Keltepe Kayak Merkezi’nde sezon açılışı için aralık sonu bekleniyor

Keltepe Kayak Merkezi’nde sezon açılışı için aralık sonu bekleniyor

Yayın: 26.11.2023 12:57 |Güncelleme: 27.12.2023 16:29
Paylaş:
A+ A-

Karabük Gençlik ve Spor İl Müdürü Coşkun Güven:

“Kayak merkezimizde geçen sezon yaklaşık 25 bine yakın misafiri ağırladık. Biz bu sezon inşallah bu rakamın artarak devam etmesini hatta 40-50 binleri bulmasını hedefliyoruz”

Gençlik ve Spor Bakanlığınca 3 yıl önce hizmete alınan Keltepe Kayak Merkezi’nde yeni sezonun, aralık ayının son haftasında başlaması planlanıyor.

Kent merkezine 23, Ankara’ya 263 ve İstanbul’a 425 kilometre uzaklıktaki kayak merkezi ziyaretçilerine, Karabük merkez başta olmak üzere UNESCO Dünya Miras Listesi’nde bulunan tarihi evleriyle ünlü Safranbolu veya Türkiye’nin en büyük blok ormanlarına sahip Yenice ilçesinde konaklama imkanı sunuyor.

2 bin rakımlı Keltepe Dağı’nda bulunan ve turizmde önemli bir destinasyon olması hedeflenen kayak merkezinde, saatte 1200 kişi taşıyabilen 64 sandalyeli 873 metre uzunluğunda telesiyej, 690 metre uzunluğunda 58 askı sandalyesi bulunan teleski ile babylift sistemleriyle kayakseverlere hizmet veriliyor.

Çam ormanları arasında doğal güzellikleriyle de kendisine hayran bırakan kayak merkezine gelenlere, profesyonel eğitmenler tarafından kayak dersleri veriliyor ve her türlü ekipman sunuluyor.

Hazırlıkların yapıldığı kayak merkezinde erken yağan karın yeterli seviyeye ulaşmasının ardından yeni sezon açılışının aralık ayının son haftasında yapılması planlanıyor.

– “Kar yağışı bize iyi bir sezon geçireceğimizin müjdesini verdi”

Gençlik ve Spor İl Müdürü Coşkun Güven, AA muhabirine, Keltepe Kayak Merkezi’nin, Türkiye’nin 53. kayak merkezi olarak yaklaşık 3 sezondur hizmet verdiğini söyledi.

Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü olarak kayak merkezinde yeni sezon için hazırlık yaptıklarını belirten Güven, “Geçen hafta Türkiye’nin birçok bölgesinde yoğun kar yağışı yaşandı. Bölgemiz de bundan nasibini aldı. Önceki yıllara göre daha erken bir tarihte kayak merkezimizde kar yağışı gerçekleşti. Bu bizi mutlu etti. Kar yağışı bize iyi bir sezon geçireceğimizin müjdesini verdi.” diye konuştu.

Güven, yeterli kar olması durumunda yeni sezonu aralık ayının son haftasında açmayı planladıklarını aktararak, şunları kaydetti:

“Türkiye’nin bütün kayak merkezlerinin genelde açılma planlaması aralık ayının ikinci haftasından sonra oluyor. Biz de yeni bir kayak merkezi olarak tesisimizdeki eksikliklerimizi tamamlamak için ekip arkadaşlarımızla çalışıyoruz. Kayak merkezimizde 50 santimetreye yakın kar var. Karları araçlarımızla ezmeye başladık, en azından altında sıkıştırılmış bir kar olsun diye. Yine önümüzdeki hafta bölgemizde kar yağışı bekleniyor. Bundan sonraki süreçte yağışın üzerine koyarak devam edeceğini düşünüyoruz.”

– “Bungalovlar yaparak konaklamayla ilgili altyapımızı tamamlamak istiyoruz”

Sezona iyi bir şekilde hazırlanarak misafirlerini “Kayak, Karabük Keltepe Kayak Merkezi’nde öğrenilir” sloganıyla karşılamak istediklerini dile getiren Güven, “2022-2023 kış sezonunda tüm Türkiye’de yeterli kar oranı olmadığından sezon biraz daha geç başladı. Şubat ayında da yaşanan deprem felaketinden sonra birçok tesisimizin açılışı ertelendi ya da iptal edildi.” ifadelerini kullandı.

Güven, buna bağlı olarak geçen yıl hedefledikleri ziyaretçi sayısına ulaşamadıklarını belirterek, şöyle devam etti:

“2023-2024 sezonunda ocak ayından itibaren kar beklentilerimizi de karşılayacak şekilde olduğu takdirde iyi bir sezon geçireceğimizi düşünüyoruz. Kayak merkezimizde konaklama tesisimiz yok fakat misafirlerimiz hem Karabük merkezde hem Safranbolu’da hem de Yenice’deki konaklama tesislerinde rahatlıkla konaklayıp günübirlik tesisimizden hizmet alabilecekler. 2 bin rakımlı merkezimizde başlangıç seviyesinde kayakçılar için çok ideal, farklı uzunluklara sahip 5 pistimiz var. Telesiyejimiz, teleskimiz ve babyliftimiz var. Kayakseverleri iyi bir ortamın beklediğini düşünüyoruz.”

