını temsil ediyor ve bu durum “saldırıların metalaşmasına” bağlanıyor.

Bu eğilim, kasıtlı veya kazara sızıntılar nedeniyle yaygın hale gelen hedefli kampanyalar yürütmek için önceden geliştirilmiş araçların yaygın olarak benimsendiğini gösteriyor. Söz konusu araçlar otomatik saldırı senaryoları uygulama girişimlerinde tekrar tekrar kullanılıyor.

2023 MDR'nin raporu ayrıca hedefli saldırı kalıntılarının, kamuya açık kritik güvenlik açıklarının ve sosyal mühendislik kullanımının tespit edildiği olayların yüzde 4-5 oranında olduğunu ortaya koydu.

Gelişmiş saldırılara karşı korumayı artırmak için şirketlere etkili siber güvenlik çözümleri uygulamaları, bunları yönetmek için nitelikli uygulayıcılar tutmaları veya MDR ve Olay Müdahalesi gibi yönetilen güvenlik hizmetlerini benimsemeleri tavsiye ediliyor.

Hizmetler, tehdit tanımlamasından sürekli koruma ve düzeltmeye kadar tüm olay yönetimi döngüsünü kapsıyor. Ayrıca bu hizmetler, kaçamak siber saldırılara karşı korunmaya, olayları araştırmaya ve bir şirketin güvenlik çalışanı olmasa bile ek uzmanlık sağlamaya yardımcı oluyor.