Dua Taşı Neden Sahipsiz?

Dua Taşı Neden Sahipsiz?

Yayın: 03.05.2016 10:21
Paylaş:
A+ A-

Safranbolu’da Hacı Memişzade Hamdi’nin evinin önünde bir dua taşı var…
Benim burada söz konusu ettiğim dua taşı ya da kıble taşından haberdar olmam 1999 yılında oldu.
Karabük’ün ilk valisi olan Sayın Cemal Ayman İl Yıllığı hazırlama komitesinde bana da görev vermişti…
Sayın Aytekin Kuş ve rahmetli Hulusi Yazıcoğlu’nun da destekleriyle 1999 Karabük İl Yıllığında tarih ve kültür bölümlerini hazırlama işi tarafımdan gerçekleştirildi.
Şimdi bunun Safranbolu’da ki dua taşı ile ilişkisi ne diyeceksiniz.
Çok doğru…
Anlatayım…
Bana gösterilen bir fotoğrafta evin önünde bir mezar taşı duruyordu.
Biz de evlerin önünde mezarlık olması görülen bir şey değildi.
O nedenle merakımı gizlemeden rahmetli Hulusi Yazıcıoğlu’na sordum.
Bu ne anlama geliyor diye…
O da bana rahmetli Prof.Dr. Abdülkerim Abdülkadiroğlu’nun 1997’de yayımladığı Güncel Yazılar adını taşıyan kitabını verdi.
Kitap da mezar taşı gibi görünen bu yapının dua taşı olduğunu ve Anadolu’da ikinci bir örneğinin olmadığı yazılıydı…
Prof.Dr Abdülkadiroğlu şöyle diyordu:
“İnsanlar evlerinden çıktıklarında mezarlık istikametinde olan bu taşın önünde ölüleri için birer Fatiha okurlar,işlerine hayır duasıyla başlarlardı…”
Safranbolu şehir hayatında bence insanları manevi bakımdan güçlü tutan ve ilişkilere yön veren temel felsefe bu idi.
Kapitalizmin bireyci ve tekçi anlayışı günümüzde bizi biz yapan toplum olmamızı sağlayan manevi değerlerimizi sildi,süpürdü.
Bizi bugünkü manevi açlığa mahkum etti.
Toplumumuzun kirlenme sebeplerini bu duygulardan yoksun olarak yaşamamızda aranmalıdır.
Pekala Safranbolu’da bu yozlaşmanın kanıtı ne olmuştur.?
Bugün Dışkale Altı Sokakta Dua Taşı’nın terk edilmiş hali bize gelinen noktada içler acısı halimizi yüzümüze vurmaktadır.
Uzun zamandır Safranbolu’nun Çarşı kesimini gezmemiştim.
Keşke gezmez olaydım.
Safranbolu Belediye Başkanı Sayın Dr.Necdet Aksoy’un bu gezi sırasında yanımda olmasını çok isterdim.
Kıranköy’de Ulu Cami’nin yanındaki patika yoldan aşağıya indik.
Her taraf yollara atılmış çöplerlerle dolu…
Derenin aktığı Kanyon’da kirletilmiş…
Bizi bu konularda kim eğitecek…
Unesco şehri diyoruz ama bunun anlamını bilmiyoruz.
Ne vurdumduymaz anlaşılmaz bir durum değil mi?

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Ordu’da sporculardan Gençlik ve Spor İl Müdürü Genç’e ziyaret

Anadolu Ajansı
Yayın: 04.05.2024 16:48
Paylaş:
A+ A-

ORDU (AA) – Ordu Gençlik ve Spor Müdürü Mustafa Genç, ulusal ve uluslararası yarışmalarda dereceye giren wushucuları ağırladı.

Müdürlükten yapılan açıklamaya göre, Çin'de gerçekleştirilen 2024 Uluslararası Wushu Federasyonu (IWUF) Dünya Kupası'nda altın madalya kazanan Berna Tut, Türkiye'de ve uluslararası yarışmalarda başarı gösteren sporcular ile Wushu Kung Fu İl Temsilcisi Savaş Çakmak ve antrenörler, Genç'i ziyaret etti.

Genç, kategorilerinde başarılı olan sporcuları ve bu yolda emeği geçenleri kutladı.

Sporcuları, Ordu'dan yetişen milli gururları Türkiye Judo Federasyonu Başkanı Sezer Huysuz ile ağırladıklarını anlatan Genç, kentin spor altyapısına, judonun gelişimine, salonlardaki malzeme ihtiyaçlarına desteklerinden dolayı Huysuz'a teşekkür etti.

Genç, Ordu'ya her branşta başarılar geldiğini ama bu başarıların en büyüğünün wushu kung fu branşından olduğunu belirterek, “Gençlik ve Spor Bakanlığımızın tüm imkanları her zaman olduğu gibi gençlerimizin yanında. Gençlik ve Spor Bakanımız Osman Aşkın Bak, Valimiz Muammer Erol bizlere destek oluyorlar. İnşallah sporcularımızın sayısı artacaktır ve bu vesileyle başarılar daha da artacaktır. Madalyaların rengi inşallah hep altın olacak.” ifadelerini kullandı.

Milli sporcu Berna Tut, geçen ay 36 ülkenin katılımıyla gerçekleşen organizasyonda birinci olduğunu ve tüm dünyaya İstiklal Marşı'nı dinletmenin haklı gururunu yaşadığını vurguladı.

Tut, 11 yıldır spor yaptığını anlatarak, şunları kaydetti:

“Dünya ikinciliği ve üçüncülüğüm vardı. Sonunda dünya şampiyonluğunu da elde ettim. Önümde çok daha uzun yıllar var. Sağlım el verdiği sürece İstiklal Marşı'mızı tüm dünyaya dinletmeyi hedefliyorum. Kasımda Avustralya'da yapılacak Dünya Kupasına katılmaya hak kazandım. Orada da tüm dünyaya marşımızı dinletip bayrağımızı en yükseğe taşımayı hedefliyorum. Sporcu arkadaşlarıma başarılar diliyorum. Önlerinde daha çok yolları var. En önemli şey çalışmak, hedefleri koyduktan sonra her şey gelir. Buralara gelmemde emeği geçen hocalarıma, Savaş Çakmak ve Veda hocama teşekkür ediyorum.”

Genç, başarılı sporcular ile antrenörlere çeşitli hediyeler verdi.