Bölgenin Sesi Gazetesi tarafından
04 Nisan, 2016 10:18 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Tüfekci, HDP’nin maskesinin bu dönem düştüğünü söyledi

Orman ve Su İşleri Bakan Yardımcısı Harun Tüfekci, beraberinde Karabük Valisi Orhan Alimoğlu, Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan ile birlikte Safranbolu Belediye Başkanı Necdet Aksoy’u ziyaret etti. Tüfekci, burada kendi bakanlığına ait Karabük ve Safranbolu’da yapılacak yatırımlarla ilgili bilgi verdi. Tüfekci, terörle mücadele kapsamında HDP’nin maskesinin düştüğünü ve Güney Doğu’da milletin bu gerçeği anladığını söyleyerek, “Bunların Kürt meselesi ile ilgili değil taşeron örgüt ile onların yanında yer aldığı ve PKK’nın uzantısı olarak çok net bir şekilde ortaya çıktı” dedi. Türkiye olarak bulunduğu konum ve konjonktür anlamında stratejik bir bölgede olduğunu belirten Tüfekci, şöyle konuştu: “Orta Doğu’da suların durulmadığı ve yıllarca terörün adeta çok ciddi can aldığı bir coğrafyadayız. Özellikle, Irak ve Suriye gibi ülkelerde sıkıntılar yaşandı. Türkiye gerçekten bugüne kadar teröre karşı çok ciddi mücadele vererek geldi ve çok ciddi tecrübeler edindi. Türkiye Cumhuriyetini ve onun hükümetlerini hiçbir şekilde yıldıramadılar. Meclisteki bir parti hariç bütün siyasi partiler teröre karşı aynı ruh ve anlayış içerisinde hareket etmektedir. Belki söylemleri ve yaklaşımları farklı olabilir ama her biri bugüne kadar teröre karşı mücadele anlamında hep ülkedeki insanların talep etmiş olduğu doğrultuda olmuştur. Biz bu bütünlüğümüzü asla bozmayacağız ve boyun eğmeyeceğiz. Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği gibi asla bize diz çöktüremeyecekler. Bundan kimsenin endişesi olmasın." Osmanlı’dan Türkiye Cumhuriyetinin kurulmasına kadar süreç olarak içeriden ve dışarıdan Türkiye Cumhuriyeti’ne, coğrafyaya ve Anadolu’ya karşı hep göz diken olduğunu anlatan Tüfekci, sözlerine şöyle devam etti: "Burada oyun ve tezgah yapanlar olmuştur. Biz her seferinde bunların maskelerini önlerine indirerek yolumuza devam ettik. Şuan vatandaşın teröre karşı nasıl yekvücut olduğunu görüyoruz. Hükümetine devletine karşı nasıl el birliği ettiğini görüyoruz bu sevindirici. Bu bize daha çok direnme ülkeye ve millete sahip çıkma duygusunu, görevini yüklüyor. Bu anlayışla yolumuza devam edeceğiz. Terörün mutlaka kökünden kazıyacağız. Hükümetimiz çok ciddi bir kararlılık içinde. İçeride ve dışarıdaki düşmanlarımız bunu gördükçe değişik oyun ve tezgahları çevirmelerine yol açıyor. Biz bu oyunları gördüğümüz gibi vatandaşımızda görüyor.” Paralel yapıyla ilgili vatandaşın daha önce bunların gerçek yüzlerini bilmediğini kaydeden Tüfekci, “Paralel yapının gerçek yüzü deşifre oldu. Şuan bütün siyasi partiler hangisi iktidara gelirse gelsin bunlara karşı mücadele edecektir. Dolaylı yönde yanlarında görünenler olabilir ama yarın iktidara gelsinler bunlara karşı mücadele etmek gerekliliğini onlarda görecek" dedi. HDP’nin de maskesinin bu dönem düştüğünü anlatan Tüfekci, sözlerini şöyle sürdürdü: "Güney Doğu’da millet gerçeği anladı. Bunların kürt meselesi ile ilgili değil taşeron örgüt ile onların yanında yer aldığı ve PKK’nın uzantısı olarak çok net bir şekilde yanlarında ortaya çıktı. Başkanımız bugün Diyarbakır’a gidip eylemlerin tam ortasında çıkıp konuşuyor ve halk buna teveccüh ediyorsa halkın devletinin yanında olduğunu açıkça ortaya çıkmıştır. Şimdi Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız orada yeni bir şehir imar ediyor. Bu bizim millete verdiğimiz önemi gösteriyor. Terörle mücadele ettik kendi halinizi ve sorununuzu kendiniz çözün demiyoruz. Orada vatandaşla sıkıntıları beraber paylaşarak sorunları çözümü noktasında hükümetimiz irade gösteriyor. Bu hükümetin kararlılığını ve millete olan şefkatini ve ilgisini göstermektedir. Bu devam edecektir." Ülkeyi bir bütün halinde imar edeceklerini anlatan Tüfekci, sözlerini şöyle tamamladı:"Terörle mücadelede sona yaklaşılmıştır ve adım adım ilerleniyor. Sivil halk zarar görmesin diye tedbirli gidildiği için iş uzuyor. İnanın bugün benzer bir mücadele Avrupa’da oldu ve masum insanlara terörist muamelesi yaptıklarını görüyoruz. Biz terörist ile samimi halkı ayırıyoruz. Bizim farkımız bu. Hükümetimizin ve devletimizin şefkati bu anlamda önemli. Avrupa’da olan olaylarla burada bizim terörle ilgili yaptığımız mücadele kıyaslandığında bunu net bir şekilde görüyoruz. İnşallah gereken çalışma devam edecek.”

Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Şafak Zeki Akca tarafından
13 Mayıs, 2025 00:53 tarihinde yayınlandı
A+ A-

KÖY NEYİME DEMEYİN!

SON İSTANBUL DEPREMİ VATANDAŞLARI KÖYLERİNE GİTMEYE ZORLADI.

Dedelerimizin., büyük büyük Dedelerimizin kavimler halinde yaşamış oldukları kırsal yaşam alanlarına KÖY denir.

60’LI VE 70’Lİ kuşaklar köyün ne kadar değerli olduklarını iyi bilir.

Daha sonraki kuşaklar ise Köyü gereksiz bir yer olarak görürler.

Ama şunu bilmezler ki gün gelir o ata toprakları çok değerli olur.

Bu son deprem bize bunu gösterdi.

Ve onun içindir ki köyler artık eski değerlerini kazanmaya başlamış gözüküyor.

*

Köyün en güzel yeri  neresidir? diye söylesem HARMAN dır dersiniz.

Çocukluğumuz da çok giderdik ata topraklarımıza,

Dört gözle hasretle beklerdik hafta sonu köye gidebilmek için...

Güz zamanı Harman da öküzlerle atlarla tüven sürülürdü bizlerde tüvenlerin üstüne oturur buydağın samandan ayrılmasını seyrederdik.

NE GÜZELDİ O GÜNLER..

ANLATIMAZ YAŞANIR DERLER YA...

*

Geçtiğimiz bayram köyleri biraz dolaştım kendi köyüme de gittim.

En çok dikkatimi çeken köyler de ve köyümüz de o eski ahşap evlerden o kerpiç evlerden artık eser yoktu.

Yeni yeni binalar yapılmış her taraf olmuş betonarme

Köyler köylük ’ten çıkmış yani

Şehirlerde yaşayanlar biraz parası olanlar o eski evleri yıkıp yerlerine beton evler kondurmuş o köyün estetiğinde, güzelliğinden eser yoktu sadece bizim köy için değil diğer köylerde de durum farklı değil.

O eski köyümüzden artık eser kalmamıştı.

*

Şimdiki köyler de;

O ahır kokulu evler var mı? YOK...

Bahçe ve Bostan işleri var mı? YOK...

Her evin altında inekler, keçiler, atlar eşekler var mı? YOK…

Tarlada ekin ekmek var mı? YOK...

Köy Taş Fırınlarında Çörek ve Göbü yapmak var mı? YOK

KÖY odaların da ihtiyarların toplanıp eğlenceler yapılması var mı? YOK

Köyde öküzlerle kağnı arabaları ile saman taşımak var mı?  YOK...

Horoz ve tavuk beslemek var mı? YOK...

Hatta tavuk yüzünden komşu kavgaları bile YOK...

DAHA NELER? NELER?

Biz bu değerlerimizi kaybettik.

NE OLACAK ŞİMDİ?

Yeni yetişen nesil köy yaşantısını bilmiyor.

Eski nesiller de yaşlandı artık.

Bu genç nesillere kim öğretecek bu yaşantıyı

*

Şu anki neslin yaptığı tek şey var

Eski ahşap evleri yıkmak!..

Köye gelen manav arabasından ekmek almak,

sebze ve meyve almak bunlarla beslenmek.

Tereyağını, yumurtasını sütünü etini şehre inince marketten almak.

BEN KÖYDE YAŞIYORUM MU DİYECEĞİM?

Devletimizin ve büyüklerimizin bu konuya el atması gerekir.

Köye yerleşecek misin ilk önce AHŞAP EV YAPACAKSIN

Devlet bu konuda üzerine düşen Ağaç desteğini vermesi gerekir

Ahşap ev yapanlara şart getireceksin ki Tarım ve hayvancılık yapacaksın diye

O evin mutlaka bir ineği olacak, bahçesinde tavukları olacak,

Bahçe ve bostan işlerini mutlaka yapacak

Ekip biçeceği tarlası olacak

Buna benzer konularda devlet desteği olursa o köy yaşantılarımız tekrar geriye gelir.

Yoksa ne ekonomi düzelir, ne köyler düzelir nede şehirler düzelir!..

Bu şekilde devam ederse hayat yaşanmaz hale gelir herhalde…

Ne dersiniz? Yorum sizlerin…

Kalın sağlıcakla….

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.