Karabük’te yaşayan Murat Kaba’nın sol bacağına oluşan varis rahatsızlığı, uzun süre teşhis edilemedi. Murat Kaba, yaşadıkları zorlu ve üzücü o hastalık süreçlerini, yıllar sonra konan doğru teşhis ve yapılan tedavinin ardından nasıl sağlığına kavuştuğunu anlattı. Karabüklü Kaba, “Özel bir bankada güvenlik görevlisi iken 2005 yılında sol bacağımda varis oluştu. Meslek hastalığı da diyebilirim. O zamanlar hep ayaktaydık ve güvenlik koltukları çok fazla kullanılmıyordu. Devlet hastanesinde tedavi oldum. Bana kan hapları ve varis çorabı verdiler. Nadiren, ayağımı zorladığımda ya da ortalama yarım saat hiç oynatmadığında bacağım hemen şişmeye başlıyordu. Bu normalde ayakta uzun süre kalan herkesin yaşayabileceği bir rahatsızlıktır. Bu şekilde 2018 yılına kadar devam etti. Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesinde 2018 yılında rutin kontroller için giderken sol bacağımda yüzeysel kılcal damarlardan bir tanesinde geri kaçırma olduğu teşhisi konuldu. Aralık ayında da Karabük Eğitim Araştırma hastanesinde o kılcal damar kapatıldı, iptal edildi. Ameliyattan 8 ay sonra bacağımda çok küçük sivilce gibi bir nokta çıktı. Geçer diyerek üzerine çok düşmedim ama iki üç ay sonra burası genişledi ve aynı zamanda yuvarlak bir şekilde açıldı. Cildiye, kalp damar, plastik cerrah hepsine gittim. Bana verdikleri ilaçlar fayda etmedi. Baktım burada çare yok Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim dalında profesörün yanına gittim. Muayene, tahliller ve ultrason çekimleri derken, doktor en son bana rahatsızlığınız diz altında, burası da çok kötü bir yer olduğu için hiçbir şekilde müdahale edemeyiz ancak stend takılabiliriz. Fakat stendin takılması için de çok oynak bir yer olduğu, kırılma riski yüzünden takılamayacağı, tedavi uygulanmadan bu şekilde devam edeceğimi açıkça ifade etti. Ardından beni bir yara bakımcıya yönlendirdi. Yara bakımcı yarayı gördü. Özel krem sprey, sargı bezi gibi malzemeleri satın alarak ayağımın üzerindeki derinin tedavisine geçtik. Yaklaşık 1,5 ay bu tedaviyi yaptık. Derisi toparladı gibi oldu yara bakımını kestik. Artık normal ilaçlarla ve varis çorabı ile ayağı desteklemeye devam ettik. Ancak çok fazla sürmedi. Aynı nokta tekrar patladı ama bu sefer çok kötü bir şekilde açıldı. Tekrar yara bakımcıdan ilaç aldım ama iyiye gideceğine daha kötü oldu. Ne yapacağımı şaşırdım. Çünkü gittiğim her doktor hiçbir şey diyemiyordu. İlaçlar işe yaramıyordu. Çaresiz ve umutsuz hissediyordum.  Karabük Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde bir doktor yarayı gördü. Hemen bana yardımcı oldu. Diğer doktorların yazmadığı yeni ilaçlarla tedaviye başladık. Nerdeyse bir ceviz büyüklüğünde açılan yarayı kemiğe inmek üzereyken yaptığı o tedavi yöntemiyle kapattı. Ancak yara diz altında devam ediyordu ve o bir türlü tedavi edilemiyordu. 2019 yılında Ankara’dan tekrar bir doktor bakmaya başladım ve Ankara’nın en iyi doktorlarından bir profesöre randevu aldım, hemen yanına gittim. Oda tedavi, ultrason derken bir teşhis koyamadı ve oda yaraya odaklandı. Yara için haftalık bandaj yapılacağını haftada bir gün Ankara’ya geleceğimi bandajın her hafta yenileneceğini söyledi. Bu arada bir bandajın maliyeti 1.750 TL., 4’ncü ya da 5’nci bandajdan sonra yaranın toparlayabileceğini dile getirdi. Artık resmen bıkmıştım. Gittiğim doktorlar alamadığım sonuçlar harcadığım paralar yani resmen tükenmiştim. O psikoloji anlatılamaz. Akşamları yara çok ağrı yapardı. Akıntı olurdu. Neyse ki çok şükür eşimden çok destek aldım. Bana bir yandan hastalıkla ilgili araştırmalar yapıyor, hastalığımla ilgili yeni tedavi yöntemlerini inceliyordu. Bir akşam bana Ankara’da Özel Umut Hastanesi’nde Girişimsel Radyoloji diye bir bölüm olduğunu, bu tür yaraları tedavi ettiklerini hastaneye ait internet sitesinde gösterdi. Aradık, konuştuk. Ben onlara yaranın fotoğraflarını çekip gönderdim ve ertesi gün randevu verdiler.  Hemen tedaviye başladılar.  2023 yılı sonuna kadar, bana bu hastalığı tedavi etme garantisi ve sözü verdiler. Her şey iyi gitmeye başlamıştı. Ancak bu kez de tek sıkıntı sonuçta özel hastane de tedavi oluyordum ve önümüze bayağı büyük bir meblağ çıktı. Allah yardım etti. Bir şekilde onunda üstesinden geldik. Hemen ilk gün tedaviye başladık. 4 seneden fazla zamanda doktorların teşhis koyamadığı rahatsızlığı bu bölüm sadece 10 dakikada buldu. Nasıl mı buldu? Çok acı bir gerçek ama çünkü hepsi yanlış yere bakıyorlarmış. Hepsi sol bacak kasık ve altına bakıp sorun ararken, Doç Dr. İsmail Kırbaş hoca bunun kasık altında olamayacağını asıl sorunun kasık bölgesi üstünde olduğunu daha yarayı görür görmez hemen söyledi ve hemen akabinde çektiği ilaçlı venografi ile nokta atış tespitini yaptı.  Venoz ülser yarası oluştuğunu söyledi. Karabük’te bunun nasıl bir hastalık olduğunu bilen olmamıştı. Gerçekten de Sayın Kırbaş Hocanın dediği yerde sorun bulundu. Sonrasında iki ameliyatı kendi üçüncü ameliyatı ise Kalp Damar Cerrahı Op. Dr. M. Melih Başaran hoca ile beraber yaparak tedaviyi bitirdi. Ama senelik kontrollerle devam edeceğiz. Şu an için tedavimiz çok iyi gidiyor. Allahın izniyle çözdüler. Psikolojim düzeldi. Kendime geldim resmen. Kendilerine çok teşekkür ederim. Allah razı olsun.” dedi. Varis ve varis şikâyetleri çağımızın önemli sağlık sorunları arasında yer almakta, doğru teşhis ve etkili tedavi yöntemlerinin uygulanmaması hastalarda ciddi sonuçlar doğurabiliyor. (Esra Oğuzkağan Özkan)