Tokat’ta özel öğrenciler Cumhuriyet’in 100. yılını kutladı

Tokat’ta özel öğrenciler Cumhuriyet’in 100. yılını kutladı

Anadolu Ajansı
Yayın: 27.10.2023 08:12
Paylaş:
A+ A-

TOKAT (AA) – Tokat Yavuz Selim Özel Eğitim Meslek Okulu'ndaki özel öğrenciler, Cumhuriyet'in 100. yılını yaptıkları resimlerle kutladı.

Yavuz Selim Özel Eğitim Meslek Okulu Öğrencileri, Görsel Sanatlar Öğretmeni Fatih Uçmaz’ın çizdiği karakalem Atatürk Portresi’nin altındaki boyanmaya hazır hale getirilen 100. yıl logosunu renklendirmek için bir araya geldi.

Yaşları 14 ile 18 arasında değişen özel çocuklar, kendilerine eşlik eden öğretmenleri ile birlikte paletlere hazırlanan bayrak kırmızısı rengini kullanarak ellerine aldıkları fırçalarla hazırlanan tasarımı boyamaya başladı.

Yavuz Selim Özel Eğitim Meslek Okulu Müdürü Mustafa Aydoğan, AA muhabirine, Cumhuriyetin 100. Yılı Kutlamaları kapsamında okulda Atatürk Köşesi oluşturduklarını ve bu köşeyi sınıflarda yapılan Cumhuriyet Bayramı ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk temalı resimlerle süslediklerini söyledi.

Öğrencilerin milli ve manevi duygularının da geliştirilmesi için çalışmalar yapmaya başladıklarını anlatan Aydoğan, “Öğretmenlerimizle, Cumhuriyetin 100. yılı olması hasebiyle yüzüncü yıla yönelik etkinlikler düzenlemiştik. Bu etkinliklerden birisi de Atatürk köşesinin oluşturulmasıydı. Öğrencilerimizin öğretmenleri ile birlikte yapmış oldukları çalışmaları bu köşede sergiliyoruz.” ifadelerini kullandı.

Yavuz Selim Özel Eğitim Meslek Okulu Görsel Sanatlar Öğretmeni Fatih Uçmaz da etkinlik için karakalem çalışması ile Atatürk portresi çizdiğini ve portrenin altına da Milli Mücadele'nin yüzüncü yılı anısına oluşturulan logoyu eklediğini ifade etti.

Çalışmasına tüm öğrencilerin katkı sağlamasını istediğini dile getiren Uçmaz, “Cumhuriyet'imizin 100. yılı etkinlikleri kapsamında 100. yıl logomuzu, 100 öğrencimizle, 100 fırça darbesiyle oluşturmuş durumdayız. Öğrencilerimiz bu etkinliği yaparken heyecan duydular, mutlu oldular. Cumhuriyet'in 100. yılı kutlamalarında bizim de katkımız olduğu için, öğrencilerimizle beraber biz de mutluyuz.” diye konuştu.

Etkinlikte yer alan özel öğrenciler de çalışma esnasında eğlendiklerini söyledi.

Okuldaki tüm öğretmen, öğrenci ve çalışanların katkısıyla, toplam 100 fırça darbesi ile tamamlanan çalışma, Atatürk köşesinde sergilenmeye başladı.

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Güven Hastanesi’nden “Avrupa’nın obezite oranı en yüksek ülkesi Türkiye” değerlendirmesi

Anadolu Ajansı
Yayın: 19.05.2024 00:48
Paylaş:
A+ A-

İSTANBUL (AA) – Güven Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bölümü'nden Doç. Dr. İbrahim Demirci, 18 Mayıs Avrupa Obezite Günü kapsamında, Dünya Sağlık Örgütü'nün obeziteye ilişkin son verilerini değerlendirerek uyarılarda bulundu.

Hastaneden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Demirci, obezite ve obeziteyle ilişkili hastalıkların her yıl katlanarak arttığını belirtti.

