Bölgenin Sesi Gazetesi tarafından
26 Mart, 2015 09:44 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Uluslararası Safranbolu İklim Değişikliği Konferansı Başladı

Uluslar arası Safranbolu İklim değişikliği konferansı dün sabah saatlerinde Karabük kültür merkezinde Çevre ve şehircilik bakın İdris Güllece,EİT çevre bilim ve teknoloji enstitüsü başkanı Dr.Asghar Mohammadi Fazel,EİT Sekretaryası enerji minareller ECO ile Çevre Şehircilik Bakanlığı tarafından Karabük Kültür Merkezi’nde düzenlenen Uluslararası Safranbolu İklim Değişikliği Konferansı, açılış konuşmaları ile başladı. Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (EİT) Çevre Bilim ve Teknoloji Enstitüsü Başkanı Dr. Asghar Mohammadi Fazel, faaliyetler ve hedefler hakkında bilgiler aktardı. Fazel, çevre işbirliği ve küresel ısınmaya ilişkin çerçeve eylem planının uygulanmasına ilişkin çalışmaların yürütüldüğünü ifade ederek şöyle dedi: “Enstitümüzün genel amacı çevrenin korunması konusunda bölgedeki kilit aktörlerin kapasitesini güçlendirmeyi amaçlıyoruz. Kaynakların verimli bir şekilde yönetilmesi sayesinde bilgi paylaşımı tesis kurma aracımız bilimsel işbirliği kaynakların seferber edilmesi halkın bilinçlendirilmesine yönelik çeşitli faaliyetlerimiz var. Bunlar temel hedeflerdir. Biyolojik türlerin sınır aşan hareketine yönelik toplantı düzenledik. Hükümetler arası platform konusunda ikinci genel toplantının hazırlığını düzenledik. Sulak alanların eko sistemle yönetilmesine yönelik bir çalıştay düzenledik. Orta Asya'da ormanların ormancılığın iklim değişikliği çerçevesine yönelik çalıştay düzenledik. Bize verilen yetkiler çerçevesinde uluslararası kuruluşlarla sürekli işbirliği içerisinde faaliyet gösteriyoruz. Çevresel rapor hazırladık. Bunun dışında çevre işbirliği ve küresel ısınmaya ilişkin çerçeve eylem planının uygulanmasına yönelik çalışmalar yürüttük. Çölleşmeyle mücadeleyle bölgesel bir plan hazırladık. 1992 yılında biz çevre ile ilgili işbirliğimizi başlattık. Üye devletlerle yakın tarihte çevre bakanları İstanbul deklarasyonunu kabul etmiştir. 2020 yılının sonuna kadar çevre işbirliği ve küresel ısınmaya ilişkin çerçeve eylem planı başlığı altında deklarasyon kabul edilmiştir. İklim değişikliğinin hafifletilmesi, teknoloji transferi, iklim değişikliği araştırmaları, eğitim öğretim ve halkın bilinçlendirilmesi gibi konular bu eylem planı çerçevesinde dikkate alınan konulardı. Benim ekibim konferans boyunca burada olacaklar. Her türlü teklif ve değerlendirmeye açığız.” EİT Sekreteryası Enerji, Mineraller ve Çevre Direktörü Orkhan Zeynalov ise “Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Sekreteryası adına burada bulunmaktan memnuniyet duyuyorum. 3 ay içerisinde art arda ikinci üst düzey iklim değişikliği formunu düzenliyoruz. 2014 yılı önemli bir yıl olmuştur. İki üst üste çevre toplantısı düzenledik. Gerçekten üst düzeyde diyaloglar gerçekleştirildi. Eğitim ve halkın bilinçlendirilmesi konusunda bilgi paylaşımına yönelik mekanizmalar da tartışıldı. İstanbul deklarasyonu belirlendi. Bu çerçevede politikaların bütünlüğü ve tutarlığı, mevcut kurumsal düzenlemelerin oluşturulması gibi konular yer aldı. Bunun dışında gibi konular yer aldı. Bunun dışında yol haritaları belirlendi. İklim değişikliğinin olumsuz etkilerinin giderilmesi ve sekretaryanın diyaloğunun arttırılması açısından bu konulara değinildi. Gıda güvenliği, su kıtlığı, biyo çeşitliliğin korunması, doğal afetlerin artan sıklığı ve çevre alanında sağlam mekanizmaların geliştirilmesi ve yenilikçi çözümlerin gelişmesi gerektiği konular belirlenmiştir. Ulusal uyum planlarına desteğin verilebilmesi için koordinasyon ve sinerjiye ihtiyaç duyulmaktadır. Taraflar arası çalışma grupları ve platformun oluşturulması gerekiyor” dedi. Karabük Valisi Orhan Alimoğlu da çevre ve iklimi bozmayacak şekilde çalışmaya devam ettiklerini ifade ederek, “BM iklim değişikliği çerçeve sözleşmesine riayet ediyoruz. Hükümetimiz iklim değişikliği ulusal eylem planı hazırlamış ve uygulamaktadır. Çevreyi ve eko sistemleri korumak temel amacımızdır. Çevreyi ve iklimi bozmayacak tarzda çalışmaya devam ediyoruz” şeklinde konuştu. Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce ise, 2014 yılının Aralık ayında İstanbul’da gerçekleştirilen EİT 5. Çevre Bakanları Toplantısı’nda iklim değişikliği ile ilgili kararlıklarını sürdürmek için Safranbolu’da konferans düzenlemeyi planladıklarını hatırlatarak şöyle dedi: “Geçtiğimiz yılın aralık ayında İstanbul’da gerçekleştirdiğimiz EİT 5. Çevre Bakanları Toplantısı'nda bölgemizde iklim değişikliği ile ilgili kararlılığımızı sürdürmek hem de Safranbolu’da bir etkinlik düzenlemeye karar vermiştik. Türkiye olarak EİT sekretaryası ile birlikte bu kararı hemen uygulamaya koydu. Siyasi kararlılığımızın bir göstergesi olarak üst düzey bir konferans düzenlemeye karar verdik. Katılımcılara tekrar hoş geldiniz diyorum. Küresel iklim değişikliği bütün dünyanın gündem maddelerinden bir tanesidir. 2015 yılı iklim değişikliği ile kritik bir döneme sahiptir. İklim değişikliği ile mücadele adına bu konferansı düzenlendik. Bölgemizin iklim değişikliği bağlamında önceliklerini göz önünde bulundurduk. Konferansın ilk günün iklim değişikliğinin etkileri ve uyum konusuna ayırdık. Özellikle küresel emisyonlarda tarihsel sorumluluğu son derece az olan ülkeler yeni anlaşmada eşit bir şekilde uyum için mücadele vermektedir. Gelişmekte olan ülkeler olarak bizler uyum konusunu ele alacağımız bu gün değerli akademisyenlerden bilgiler alacağız. Uyum çalışmalarını birlikte tartışacağız. Ulusal katkıları da ele alacağız. Yeni iklim anlaşmasını KYOTO protokolünden ayıran en önemli özellik bütün taraf ülkelerinden katkı beklenmektedir. Bütün ülkeler bu yılın ekim ayına kadar katkılarını sunacaktır. Bu çerçevede bütün üye ülkeler hazırlıklarını sürdürmektedir. İki gün boyunca ayrıca bölgemizde iklim değişikliği ile ilgili mücadele kararlılığımız Safranbolu deklerasyonu ile ilgili nihai kararlılığımızı dile getireceğiz. Safranbolu’yu özellikle seçmiş bulunmaktayız.” Konferans, Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) Sekreteri Renate Christ’in konuşması ile devam etti.
Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
İhlas Haber Ajansı tarafından
10 Mayıs, 2025 01:52 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Çanakkale Savaşı döneminde mezun veremeyen Anadolu’nun ilk lisesi, 140’ıncı yılını kutluyor

