blank
İhlas Haber Ajansı tarafından
11 Mayıs, 2025 10:53 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Sahte polislerin 3 milyon TL’lik vurgununa gerçek polis engeli

Bartın polisi, kendisini polis olarak tanıtan ve kılıktan kılığa giren dolandırıcıları titiz çalışma ile yakaladı. Yaklaşık 3 milyon TL dolandıran 6 kişilik çete, İstanbul ve Yalova’daki 9 adreste gerçekleştirilen operasyonlarla gözaltına alındı.
Bartın’da yaşayan A.S. isimli şahıs, kendisini polis olarak tanıtan şahısların kendisini 3 milyon TL meblağında dolandırdığını söyleyerek, ihbarda bulunmasının akabinde Dolandırıcılık Ofisi polisleri harekete geçti.
Banka hesap hareketleri izlendi
Sahte polisler tarafından gerçekleştirilen nitelikli dolandırıcılık olayı ile ilgili çalışma başlatan takımlar, kuşkulu şahısların banka hesap hareketlerini inceleyerek tahlil etti.
500 saat kamera kaydı izlendi
Toplamda 500 saatlik güvenlik kamera kayıtlarını izleyerek, inceleme yürüten takımlar, 6 şüphelinin de eşkalini ve kimliklerini tespit etti.
Yakalanmamak için kılıktan kılığa girdi
Şahısların peşine düşen takımlar, şüphelilerinden M.S’nin İstanbul’dan Bartın vilayet merkezine 4 araç değiştirerek geldiği, şahsın tanınmamak maksadı ile farklı bölgelerde 3 kere kıyafet değişikliği yaptığını belirledi.
Şahsın her adımı saniye saniye takip edildi.
1.5 milyon TL’yi elden aldı
Sürekli araç değiştiren ve kılıktan kılığa giren M.S’nin mağdur A.S’ye ilişkin paradan 1.5 milyon TL’lik kısmını elden teslim aldığı tespit edidi.
O anlar da güvenlik kameralarına saniye saniye yansıdı
Ekipler, kimliklerini de belirlediği K.O, A.G, A.S, H.Y,M.S, M,B isimli şahıslara yönelik operasyon gerçekleştirdi.
Çetenin tüm üyelerini ele geçirmek emeliyle İstanbul ve Yalova vilayetlerindeki, 9 farklı adrese eş vakitli operasyon düzenleyen gruplar, 6 şahsı da gözaltına aldı.
Gözaltına alınan şahıslar Bartın’a getirilirken, yapılan aramalarda ise Nitelikli Dolandırıcılık olayında kullanıldığı bedellendirilen çeşitli banka kartları ve çok sayıda dijital malzeme ele geçirildi.
Bartın’a getirilen 6 kişi, emniyetteki tabir ve süreçlerinin akabinde sıhhat raporu için evvel hastaneye akabinde ise Bartın Adliyesine götürüldü

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

blank
Şafak Zeki Akca tarafından
13 Mayıs, 2025 00:53 tarihinde yayınlandı
A+ A-

KÖY NEYİME DEMEYİN!

SON İSTANBUL DEPREMİ VATANDAŞLARI KÖYLERİNE GİTMEYE ZORLADI.

Dedelerimizin., büyük büyük Dedelerimizin kavimler halinde yaşamış oldukları kırsal yaşam alanlarına KÖY denir.

60’LI VE 70’Lİ kuşaklar köyün ne kadar değerli olduklarını iyi bilir.

Daha sonraki kuşaklar ise Köyü gereksiz bir yer olarak görürler.

Ama şunu bilmezler ki gün gelir o ata toprakları çok değerli olur.

Bu son deprem bize bunu gösterdi.

Ve onun içindir ki köyler artık eski değerlerini kazanmaya başlamış gözüküyor.

*

Köyün en güzel yeri  neresidir? diye söylesem HARMAN dır dersiniz.

Çocukluğumuz da çok giderdik ata topraklarımıza,

Dört gözle hasretle beklerdik hafta sonu köye gidebilmek için...

Güz zamanı Harman da öküzlerle atlarla tüven sürülürdü bizlerde tüvenlerin üstüne oturur buydağın samandan ayrılmasını seyrederdik.

NE GÜZELDİ O GÜNLER..

ANLATIMAZ YAŞANIR DERLER YA...

*

Geçtiğimiz bayram köyleri biraz dolaştım kendi köyüme de gittim.

En çok dikkatimi çeken köyler de ve köyümüz de o eski ahşap evlerden o kerpiç evlerden artık eser yoktu.

Yeni yeni binalar yapılmış her taraf olmuş betonarme

Köyler köylük ’ten çıkmış yani

Şehirlerde yaşayanlar biraz parası olanlar o eski evleri yıkıp yerlerine beton evler kondurmuş o köyün estetiğinde, güzelliğinden eser yoktu sadece bizim köy için değil diğer köylerde de durum farklı değil.

O eski köyümüzden artık eser kalmamıştı.

*

Şimdiki köyler de;

O ahır kokulu evler var mı? YOK...

Bahçe ve Bostan işleri var mı? YOK...

Her evin altında inekler, keçiler, atlar eşekler var mı? YOK…

Tarlada ekin ekmek var mı? YOK...

Köy Taş Fırınlarında Çörek ve Göbü yapmak var mı? YOK

KÖY odaların da ihtiyarların toplanıp eğlenceler yapılması var mı? YOK

Köyde öküzlerle kağnı arabaları ile saman taşımak var mı?  YOK...

Horoz ve tavuk beslemek var mı? YOK...

Hatta tavuk yüzünden komşu kavgaları bile YOK...

DAHA NELER? NELER?

Biz bu değerlerimizi kaybettik.

NE OLACAK ŞİMDİ?

Yeni yetişen nesil köy yaşantısını bilmiyor.

Eski nesiller de yaşlandı artık.

Bu genç nesillere kim öğretecek bu yaşantıyı

*

Şu anki neslin yaptığı tek şey var

Eski ahşap evleri yıkmak!..

Köye gelen manav arabasından ekmek almak,

sebze ve meyve almak bunlarla beslenmek.

Tereyağını, yumurtasını sütünü etini şehre inince marketten almak.

BEN KÖYDE YAŞIYORUM MU DİYECEĞİM?

Devletimizin ve büyüklerimizin bu konuya el atması gerekir.

Köye yerleşecek misin ilk önce AHŞAP EV YAPACAKSIN

Devlet bu konuda üzerine düşen Ağaç desteğini vermesi gerekir

Ahşap ev yapanlara şart getireceksin ki Tarım ve hayvancılık yapacaksın diye

O evin mutlaka bir ineği olacak, bahçesinde tavukları olacak,

Bahçe ve bostan işlerini mutlaka yapacak

Ekip biçeceği tarlası olacak

Buna benzer konularda devlet desteği olursa o köy yaşantılarımız tekrar geriye gelir.

Yoksa ne ekonomi düzelir, ne köyler düzelir nede şehirler düzelir!..

Bu şekilde devam ederse hayat yaşanmaz hale gelir herhalde…

Ne dersiniz? Yorum sizlerin…

Kalın sağlıcakla….

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.