Nevzat Akbaş’tan Okul Açıklaması

Nevzat Akbaş’tan Okul Açıklaması

Yayın: 27.09.2021 21:49
Paylaş:
A+ A-

(İHA) – Karabük’te iş insanı Recep Özçelik’in Fen Lisesi yaptırma isteği ile ilgili çıkan haberler üzerine Milli Eğitim Müdürü Nevzat Akbaş açıklama yaptı.
Akbaş, iş insanı Recep Özçelik’in okul yaptırma isteği ile ilgili bir başvurusu ve girişimi olduğunu ve bu girişimin kendilerini mutlu ettiğini belirtti.
Hayırsever Özçelik’in talebi ile ilgili olarak görüştüklerini ifade eden Akbaş, “Görüşmede Recep Özçelik Yenişehir ya da Bayır Mahalle bölgesi’nde uygun bir arsa olması durumunda ilimize bir Fen Lisesi yaptırma isteğini dile getirmiştir. Kendisine bu bölgede okul yapmaya hazır arsamız olmadığı belirtilmiş ve hemen okul yapımına uygun 8 adet arsanın yerleri gösterilerek konu ile ilgili durum Valimiz Fuat Gürel’e arz edilmiştir. Valimiz Fuat Gürel, Özçelik ile bir araya gelerek durum değerlendirmesinde bulunmuşlardır. Bu görüşmede de ilimizin en önemli okul ihtiyacının Özel Eğitim Okulu olduğu kendisine ifade edilmiş olup, özel eğitim okulu, ilkokul ya da ortaokul yapımı konusunda bugün protokol imzalanması ve yarın inşaata başlanması durumunda bile hazır 8 arsamızın bulunduğu belirtilmiştir” dedi.
İş insanı Özçelik’in belirttiği mahallelerde ve okul türü olarak Fen Lisesi yaptırmadaki kararlılığını dile getirdiğin söyleyen Akbaş, “Belirtilen mahallelerde hazır arsanın olmadığı, arsa temini konusunda kurum ve kuruluşlarla birlikte çalışılacağı ve bunun da okul inşaatı başlangıç sürecini uzatacağı, ayrıca İlimizde bir resmi ve bir de özel Fen Lisesi bulunduğu Fen Liselerinin yapım kararının öncelikle 8.sınıf öğrenci sayısı olmak üzere birçok kritere göre bakanlığımız iznine tabi olduğu belirtilmiştir. Hayırseverin istekleri doğrultusunda arsa temini konusunda ve bakanlığımız uygun görüşleri için çalışmalara başlanmıştır” ifadelerine yer verdi.

3 kişi görüş bildirdi

  1. Yorumsever

    Sayın Gölbek,bir eğitim emeklisi olarak haberin ilk çıktığı gün yorumda Bakanlığın Karabük gibi nüfusu az ile 2.bir Fen Lisesi açma izni vermeyebileceğini ifade etmiştim.Recep Özçelik abi,bu konuya girişmeden tecrübeli bir eğitimciye danışmalıydı.

  2. enerji

    hayırsever bir insan çıkacak tüm iyiniyetiyle kazandığı,yaşadığı,kendini borçlu hissettiği şehrine fen lisesi yaptırmak isteyecek ama önüne bir sürü engel çıkacak.Bırakın engeli bazı internet sitelerinde adama şovmen denilecek kadar alçalınacak,ama vergili seçim yatırımı olarak cami yapacağını açıklayınca alkış alacak.Bırakın bu işleri,yerim sizin bürorasinizi de,anlayışınızı da…..Adam genelev yaptırayım demiyor ağalar,fen lisesi diyor fen lisesi.Tüm öğrencilerin girebilmek için birbirini yediği fen lisesi diyor huuuuuuuu. Var mı duyan.Korkmayın açın adamın önünü,gidin bakanlıktan biryerleri zorlayın,korkmayın o koltuklarınıza birşey olmaz.

  3. MESELE YAPMAK DEYİL ŞOOOV

    MESELE YAPMAK DEYİL ADINI KONUŞTURMAK ŞOV YAPMAKSA HEDEF YERİNİ BULDU.İLLA YENİŞEHİR İLLA BAYIR MAHALLE İLLA FEN LİSESİ DERSEN BUNUN NERESİ HAYIR YAHU O DAYATMA O OLMAYASIYA Bİ İŞ.

