Opel’in kompakt van sınıfındaki modeli Zafira 25 yaşında

Opel’in kompakt van sınıfındaki modeli Zafira 25 yaşında

Anadolu Ajansı
Yayın: 30.06.2024 00:22
Paylaş:
A+ A-

İSTANBUL (AA) – Opel, 25 yıl önce, kompakt van sınıfındaki modeli Zafira'yı ilk kez kullanıcıların beğenisine sundu.

Şirketten yapılan açıklamaya göre model, yenilikçi Flex7 oturma sistemi ile döneminin kompakt van segmentinde bir devrim yaptı ve iç mekan çeşitliliğine yeni standartlar getirdi. Bununla birlikte sunduğu yenilikler ve olanaklar sayesinde çok sayıda ödüle layık görüldü.

Zafira, çok sayıda HydroGen test filosunun altyapısını oluştururken, Vivaro HYDROGEN ile geleceğin Movano HYDROGEN modelleri için bugünkü hidrojen yakıt hücreli tahrik sisteminin hayata geçirilmesini sağladı.

Zafira, ilk nesli ile pazara sunulduğunda yalnızca 1390 kilogram ağırlığındaydı. Verimlilik Opel için o zamanlarda da bugün olduğu kadar önemliydi. Zafira, 0,33 sürtünme katsayısı ile sınıfının en iyi aerodinamik performansını sunarak öne çıktı.

Aracın düşük ağırlık merkezi ve ultra modern Dinamik Güvenlik (DSA-Dynamic Safety) şasisi sürüş sırasındaki dengeyi ve optimum güvenliği sağlıyordu. Zafira'yı öne çıkaran bir diğer özelliği ise ağır koltukları zahmetli bir şekilde sökmeye gerek kalmadan yedi kişiye kadar esnek oturma imkânı sunan ilk kompakt van olmasıydı.

Opel'in, iç mekanda tam entegre esneklik için yeni standartlar belirlemesine olanak sağlayan Zafira, ortalama 15 saniye içinde yedi koltuklu bir araçtan 1700 litreye kadar bagaj hacmine sahip iki koltuklu bir araca dönüştürülebiliyordu.

Modelin koltuk baş desteklerinin kilidi açılıp geri çekildikten sonra, üçüncü sıradaki koltuklar kolayca katlanıp araç zeminindeki uygun şekilli yuvalarına yerleştirilebiliyor ve böylece tamamen düz bir yükleme alanı yaratılabiliyordu.

– Zafira modeli üç kez Altın Direksiyon ödülü kazandı

Opel Zafira, ilk “Golden Steering Wheel” (Altın Direksiyon) ödülünü model lansmanının gerçekleştirildiği yıl aldı.

2005'te Zafira'nın ikinci neslinin üretilmesiyle birlikte Opel mühendisleri ikinci sıra koltukların kullanımının da optimize edilmesini sağladı. Koltuklar 40:20:40 oranında katlanabiliyor, böylece yetişkinler de dış taraftaki tekli koltuklarda rahatça oturabiliyordu. Bu çalışmalar yine bir ödülle taçlandırıldı. Daha da geliştirilen Flex7 oturma sistemi ile Zafira B, iç mekan esnekliği açısından yeni bir ölçüt belirlenmesinin önünü açtı ve bir kez daha Altın Direksiyon ödülünü almaya hak kazandı.

Modele 3. nesliyle Zafira Tourer eşlik etti ve bir başka Altın Direksiyon ödülü daha aldı. Yeni model, esnek kullanım sunan iç mekanının yanı sıra konforu, panoramik cam tavanı, radar bazlı hız sabitleyici ve ön çarpışma ikazı gibi yenilikleriyle de dikkati çekti. Gelen başarılar sayesinde, Zafira'nın çeşitli nesilleri Opel'in üç kez Altın Direksiyon ödülünü kazanmasını sağladı.

Zafira OPC'de yer alan 2.0 litrelik turbo motor, ürettiği 141 kilowatt (192 HP) güç ve 250 nanometre tork ile 8,2 saniyede sıfırdan 100 kilometre saat hıza ulaşabiliyordu ve 220 kilometre saat maksimum hıza sahipti. Bu özellikler, 2001 sonbaharında piyasaya sürülen Zafira OPC'nin o dönemde Avrupa'nın en hızlı van modeli olmasını sağlamıştı.

Verimliliğiyle öne çıkan ve sıkıştırılmış doğal gaz kullanan Zafira 1.6 CNG, özellikle ekonomik ve kaynakları koruyan bir araç olarak ürün portföyünün tamamlayıcı halkası oldu.

