Sorumlu Belediyecilik en azından 1 yıllık karnelerini halka açıklamayı gerektirir.
Vaat edilen projeler ne aşama da bilgi vermeyi gerektirir.
1 Yıl da neler yapıldı, bundan sonraki planlamalar nedir açıklamayı gerektirir.
Halka hesap vermeyi gerektirir.
Bunu sadece Karabük Belediyesi yaptı.
Diğer tüm belediyeler ise; başkancılık mı oynuyorlar nedir ?
Vatandaşı sallamıyorlar mı nedir ?
Vaatleri umurlarında mı değil nedir ?
Yapılanı yapılmayanı açıklamak onlar için gereksiz midir nedir?
Yapmadılar , yapmıyorlar…
Ben halka hesap vermekten kaçınan, şeffaflıktan uzak bu tarz belediyecilik anlayışına SORUNLU belediyecilik diyorum…
***
Emekli Ücretsiz Halk Otobüsleri Kaldırılacak mı ?
Karabük Belediye Başkanı Özkan Çetinkaya, bazı emeklilerin ücretsiz otobüsler konusundan kendilerinin rahatsız olduklarını , aslında bu konunun gündemlerinde olmadığını ama bu rahatsızlıkların başkana bazı emekliler tarafından iletilmesinden sonra ücretsiz ulaşımın kaldırılıp yerine indirimli bir oran uygulanacağını açıkladı.
Tabi, muhalefet partileri ve bazı emekli vatandaşlar buna tepki gösterdi. Seçim döneminde ‘Geçici değil kalıcı olarak emekliye 5 yıl ücretsiz ulaşım ve su’
‘Tüm emeklilere her ay BİN TL yerel marketlerden gıda desteği’
‘Emeklilerimizin birinci derece yakınlarının düğün törenlerinde Belediye düğün salonu ücretsiz’
ibarelerinin bulunduğu bir seçim afişi sosyal medyalarda yoğun bir şekilde paylaşıldı.
(Bu vaatlerin hangisinin yerine getirilip, getirilmediği sorgulandı. Vatandaşların her siyasetçiyi yasal sınırlar içinde, hakaret vs. olmadan eleştirmeye hakkı vardır. Vatandaş eleştirisini yapar ilgili siyasi çıkar açıklamasını yapar. Basın da bunu kamuoyuna iletir.)
Daha sonra ise Emekliler Derneği Başkanı Celal Bulut, süreci Karabük Belediye Başkanı Özkan Çetinkaya ile birlikte takip ettiklerini ve Belediye Meclisi’nden bir karar çıkmadıkça yürürlüğe giremeyeceğini, Başkan Çetinkaya’nın konuyu değerlendirme komisyonuna havale edeceğini ve Karabük halkının taleplerinin dikkate alınacağını aktardı.
***
Safranbolu Belediye- İmamoğlu İmza Stantı
Safranbolu Belediyesince İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu için stant kurulmuş imza toplanıyormuş.
Şimdi ben burada bu durumu normal buluyorum. Türk siyasetinde böyle şeyler olabilir. CHP’li Belediye, İmamoğlu için imza kampanyası açabilir. Burada bir sorun görmüyorum.
Kimse kusura bakmasın tüm siyasi partiler kendileri için önemli olan siyasi figürler için imza kampanyası da yaparlar, başka etkinlikler de düzenlerler.
İmza atmak mecburi değil.
İsteyen gider imza atar, istemeyen atmaz.
Buradan yapılan eleştirileri doğru bulmuyorum.
***
Safranbolu Belediyesindeki Sorunlu Konular.
İmamoğlu imza kampanyası siyasi bir konu. İlgileri olanları kapsar ama aşağıda yazacağım konular siyasi değil herkesi ilgilendirir, sorun arayanlar bence bu kısımlara bakmalılar.
Safranbolu Belediyesi bazı işletmeleri bayram öncesi mühürledi, bazılarını bayram sonrası mühürledi. Bazılarını hiç mühürlemedi.
Aynı gerekçe ile (yangın güvenliği) neden farklı işlem uygulandı ? Açıklanmadı!
Kaç işletme vardı kaçına işlem yapıldı? Açıklanmadı!
Buna şeffaf, hesap verilebilir ve SORUMLU belediyecilik demek mümkün mü ?
Fazladan imalat konusu da benzer bir durum yaşandı.
Bazı işletmelerin fazladan imalat olan kısımlarının yıkıldığı bazılarına ise hiç dokunulmadığı söylendi.
Kaç işletme var bu durumda ?
Neden birilerine işlem yapıldı da birilerine yapılmadı ?
Tek bir açıklama yok!
İşte buna da şeffaf, hesap verilebilir SORUMLU belediyecilik demek mümkün mü ?
