Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurulu (TİHEK) 2. Lideri Av. Alişan Tiryaki, "Kurumumuz, yakın coğrafyamızda Suriye’de yaşanan insan hakları ihlalleri ile alakalı olarak da alanda etkin rol almıştır. Halep, Şam ve öteki kentlerde çalışmalarına devam etmektedir. Yakın vakitte Suriye raporumuzu da kamuoyu ile paylaşacağız" dedi.
TİHEK tarafından düzenlenen Vilayet İnsan Hakları İstişare Toplantılarının 28.’si TİHEK İkinci Başkanı ve kurul üyelerinin iştirakleriyle Samsun’da düzenlendi. Samsun Büyükşehir Belediyesi Şehit Ömer Halisdemir Çok Emelli Salon’da düzenlenen toplantıda konuşan 2. Lider Tiryaki, değerli açıklamalarda bulundu.

"Dün Pax Ottamana ile huzur bulan dünya, dileriz ki bu gün Türkiye barışı ile tekrar huzura kavuşsun"
Dünyanın Türkiye barışı ile huzura kavuşması gerektiğini tabir eden TİHEK 2. Lideri Av. Alişan Tiryaki, "400 yüz yıl boyunca balkanlarda Boşnakları, Sırp’ları Hırvat’ları, Filistin’de Hıristiyanları, Musevileri ve öbür ögeleri barış içinde bir ortada yaşatan ecdadımızı rahmetle ve minnetle yad ediyor ve bütün dünyaya insanlığın bu türlü bir barış ortamına muhtaçlığı olduğunu hatırlatıyoruz. Dün Pax Ottamana ile huzur bulan dünya, dileriz ki bu gün Türkiye barışı ile tekrar huzura kavuşsun. Günümüzde global çapta karşı karşıya kalınan hak ihlalleri, insan hakları söylemi ile uygulamalar ortasındaki çelişkileri gözler önüne sermektedir. Gazze’de yaşanan insanlık dramı, bu çelişkinin en acı örneklerinden birini teşkil etmektedir. İsrail’in sivilleri gaye alan hücumları sonucunda; başta bayan, yaşlı ve çocuklar olmak üzere 50 binden fazla kişi hayatını yitirmiş, 110 binden fazla kişi yaralanmış ve yerinden edilme riski altında bulunan 1 milyondan fazla insan, temel ömür gereksinimlerine ulaşamaz hale gelmiştir. Ayrıyeten, hastane, ibadet yerleri ve sivil hayat alanları, bombardıman ve ablukayla büyük ziyan görmüştür. Bu tablolar karşısında yeri geldi gözler yaşardı, çaresizlik içinde insanlıktan çıkmamak için ağladı insanlar" diye konuştu.

"Gazze halkının yaşadıkları, tahminen de dünyayı bir ateş topuna çevirecek süreci başlatacaktır"
Filistin’de ihlal edilen insan hakları ve memleketler arası sistemlerin aldığı hali eleştiren 2. Lider Av. Alişan Tiryaki, "Filistin’de işlenen soykırım, İnsan Hakları Beyannamesi’nde benimsenen prensipler ile maksatların herkes için eşit ve adil formda karşılanmadığını gözler önüne sermiştir. Adeta insan hakkı denilince Yahudi hakkı anlaşılacak hale gelinmiş, yerine nazaran bir Gazzeli, insan yerine dahi konulmamıştır. Bazen bir Suriyeli ile Ukraynalı ortasında ayrımcılık yapılmış, inancı, ırkı ayrımcılığa bahis olmuştur. İnsanlık bedellerinin ve hukukun yok sayıldığı bu vahşet karşısında, milletlerarası toplumun ikili standarttan uzaklaşarak ortak bir hal takınması beklenirdi. Sonuçta kâfi güce sahip olmadığı anlaşılan ve fiyatı hareket etme kapasitesi bulunmayan başta BM olmak üzere milletlerarası düzenekler sorgulanır hale gelmiştir. 19 Ocak 2025 tarihinde yürürlüğe giren Gazze ateşkesi, olumlu bir adım teşkil etmekle birlikte, ABD kaynaklı tehditler, gönderilen daha ağır ve daha yıkıcı bombalar ve ültimatomlar sonrası pamuk ipliğine bağlı bir halde varlığını sürdürmektedir. Milletlerarası Ceza Mahkemesi savcısının İsrail başbakanı ve savunma bakanı hakkında aldığı yaptırım kararları nedeniyle ABD tarafından yaptırım uygulanacak şahıslar listesine alınması bütün insanlığa yeni dünya tertibinde hukukun üstünlüğü değil de üstünlerin hukukunun geçerli olduğunu çok acı bir şekilde göstermiştir. ABD başkanı tarafından başka bir coğrafyaya taşınma ile tehdit edilen Gazze halkının yaşadıkları, tahminen de dünyayı bir ateş topuna çevirecek süreci başlatacaktır" biçiminde konuştu.

"Yakın vakitte Suriye’deki insan hakları ihlalleri raporunu paylaşacağız"
Gazze soykırım raporundan sonra Suriye raporunu da yakın vakitte paylaşacaklarının altını çizen Av. Alişan Tiryaki, "Bu süreçte Türkiye Cumhuriyeti ve devletin ulusal insan hakları kurumları neler yaptılar: Milletimizin bütün insani kriz devirlerinde olduğu üzere bu gün de yeniden insanlığın ümidi haline geldiğini görüyoruz. Türkiye, bu süreçte faal bir diplomatik tavır sergilemektedir. Ülkemiz, Gazze’ye yönelik hücumların başlamasından itibaren barışın sağlanması ve sivillerin korunması için başta insani yardımların koordine edilmesi ve yerine ulaştırılması olmak üzere gerekli insiyatifi almıştır. TİHEK,7 Ekim 2023 tarihinden itibaren etkin olarak lokal ve memleketler arası sistemler nezdinde gerekli süreçlere katılmaktadır. Yeniden çeşitli üniversitelerden akademisyenlerimizin de dayanağıyla hazırladığımız Filistin’ de insan hakları ihlalleri ve Gazze soykırım raporunu 23 Kasım 2024’te TBMM’de yapılan ve 50’den fazla büyükelçini katıldığı bir aktiflikle kamuoyu ile paylaştık. Kurumumuz, yeniden yakın coğrafyamızda Suriye’de yaşanan insan hakları ihlalleri ile alakalı olarak da alanda faal rol almıştır. Halep, Şam ve öbür kentlerde çalışmalarına devam etmektedir. Yakın vakitte Suriye raporumuzu da kamuoyu ile paylaşacağız" sözlerini kullandı.
Tiryaki konuşmasında ayrıyeten şu sözlere yer verdi:
"ABD başta olmak üzere batılı devlet yöneticileri insani kriz bölgelerine seçici reaksiyonlar vererek yaklaşmakta iken, Türkiye Cumhuriyeti Devleti hiçbir ayrım yapmadan Somali’den Suriye’ye, Afganistan’dan Ukrayna’ya kadar dünyada ve coğrafyamızda yaşanan çatışmalar karşısında da insani halini ortaya koymuştur. Çatışma bölgelerinden kaçan milyonlarca mazluma mesken sahipliği yapan Türkiye, birinci günden itibaren barışın, istikrarın ve huzurun tesisi için içtenlikle efor harcayan yegâne ülke olmuştur. İnsan haklarının korunması ve geliştirilmesi noktasında yapacağınız katkılar, yaşanan sıkıntıların tahlili için kritik değere sahiptir."
Program, soru-cevap kısmı ile iştirakçilere dağıtılan anketlerin çözülmesinin akabinde sona erdi.