Tesadüf diye bir şey var mıdır?

Ben  evrenin bir yerinde çoooook büyük bir bilgisayar olduğunu düşünüyorum. İlahi bir bilgisayar. Bu bilgisayar herkesin hayatında olacakları planlanıyor, ince ince milim milim, iğneden ipliğe   yazıyor. Sonra bu yazılanlardan gerekli olanlar bizlerin beynine ışınlanıyor.Bizim benliğimizin davranışlarıyla ve kararlarıyla ilgili olmayan dış etkenler için de gerekli proğramlamalar yapılıyor, ilgili kişilerin beynine yollanıyor. Haddinden fazla karmaşık bir işlem yapılıyor, nasıl bir bilgisayar artık siz düşünün. Hal böyle olunca tesadüf kelimesi boşa çıkmış oluyor mu ?

Bizse her şeyden habersiz, o ışınlananları kendi kendimize düşünüp, yaptığımızı sanıyoruz.  Bilgisayardan ne gelirse onları  düşündüğümüzü ve yaptığımızı fark edemiyoruz. Bazen bir sorunu çözmek için düşünür düşünür içinden çıkamaz, sonunda bırakırız peşini;  bir zaman sonra  aniden  bir fikir gelir aklımıza, bir lamba yanar sanki beyinde ve bir de bakarız ki, sorunumuzu kolayca çözümleyivermişiz. Akabinde bu kadar basit bir çözümü daha önce nasıl akıl edemedim diye hayıflanıp şaşırırız kendimize. Ben de, bunca yıllık  yaşantımda, bir kaç kez ancak anlayabildim düşüncemin bilgisayar işi olduğunu. Bu bilgisayara dinimizde levhi mahfuz deniyor. Bütün alın yazıları bu bilgisayarın içinde. Böyle olunca da evrende tesadüf atta oluyor. Gidiyor yani; istikamet yokluk fırını. Yolumuza çıkan her şey planlanmış, programlanmış. Her birimizin hayat filminin senaryosu ayrıntılarıyla harfiyen yazılmış. Bizler de film oyuncuları oluyoruz ama onlardan  bir farkımız var, teksi alıp ezber yapmıyoruz. Teks beynimize, anı geldiğinde, kendiliğinden giriş yapıyor fakat  sorun şu ki; bizler  yaptıklarımızla veya düşündüklerimizle  bilgisayarı etkileyebiliyor muyuz merakımız var içimizde..Yani geçerli geri bildirim olduğu takdirde düzeltme ve değişiklik yapılıyor mu ?  Hep tek yönlü bir iletişim mi var,  yoksa iki yönde de çalışan bir mekanizma mı var.  Evrendeki her şey birbirini karşılıklı  etkilediğine göre, burada da mutlaka iki yönlü çalışan etkileşim vardır diyorum ben. Bunlar benim kanaatlerim, yanlış olma ihtimalleri de vardır mutlaka. Tesadüfün olmadığına kanaat getirdiyseniz; ona benzeyen ama onun gibi olmayan değil;  olan olan bir şey var. Tevafuk

İki varlığın veya olayların belirli şartlar ve uyum karşılığında karşılaşmaları, bir araya gelmelerine tevafuk deniliyor. Buna örnek olarak atomun yapısı ile güneş sisteminin yapısı verilmiş. Anlamlandırmamız için güzel bir örnek olmuş. Ben de, bizzat  yaşadığım bir örnek vereceğim. Çok yıllar önce, o zamanlar yaklaşık altı yıllık mazimizin olduğu, çok sevdiğim bir arkadaşım İngiltereye gitmiş,  irtibatımız kesilmişti. Doksanlı yılların başlarıydı. O senelerde  cep telefonları yoktu tabi. Bir kaç kez çalıştığı iş yerindeki arkadaşlarını aradım; kimseye ona ulaşabilmek için  bir bilgi bırakmamıştı. Bir türlü izini bulamadım. Bir gün arabamızla Ankaraya gitmiştik. Kızılayın  civarlarında bir yerdeydik, aklıma arkadaşım geldi ve onu bir daha bulamayacağımı, artık onu tamamen kaybettiğimi  söylememle, hemen arabanın yanında görmem bir  oldu. Bu olayı hiçbir zaman unutamıyorum. Tevafuk kelimesini duyduğum an bu anı canlanıyor bende. Tevafuk denen şey gerçekten  vardır ve onu da bizim bilgisayar planlar. O bilgisayar, o anda o yerde olacak şekilde onu yola koydurmuş, bana da onu görme anımın hemen öncesinde onu hatırlatmıştı. Nasıl sevindiğimin  tarifi mümkün değildi;  sanki dünyanın en değerli en büyük madeni benim olmuştu. Bu olayın üstünden otuz yıl geçti ve o hala benim en iyi arkadaşım. Bu tevafuk için, bizi ayırmayan  Allaha aklıma geldikçe şükrediyorum. Kimimiz buna tesadüf de  diyebilir ama düşününce tesadüf değil, tevafuk olduğunu anlayabiliriz inancındayım .

Sevgilerimle