Samsun Müzesi’nde Geç Osmanlı Dönemi’ne ilişkin olan ve güç, rahmet ile dayanıklılığın sembolü kabul edilen "Fatma Ananın Eli" ile birlikte hamaylı gümüş muskalar ziyaretçilerin ağır ilgisini çekiyor.
Açıldığı günden bu yana farklı periyotlara ilişkin dikkat alımlı yapıtları ziyaretçilerle buluşturan Samsun Müzesi, koleksiyonuna tarihi bedeli yüksek yeni eserler eklemeye devam ediyor. Mamut kalıntılarından Bizans periyoduna, Anadolu’daki birinci insan izlerinden Osmanlı devrine kadar birçok yapıtın sergilendiği müzede, her bir köşe farklı bir tarihi yansıtıyor.
Geç Osmanlı Dönemi’ne ilişkin hamaylı ve gümüş muskaların yer aldığı alanda yapılan bilgilendirmede, "İnsanı berbat güçlerden koruduğuna ya da kısmet sağladığına inanılan taşınabilir objelere muska denmektedir. Hamaylı (Hamail) ise uzunluğuna asılarak bir omuzdan koltuk altına hakikat çapraz formda taşınan muskadır. Ekseriyetle küçük kutu ya da tüp formunda olan bu objelerin içine, kağıt yahut deri üzerine yazılmış korunma ve şifa metinleri yerleştirilmiştir. Bu metinler ortasında Esmaül Hüsna, vefkler, Hûd Suresi’nin 6. ve 56. ayetleri üzere dualar yer almaktadır" tabirlerine yer verildi.
Aynı kısımda sergilenen ve pirinçten yapılmış olan "Fatma Ananın Eli" figürü ise, rahmetin, gücün ve dayanıklılığın simgesi olarak öne çıkıyor. Ziyaretçilerin büyük ilgisini çeken bu eserler, geçmişte halk inançlarıyla şekillenen kültürel mirasa ışık tutuyor.