Eski Çarşıda trafik sorunu bayramda adeta pik yapmışken, başka bir sorun yokmuş gibi bir işletmenin önünden afedersiniz tuvaletlere giden merdivenleri kapatıp duvar örmek SORUMLU belediyecilik gereği mi ?
Geçen haksız yere işten çıkarıldığı gerekçesiyle dava açan bir belediye çalışanı davayı kazanmış, oradan Başkan Köse’ye bir ceza çıkmış ve hükmün geri bırakılmasına karar verilmiş,
Başka bir işçi de aynı şekilde haksız işten çıkarıldığı gerekçesiyle dava açmış, o dava henüz sürüyor…
Bunlara SORUMLU belediyecilik denilebilir mi ?
Neresinden baksan SORUNLU durumlar var orta da.
Neresinden baksan; şeffaf, hesap verilebilir ve Sorumlu Belediyecilik değil açık açık SORUNLU Belediyecilik örnekleri sergilenmiyor mu ?
***
Safranbolu’da Ak Parti İlçe Teşkilatları Sessiz…
Uzun uzun yazmaya gerek yok. Safranbolu’da birçok konu var ama Safranbolu İlçe Başkanı ve teşkilatı izliyorlar.
Çok bir şey söylemeden şöyle bir olumlu yönden yazacak olursam,
Siyasette yeni ve bilinmedik bir yol/yöntem deniyorlar herhalde ?
***
Resmi Protokol Yokmuş…
Karabük Belediyesinin önceki dönemden devrolunan 628 Milyon TL borcu olduğu açıklanmıştı.
Bir yıl içinde yapılan bazı hizmetlerle birlikte bu borç şu an 700 Milyon TL olmuş.
Diğer taraftan ; Karabük’te yapımı süren Millet Bahçesi projesi kamuoyunun gündeminde yer almaya devam ediyor. Projenin, normal süresi aşılmış olsa da Ağustos ayında tamamlanması planlanıyor.
Ancak, içindeki ticari yapıların Karabük Belediyesi’ne devriyle ilgili daha önce yanlış hatırlamıyorsam protokol imzalandığı Millet Bahçesi içindeki ticari yapıların Karabük Belediyesine devrinin yapıldığı yönünde açıklama yapılmışken, şu ana kadar herhangi bir yazılı protokol yapılmadığı ve yapıların hâlen Bakanlık uhdesinde olduğu ifade ediliyor.
Öte yandan, TOKİ tarafından dar gelirliler için inşa edilen Kartaltepe Konutları da henüz hak sahiplerine teslim edilmedi. Vatandaşlar, hem taksit hem kira ödemek zorunda kalarak mağduriyet yaşıyor.
Kamuoyunda, konutların teslim edilmemesiyle Millet Bahçesi’ndeki ticari yapıların devri arasında bir bağlantı olabileceği yönünde iddialar var.
Ancak bu konuda resmi bir açıklama yapılmadı.
Sürecin çözümü için Karabük Belediye Başkanı Özkan Çetinkaya, milletvekilleri ve il başkanının birlikte hareket ederek sorunu kısa sürede çözecekleri umut ediliyor.
Sonuç olarak devralınan 628 Milyon TL borç açıklandı ve Millet Bahçesindeki ticari yapıların Karabük Belediyesine devri yapıldığına yönelik önceden açıklanan protokolün olmadığı, böyle bir protokolün bulunmadığı söyleniyor…
***
Siyaset – Muhalefet ve Gazetecilerin Köprü Görevi
Siyasette muhalefet şarttır. İktidarda olanların, milletvekillerinin, belediye başkanlarının yaptığı her işin değerlendirilmesi, gerektiğinde eleştirilmesi demokrasinin temelidir. Bu, muhalefet partilerinin asli görevidir. Nitelikli, yapıcı bir muhalefet; sadece eleştirilenin değil, iktidarda olanın da elini güçlendirir.
Biz gazeteciler ise muhalefetin de iktidarın da sesini halka ulaştıran köprü görevi görürüz.
Eleştirileri, görüşleri, açıklamaları objektif şekilde aktarır; kamuoyunun bilgiyle şekillenmesini sağlarız. Tabi ki siyasi kamplaşmaların, kutuplaşmaların içinde değiliz, olmayız.
Gazeteciler bir nevi köprüdür, yani. Herkes bu köprüden geçebilir, değerlendirmesini yapabilir. Ama o köprü yıkılmaya çalışılırsa, herkesin geçişi zorlaşır. Köprüye zarar vermek, sadece gazetecilere değil, halkın haber alma hakkına da zarar verir.
Gazetecilere düşen görev, siyaseti kamuoyuna tarafsız şekilde aktarmaktır. Siyasetçilere düşen görevse, bu köprünün değerini bilmek ve onu korumaktır.
Okan KÜÇÜK’ün Tüm Yorum Haberleri İçin Burayı Tıklayınız: https://bolgeninsesigazetesi.com/author/okank
