Down Sendromlu Barış’ın hayali gerçek oldu: Trafik polisi olarak uygulamaya katıldı
Artvin’de Down Sendromlu Barış Subaşı, en büyük hayalini gerçekleştirerek Borçka’da trafik polisi olarak uygulamaya katıldı.
Artvin’in Borçka ilçesinde yaşayan Down Sendromlu Barış Subaşı, en büyük hayalini gerçekleştirerek trafik polisi oldu. Polis üniformasını giyen Barış, trafik gruplarıyla birlikte yol uygulamasına katılarak araçları durdurdu, ehliyet ve ruhsat denetimi yaptı.
Borçka İlçe Emniyet Müdürlüğü grupları, Down Sendromlu Barış Subaşı’nın trafik polisi olma hayaline kayıtsız kalmadı. Polis kıyafetleri giydirilen Barış, telsizini alarak trafik gruplarıyla birlikte alana çıktı. İlçede muhakkak noktalarda yapılan trafik uygulamasında şoförler durduruldu, Barış da misyonlu polislerle birlikte araçlardan ehliyet ve ruhsat istedi.
Kemer takmayan şoförlere ihtarlarda bulunan Barış, misyonunu büyük bir ciddiyetle yerine getirdi. Uygulama sırasında etraftaki vatandaşların ilgisiyle karşılaşan Barış, polis olmanın gururunu yaşadı. Barış’ın heyecanı ve memnunluğu ise yüzüne yansıdı.
Etkinliği organize eden polis takımları, toplumda farkındalık oluşturmak ismine bu tıp çalışmalara ehemmiyet verdiklerini belirtti.
TBMM Kamu İktisadi Teşebbüsleri (KİT) Komisyonu’nda Et ve Süt Kurumu gündeme alındı.
Komisyon Katip Üyesi AK Parti Karabük Milletvekili Durmuş Ali Keskinkılıç, Et ve Süt Kurumu’nun stratejik rolüne dikkat çekerek, hayvancılıktaki en temel sorunun yem maliyetleri ve mera yetersizliği olduğunu vurguladı. Keskinkılıç’ın ifadesiyle: “Et meselesi, ot meselesidir.”
TBMM KİT Komisyonu’nda gerçekleştirilen toplantıda Et ve Süt Kurumu’nun faaliyetleri ele alındı. Kurumun merhum Genel Müdürüne rahmet dileyerek sözlerine başlayan AK Parti Karabük Milletvekili ve Komisyon Katip Üyesi Durmuş Ali Keskinkılıç, kurumun pandemi sürecinde gösterdiği performansa dikkat çekti. “Gıda zinciri kopmadı, üretici ayakta kaldı” diyen Keskinkılıç, kurumun stratejik yatırımlarının önemine işaret etti.
Keskinkılıç, Türkiye’nin hayvansal üretimde Avrupa’nın ön sıralarında yer aldığına ancak sorunun üretimden çok maliyetlerde yoğunlaştığına dikkat çekerek şunları söyledi:
“Hayvanın belli bir proteine ulaşabilmesi için belli miktarda ot tüketmesi gerekir. 1 kilo canlı ağırlık için 7-8 kilo kuru ot gerekir. Türkiye’de uzun boylu ot yapısı yok, kısa boylu otlara uygun bir coğrafyamız var. Bu da küçükbaş hayvancılık için elverişli ama mera yetersizliği büyük bir sorun. Türkiye’de meralar çoğunlukla Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da; Batı’da mera kıtlığı yaşanıyor.”
Yem maliyetlerinin arttığını ve bunun Brezilya gibi hayvancılıkta güçlü ülkelerle Türkiye arasındaki üretim maliyeti farkının temel sebebi olduğunu belirten Keskinkılıç, “Hayvancılık politikamızın temeli meradır. Türkiye’de mera ıslahı birincil önceliktir” diye konuştu.
“YAPAY ET ÜRETİLMİYOR” AÇIKLAMASI
Toplantıda son dönemde kamuoyunda tartışma yaratan “yapay et” konusuna da değinen Keskinkılıç, Türkiye’de bu anlamda gerçek bir üretim olmadığını, bazı firmaların soya bazlı gıda takviyelerini “yapay et” olarak sunduğunu ve bu durumun yanlış anlaşılmalara yol açtığını belirtti.
“TARIM BİZİM GÜCÜMÜZDÜR”
Türkiye’nin tarımda hâlâ güçlü bir potansiyele sahip olduğunu belirten Keskinkılıç, Avrupa’da çiftçilik oranı yüzde 4,5 iken Türkiye’de bu oranın yüzde 15 olduğuna dikkat çekti. Türk çiftçisinin ve Türk tarım ürünlerinin dünya genelinde güvenle tercih edildiğini söyledi.
Son olarak süt-yem paritesine değinen Keskinkılıç, 2025 yılı verilerine göre paritenin 1,38-1,39 bandında olduğunu ifade ederek sözlerini tamamladı.