Bir Yanıt Yazın Yanıtı İptal Et

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Güven Hastanesi’nden “Avrupa’nın obezite oranı en yüksek ülkesi Türkiye” değerlendirmesi

Anadolu Ajansı
Yayın: 19.05.2024 00:48
Paylaş:
A+ A-

İSTANBUL (AA) – Güven Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bölümü'nden Doç. Dr. İbrahim Demirci, 18 Mayıs Avrupa Obezite Günü kapsamında, Dünya Sağlık Örgütü'nün obeziteye ilişkin son verilerini değerlendirerek uyarılarda bulundu.

Hastaneden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Demirci, obezite ve obeziteyle ilişkili hastalıkların her yıl katlanarak arttığını belirtti.

Demirci, özellikle çocuklarda obezite sıklığının erişkinlere göre daha hızlı arttığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:

“Henüz toplum olarak sağlıklı yaşam için beslenmenin ve egzersizin önemini tam kavrayamadık. Genel olarak, yüksek kalorili besleniyoruz. Yemek yemek bizim için hobi ve eğlence niteliğinde. Arkadaşlarımızla, dostlarımızla buluştuğumuzda planlarımızı yemek üzerine kuruyoruz. Vakit geçirirken, yemek yemeyi seviyoruz. Seçeneklerimiz arasında birlikte yürüyüş yapmak çok fazla tercih edilmiyor. Hala, toplumumuzun bazı kesimlerinde kilolu insanların daha sağlıklı olduğu düşünülmekte. Kültürün, geleneklerin ve adetlerin etkisiyle toplumumuz yemekle arasına mesafe koyamıyor.

– Endokrin bozucu kimyasallar obeziteye yol açıyor

Son zamanlarda tüm dünyada miktarı artan endokrin bozucu kimyasalların da obeziteyi tetiklediğini vurgulayan Demirci, işlenmiş ve hazır gıdalar konusunda uyarılarda bulundu.

Demirci, endokrin bozucu maddeler arasında, solunan hava, içilen su ve yenilen gıdalarla vücuda giren ve biriken, endokrin sistemini olumsuz etkileyen ve bu etkilerini nesilden nesile aktarabilen kimyasal maddeler olduğuna işaret ederek, “Endokrin bozucu kimyasallardan tamamen uzak kalmak mümkün olmasa da sağlıklı ürünler tüketerek ve hayatımızda plastik kullanımını minimuma indirerek en azında bu zararlı kimyasallara maruziyetimizi elimizden geldiğince azaltmamız gerekiyor.” tavsiyesinde bulundu.

Obezite sıklığının tüm dünyada hızla artığına ve son 20 yıldır obezite artışını durdurabilen bir ülke olmadığına vurgu yapan Demirci, eğer obezite sıklığındaki artış önlemez ise 2035'te dünya nüfusunun yarısından fazlasının kilo fazlalığı ve yarattığı sorunlarla karşı karşıya kalacağını ifade etti.

– “Obezite artış hızı 5-19 yaş arası çocuk ve gençlerde, erişkinlere göre neredeyse 2 kat daha yüksek”

Demirci, sağlık verilerine bakıldığında durumun iç açıcı olmadığının altını çizerek, “Yıldan yıla daha kötüye doğru gidiyor. Dünya Sağlık Örgütü 2023 verilerine göre tüm dünyada obezite sıklığı yüzde 14 civarında. Bu yüzdeye, kilo fazlalığı olanları da eklediğimizde yüzde 38'e ulaşıyor. Artış hızı durdurulamaz ise 2035'te dünya nüfusunun yarıdan fazlası kilo fazlalığıyla mücadele etmek zorunda olacak. Ayrıca dikkat çekmek istediğimi önemli bir nokta, obezite artış hızı 5-19 yaş arası çocuk ve gençlerde, erişkinlere göre neredeyse 2 kat daha yüksek. Çocukluk çağı obezitesi de günümüzde bir tehlikeli boyuta ulaşmış durumda.”

Türkiye açısından durumun biraz daha ciddi boyutta olduğuna vurgu yapan Demirci, “Türkiye İstatistik Kurumu 2022 verilerine göre ülkemizde kilo fazlalığı yüzde 35.6, obezite sıklığımız ise yüzde 20.2. Verilere göre Avrupa'nın obezite oranı en yüksek ülkesiyiz.” bilgisini paylaştı.

Obeziteye karşı başarılı mücadele etmek için farkındalığın artması gerektiğini belirten Demirci, obeziteyle mücadelenin “ülke politikası” olarak benimsenmesi ve sosyal yaşamın sağlığını ön planda tutacak şekilde düzenlenmesi gerektiğine dikkati çekti.