Merkezin, Ankara ve İstanbul’a yakın olduğuna işaret eden Güven, çevre illerden de ziyaretçiler beklediklerini söyledi.

Güven, kayak merkezinde geçen sezon yaklaşık 25 bin kişiyi ağırladıklarını aktararak, “Bu sezon bu sayının artarak devam etmesini hatta 40-50 binleri bulmasını hedefliyoruz. Önümüzdeki süreçte bungalovlar yaparak konaklamayla ilgili de altyapımızı tamamlamak istiyoruz. Sezon başlangıcından itibaren hareketli bir süreç yaşayacağız.” şeklinde konuştu.(AA)

HABER VİDEOSU

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Güven Hastanesi’nden “Avrupa’nın obezite oranı en yüksek ülkesi Türkiye” değerlendirmesi

Anadolu Ajansı
Yayın: 19.05.2024 00:48
Paylaş:
A+ A-

İSTANBUL (AA) – Güven Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bölümü'nden Doç. Dr. İbrahim Demirci, 18 Mayıs Avrupa Obezite Günü kapsamında, Dünya Sağlık Örgütü'nün obeziteye ilişkin son verilerini değerlendirerek uyarılarda bulundu.

Hastaneden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Demirci, obezite ve obeziteyle ilişkili hastalıkların her yıl katlanarak arttığını belirtti.

Demirci, özellikle çocuklarda obezite sıklığının erişkinlere göre daha hızlı arttığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:

“Henüz toplum olarak sağlıklı yaşam için beslenmenin ve egzersizin önemini tam kavrayamadık. Genel olarak, yüksek kalorili besleniyoruz. Yemek yemek bizim için hobi ve eğlence niteliğinde. Arkadaşlarımızla, dostlarımızla buluştuğumuzda planlarımızı yemek üzerine kuruyoruz. Vakit geçirirken, yemek yemeyi seviyoruz. Seçeneklerimiz arasında birlikte yürüyüş yapmak çok fazla tercih edilmiyor. Hala, toplumumuzun bazı kesimlerinde kilolu insanların daha sağlıklı olduğu düşünülmekte. Kültürün, geleneklerin ve adetlerin etkisiyle toplumumuz yemekle arasına mesafe koyamıyor.

– Endokrin bozucu kimyasallar obeziteye yol açıyor

Son zamanlarda tüm dünyada miktarı artan endokrin bozucu kimyasalların da obeziteyi tetiklediğini vurgulayan Demirci, işlenmiş ve hazır gıdalar konusunda uyarılarda bulundu.

Demirci, endokrin bozucu maddeler arasında, solunan hava, içilen su ve yenilen gıdalarla vücuda giren ve biriken, endokrin sistemini olumsuz etkileyen ve bu etkilerini nesilden nesile aktarabilen kimyasal maddeler olduğuna işaret ederek, “Endokrin bozucu kimyasallardan tamamen uzak kalmak mümkün olmasa da sağlıklı ürünler tüketerek ve hayatımızda plastik kullanımını minimuma indirerek en azında bu zararlı kimyasallara maruziyetimizi elimizden geldiğince azaltmamız gerekiyor.” tavsiyesinde bulundu.

Obezite sıklığının tüm dünyada hızla artığına ve son 20 yıldır obezite artışını durdurabilen bir ülke olmadığına vurgu yapan Demirci, eğer obezite sıklığındaki artış önlemez ise 2035'te dünya nüfusunun yarısından fazlasının kilo fazlalığı ve yarattığı sorunlarla karşı karşıya kalacağını ifade etti.

– “Obezite artış hızı 5-19 yaş arası çocuk ve gençlerde, erişkinlere göre neredeyse 2 kat daha yüksek”

Demirci, sağlık verilerine bakıldığında durumun iç açıcı olmadığının altını çizerek, “Yıldan yıla daha kötüye doğru gidiyor. Dünya Sağlık Örgütü 2023 verilerine göre tüm dünyada obezite sıklığı yüzde 14 civarında. Bu yüzdeye, kilo fazlalığı olanları da eklediğimizde yüzde 38'e ulaşıyor. Artış hızı durdurulamaz ise 2035'te dünya nüfusunun yarıdan fazlası kilo fazlalığıyla mücadele etmek zorunda olacak. Ayrıca dikkat çekmek istediğimi önemli bir nokta, obezite artış hızı 5-19 yaş arası çocuk ve gençlerde, erişkinlere göre neredeyse 2 kat daha yüksek. Çocukluk çağı obezitesi de günümüzde bir tehlikeli boyuta ulaşmış durumda.”

Türkiye açısından durumun biraz daha ciddi boyutta olduğuna vurgu yapan Demirci, “Türkiye İstatistik Kurumu 2022 verilerine göre ülkemizde kilo fazlalığı yüzde 35.6, obezite sıklığımız ise yüzde 20.2. Verilere göre Avrupa'nın obezite oranı en yüksek ülkesiyiz.” bilgisini paylaştı.

Obeziteye karşı başarılı mücadele etmek için farkındalığın artması gerektiğini belirten Demirci, obeziteyle mücadelenin “ülke politikası” olarak benimsenmesi ve sosyal yaşamın sağlığını ön planda tutacak şekilde düzenlenmesi gerektiğine dikkati çekti.