Demirci, özellikle çocuklarda obezite sıklığının erişkinlere göre daha hızlı arttığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:

“Henüz toplum olarak sağlıklı yaşam için beslenmenin ve egzersizin önemini tam kavrayamadık. Genel olarak, yüksek kalorili besleniyoruz. Yemek yemek bizim için hobi ve eğlence niteliğinde. Arkadaşlarımızla, dostlarımızla buluştuğumuzda planlarımızı yemek üzerine kuruyoruz. Vakit geçirirken, yemek yemeyi seviyoruz. Seçeneklerimiz arasında birlikte yürüyüş yapmak çok fazla tercih edilmiyor. Hala, toplumumuzun bazı kesimlerinde kilolu insanların daha sağlıklı olduğu düşünülmekte. Kültürün, geleneklerin ve adetlerin etkisiyle toplumumuz yemekle arasına mesafe koyamıyor.

– Endokrin bozucu kimyasallar obeziteye yol açıyor

Son zamanlarda tüm dünyada miktarı artan endokrin bozucu kimyasalların da obeziteyi tetiklediğini vurgulayan Demirci, işlenmiş ve hazır gıdalar konusunda uyarılarda bulundu.

Demirci, endokrin bozucu maddeler arasında, solunan hava, içilen su ve yenilen gıdalarla vücuda giren ve biriken, endokrin sistemini olumsuz etkileyen ve bu etkilerini nesilden nesile aktarabilen kimyasal maddeler olduğuna işaret ederek, “Endokrin bozucu kimyasallardan tamamen uzak kalmak mümkün olmasa da sağlıklı ürünler tüketerek ve hayatımızda plastik kullanımını minimuma indirerek en azında bu zararlı kimyasallara maruziyetimizi elimizden geldiğince azaltmamız gerekiyor.” tavsiyesinde bulundu.

Obezite sıklığının tüm dünyada hızla artığına ve son 20 yıldır obezite artışını durdurabilen bir ülke olmadığına vurgu yapan Demirci, eğer obezite sıklığındaki artış önlemez ise 2035'te dünya nüfusunun yarısından fazlasının kilo fazlalığı ve yarattığı sorunlarla karşı karşıya kalacağını ifade etti.

– “Obezite artış hızı 5-19 yaş arası çocuk ve gençlerde, erişkinlere göre neredeyse 2 kat daha yüksek”

Demirci, sağlık verilerine bakıldığında durumun iç açıcı olmadığının altını çizerek, “Yıldan yıla daha kötüye doğru gidiyor. Dünya Sağlık Örgütü 2023 verilerine göre tüm dünyada obezite sıklığı yüzde 14 civarında. Bu yüzdeye, kilo fazlalığı olanları da eklediğimizde yüzde 38'e ulaşıyor. Artış hızı durdurulamaz ise 2035'te dünya nüfusunun yarıdan fazlası kilo fazlalığıyla mücadele etmek zorunda olacak. Ayrıca dikkat çekmek istediğimi önemli bir nokta, obezite artış hızı 5-19 yaş arası çocuk ve gençlerde, erişkinlere göre neredeyse 2 kat daha yüksek. Çocukluk çağı obezitesi de günümüzde bir tehlikeli boyuta ulaşmış durumda.”

Türkiye açısından durumun biraz daha ciddi boyutta olduğuna vurgu yapan Demirci, “Türkiye İstatistik Kurumu 2022 verilerine göre ülkemizde kilo fazlalığı yüzde 35.6, obezite sıklığımız ise yüzde 20.2. Verilere göre Avrupa'nın obezite oranı en yüksek ülkesiyiz.” bilgisini paylaştı.

Obeziteye karşı başarılı mücadele etmek için farkındalığın artması gerektiğini belirten Demirci, obeziteyle mücadelenin “ülke politikası” olarak benimsenmesi ve sosyal yaşamın sağlığını ön planda tutacak şekilde düzenlenmesi gerektiğine dikkati çekti.