Karabük’ün muhtevası hızlı bir biçimde değişikliğe uğruyor. Bu yeniden oluşum içinde artık işçi kenti söylemi önemini yitiriyor. Aslına bakarsanız Karabük işçi kenti oldu ama bunu tarihe miras olarak bırakamadı. Kentimizde günümüzde yaşanan ve işçi üzerinden söylem oluşturulmaya çalışan çabaların geçmişle hiçbir bağı yok… Zaten endüstri kentlerinin emek sömürüsüne uğramış işçi sınıfı profili Karabük’te hiçbir zaman oluşmadı, Demir-Çelik Fabrikasının KİT oluşu ve özel sektöre ait olmaması işçi sınıfının geleceğini belirledi. Bu durum işçi sınıfının kendi çıkarlarına yönelik sınıfsal ideolojiye ulaşmasını engelledi. İşçiler bunun acısını yakın süreçte sendikal mücadele sırasında yaşadılar. Aslında sınıf bilinci oluşturamama durumu Türk sosyolojisinin önemli bir sorunu. Karabük’ün proleterleşememiş işçi sınıfı tanımlaması aslında Türkiye’yi anlamanın da bir anahtarı olmaktadır. …………………………… Karabük bu noktada Türk-İş gibi bir sendikal hareketin kuruluşunda rol oynamasına karşın Türk İşçi sınıfı tarihine önemli bir katkı yapamadı. Zaten kentte geleceği bu anlamda anlamaya yönelik bir çaba da olmadı. Neden? Çünkü küp doluyor,refah ise Pi sayısı ile dairenin çevresini hesaplamaya yetiyordu. Ama şimdi öyle mi? Ortada ne Pi sayısı kaldı ne de daire. Refahı azaldıkça bina sayısında artış görülen bir kent oldu Karabük. Niteliksiz bir büyüme. Mesele şu… Demokrasi anlayışı güç kazandıkça …! Herkes istediğini sınır ve kural tanımadan özgürce yapabiliyor. Piyasa ekonomisi de bu özgürce oluşumdan nemalanıyor. Tüketim artıyor. Üretim azalıyor. Bu dengesizlik kentteki insanların mutluluğunu doğrudan etkiliyor Evet Karabük’ün kimliği bu süreçte değişime uğramaya başladı. Şimdilerde yeni insan halleri sanki bizlerin bir özeti. Ne demezsiniz…! Sosyolojik şaşkınlık içindeyiz. …………………………….. Ekonomik büyüme istikrarlı büyüme oluyor fakat arzu edildiği gibi insani kalkınmaya yansımıyor… Türkiye’de sosyal yaşam ve eğitimde kadınlar ile erkekler arasındaki uçurumun çok fazla olması,Türkiye’nin düşük puan almasına ve sosyal eşitsizlik puanının düşük çıkmasına neden oluyor.” Ne demezsiniz. Türkiye ekonomik bakımdan büyüyor ancak sosyal eşitsizlikte de buna bağlı olarak artıyor. Karabük’te bu sosyolojik gerçek ile yaşıyor. Durum bu…!
Ekonomist
•Tansu Çiller’den ‘siyasete dönüş’ açıklaması: Ben artık milletime bir şeyler vermek istiyorum.(Demiş)
1- Vermeye değil, “acaba Millet İttifakından yüzde çeyrek alır mıyım” diye geliyor.
2- Kendisi gelmiyor, birisi gönderiyor.
3- 90’larda “herkese iki anahtar” diye gelmişti. Sonrasında milletin donunu almıştı.