– Trabzon Üniversitesi Okul Öncesi Eğitimi Ana Bilim Dalı Öğretim Görevlisi Ümit Arslan’ın öncülüğünde “Önce Kalpler Sonra Bedenler Isınsın” sloganıyla yola çıkan öğretmen adayları, Yeşilova İlkokulunda çocuklara çizimlerine göre ördükleri bereler ve atkıları teslim etti
TRABZON (AA) – MELTEM YILMAZ KARAKURUM – Trabzon Üniversitesi Okul Öncesi Eğitimi Bölümü 2. sınıf öğrencileri, çocukların kağıt üzerine çizdikleri bereler ile atkıları örerek sahiplerine armağan etti.
Okul Öncesi Eğitimi Ana Bilim Dalı Öğretim Görevlisi Ümit Arslan'ın öncülüğünde “Önce Kalpler Sonra Bedenler Isınsın” sloganıyla bir araya gelen öğretmen adayları, “Bir Kitap, Bir Örgü” adlı projeyi hayata geçirdi.
Proje kapsamında Ortahisar ilçesindeki Yeşilova İlkokulunun idarecileriyle iletişime geçen gençler, ana sınıfındaki öğrencilerden bere çizmelerini istedi. Çocukların çizdiği bereleri örmek için kolları sıvayan gençler, derslerden arta kalan zamanlarda gönüllü çalıştı.
Örgü konusunda bilgi sahibi olmamalarına rağmen birbirlerine rehberlik ederek bere ve atkı ören gençler, kısa sürede ürünleri tamamlayarak çocuklara armağan etti.
Proje kapsamında kermes düzenleyerek pasta, kurabiye gibi ürünlerin satışından elde edilen gelirle çocuklara hikaye kitapları alan gençler, faydalı bir projeye imza attı.
Öğretim Görevlisi Ümit Arslan, AA muhabirine, topluma hizmet uygulamaları dersi kapsamında, toplumun farklı kesimlerine ihtiyaç duyulan yardımı götürmek, işbirliği içerisinde çalışmak, ürünler ortaya koymak ve çocuk odaklı çalışmalar yapmak istediklerini söyledi.
Gençlerle buradan yola çıkarak Yeşilova İlkokulu ile iletişime geçtiklerini anlatan Arslan, şunları belirtti:
“Yeşilova İlkokulunun 2 ana sınıfı var. Bir sınıfta 11, diğer sınıfta 12 öğrencimiz var. Onlardan bere tasarlamalarını ve boyamalarını istedik. Onlar da boyadıkları bu bere resimlerini bize gönderdi. Bizim öğrencilerimizin sayısı fazla olunca 'Peki bunu nasıl olumluya dönüştürebiliriz?' diye düşündük. Bu kapsamda da hem tasarlanan berelerini hem de atkılarını örmeye başladık. Yani çocuklar hayallerinden geldiği gibi çizdiler, istedikleri renklerle boyadılar. Biz de bu kapsamda 2 öğretmen adayımızın birlikte çalışarak bir çocuğu hedef alarak ürünler ortaya koymasını istedik.”
Arslan, yeni eğitim modelinin beceri odaklı öğrenciler yetiştirmek üzere olduğuna dikkati çekerek, “Beceri odaklı öğrencileri yetiştirirken önce biz öğretmen adaylarının becerikli olması gerekmez mi? Bu kapsamda da 'Neden örgü olmasın?' dedik. Bence örgü gerçekten stresi azaltan, sosyalleşmeye katkı sağlayan, boş zamanların verimli geçmesini sağlayan bir hobi. Renklerle desenler oluşturuyorsunuz. İşin içinde matematik var, ortaya koymak istediğiniz bir ürün var, odaklanma var.” diye konuştu.
Bir arada örmenin, bilenlerin bilmeyenlere öğretmesinin de öğrencilere katkı sağladığına işaret eden Arslan, “Biz bu projede sadece örgü örüp vermekten yana değil, öğretmensek o zaman kitapların yolunu da açmaktan yana olduk. 'Onları yeni maceralarla kitaplarla da tanıştırmalıyız.' diye düşündük. O yüzden projemize 'Bir Kitap, Bir Örgü' ismini koyduk.” dedi.
Arslan, projeyi öğrencilerle boş zamanları değerlendirerek hayata geçirdiklerini belirterek, “Umarım bizim bu süreçte eğlendiğimiz ve öğrendiğimiz kadar onlar da hem kitapları okuyarak yeni bir öğrenme sürecine hem de onlarla kalplerini ısıtacak yeni yolculuklara çıkacaktır.” ifadesini kullandı.
– Öğrenciler projede yer almaktan memnun
Üniversite öğrencilerinden Emircan Çaçan da minik yüreklere dokunmak için böyle bir projeye dahil olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:
“Proje kapsamında çocuklara destek için kermes de düzenledik. Bu kermesin geliriyle kitaplar aldık. Amacımız çocukları mutlu etmekti. Bunun yanında ekstra örgü işine girdik. Çocukları mutlu etmek adına düzenlediğimiz bu etkinlikte herkes boş vakitlerinde atkı ya da bere ördü. Bilenler bilmeyenlere öğretti. Amacımız dediğimiz gibi minik yüreklere dokunmaktı.”
Bilge Koplu da projenin en çok teslim kısmının kendisini heyecanlandırdığına dikkati çekerek, “Amacımız tabii ki bir çocuğa ulaşabilmek. Ona sevgimizi hissettirebilmek.” dedi.
Selda Tornak da projeyi duyar duymaz heyecanlandığını dile getirerek, “Bir çocuğu ısıtabileceğimizi öğrendik ve bu bizi çok mutlu etti. Bunu da bir bere örerek yapıyoruz. Projenin bize de katkısı oldu. Boş zamanlarımızda arkadaşlarımızla hem eğlendik hem de öğrendik.” diye konuştu.
Selin Bal da birbirlerine destek olarak bere ördüklerini anlatarak, çocukların da kendilerinin de mutlu olduğunu kaydetti.