Geleneksel benzinli motorlarla karşılaştırıldığında emisyon oranlarının önemli ölçüde azaltılması ve tüm bileşenlerin pratik bir şekilde bir araya getirilmesi sayesinde iç mekandaki tam değişkenliğin korunmasını sağladı. Benzin depoları zeminin altına yerleştirilmişti ve “Monovalentplus” konsepti sayesinde sürücü gerektiğinde kolayca benzinli sürüşe geçebiliyordu.

Zafira aynı zamanda emisyonsuz sürüşe olanak tanıyan hidrojen yakıt sisteminin de öncüsü oldu. 2004 Yakıt Hücresi Maratonu'nda, iki HydroGen3 aracı Hammerfest Norveç'ten, Lizbon Portekiz'e kadar Avrupa'da yaklaşık 10 bin kilometre yol kat etti. Zafira'yı temel alan HydroGen araçları, bugünkü Opel Vivaro HYDROGEN van'ın altyapısını oluşturdu. Yakın gelecekte ise yeni Opel Movano HYDROGEN ile hidrojenle hızlı bir şekilde yakıt ikmali yapılabilen emisyonsuz ticari araç yelpazesi daha da genişlemiş olacak.

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Finrota, yeni finansal raporlama ürünü NAP360’ı tanıttı

Anadolu Ajansı
Yayın: 02.07.2024 00:52
Paylaş:
A+ A-

İSTANBUL (AA) – Finrota, yeni finansal raporlama ürünü NAP360'ı müşterilerinin kullanımına sundu.

Param'dan yapılan açıklamaya göre, NAP360, kullanıcıların tüm finansal hareketlerini tek yerden görüntüleyip verilerini işlemesine, raporlar üretip finansal öngörülere dair hatırlatma ve fikir almasına imkan sağlıyor.

Sunduğu çözümler sayesinde firmaların nakit akışlarını rahatça takip edebilmelerini sağlayan NAP360, müşterilerin finansal stratejilerini kolayca planlamasına yardımcı olmayı hedefliyor. Nakit akışlarını farklı para birimleri ile takip etmek isteyen müşteriler, nakit akışlarını döviz cinsinden görüntüleyebiliyor, düzenli yaptıkları ödemelerden hareketle tavsiyeler alabiliyor ve nakit pozisyonlarına uygun ürün önerilerden faydalanabiliyor.

NAP360'ın sunduğu avantajlar arasında gelir, gider akış grafikleri ile tablolar oluşturma özelliği bulunuyor. Güncel veya geçmiş nakit akışı incelenebildiği gibi ileri bir tarihte hesaba gelecek mevduatlar da görülebiliyor. Kullanıcılar, finansal sisteme henüz girmemiş kasa mevcudunu, çek ve senetlerini manuel girebiliyor ya da “excel” ile yükleyebiliyor. Ayrıca, müşterilerden alacaklarını, satıcı ve tedarikçilere olan borçlarını takip edebiliyor.

-Öngörülen kura göre nakit akış tablosu oluşturabiliyor

NAP360, kullanıcıların geçmiş işlemleri ve ödemelerini analiz ederek gelecekteki ödemelerini öngörmelerine ve bu doğrultuda raporlar oluşturmalarına imkan tanıyor. Bu sayede kullanıcılar, finansal geçmişlerini temel alarak daha bilinçli kararlar alabiliyor ve geleceğe yönelik daha sağlıklı ve doğru tahminlerde bulunabiliyor.

Kur girişi özelliği sayesinde gelecekte öngördükleri döviz kurunu girerek yeni kura göre nakit akış tablosu oluşturabiliyor. Bu özellik, kullanıcılarına döviz kuru dalgalanmalarının işletmenin finansal sağlığı üzerindeki etkilerini öngörmesini ve gerekli ayarlamaları yapmasını sağlıyor.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Finrota Genel Müdürü İlknur Uzunoğlu, finansal planlamanın ve nakit akışını anlık görüp yönetebilmenin öneminin daha da arttığına işaret ederek, “Finrota olarak uzaktan yapılan ödemeleri daha basit ve güvenli hale getiren modern ve kapsamlı ürün yelpazemizle müşterilerimize hizmet vermeye devam ediyoruz. Müşterilerimize bu konuda çok yardımcı olacak yeni ürünümüz NAP360'ı sunmaktan mutluluk duyuyoruz. Hizmet kalitemizi artırmak için çalışmaya ve müşterilerimizin finansal teknolojilerdeki rotalarını oluşturmaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.