Anadolu’nun birinci, Türkiye’nin ise üçüncü lisesi olma özelliğini taşıyan ve 1. Dünya, Balkan ve Kurtuluş Savaşlarında tüm öğrencileri cepheye gittiğinden dolayı mezun veremeyen Kastamonu Abdurrahmanpaşa Lisesi, 140’ıncı kuruluş yılını kutluyor.
20 Nisan 1885’ten bu yana koca bir eğitim çınarı olarak Kastamonu’da hizmet vermeye devam eden Anadolu’nun birinci, Galatasaray ve İstanbul Lisesinden sonra Türkiye’nin üçüncü, yeniden Türkiye’nin birinci resmi lisesi olma özelliğini taşıyan Kastamonu Abdurrahmanpaşa Lisesinde 140’ıncı kuruluş yılı heyecanı yaşanıyor. Kastamonu, 1. Dünya, Balkan ve Kurtuluş Savaşlarında en çok şehit veren vilayetlerin başında geliyor. Bu kapsamda 1. Dünya, Balkan ve Kurtuluş Savaşlarında 1914-1918 yılları ortasında Kastamonu Abdurrahmanpaşa Lisesi’nden 120 öğrenci kara tahtaya "Hocam, biz vatan için cepheye gidiyoruz; bizi yok yazmayınız" notunu düşerek cepheye savaşmaya gitmiştir. Kastamonu Abdurrahmanpaşa Lisesi, savaş yıllarında lise kısmı şubelerinin birçoğunu açamadığı üzere mezun da veremedi. Lisenin cepheye giden öğrencilerinden büyük bir kısmı geri dönemeyerek şehit düşmüştür.
Yurdun dört bir tarafından Kastamonu’ya gelen okulun mezunları, devir arkadaşları ile bir yandan hasret giderirken, başka yandan da lise tarafından düzenlenen kutlama programına katıldı.

"Gençlerimizi, donanımlı ve gelecek yüzyılı kurgulayacak gençler yetiştirme çabası içerisindeyiz"
Abdurrahmanpaşa Lisesi Okul Müdürlüğü ile Abdurrahmanpaşa Lisesi Mezunları Derneği tarafından Halk Eğitim Merkezinde gerçekleştirilen kutlama programında konuşan Kastamonu Ulusal Eğitim Müdürü Hasan Gümüş, "Abdurrahmanpaşa Lisesi’nden devlet için, millet için çok değerli bireyler yetişmiştir. Bu okulumuz, yeri gelmiş cephede bulunmuş, yeri gelmiş eline kalem almış, yeri gelmiş öteki mecralarda bu vatan için, bu millet için uğraş sarf etmiş. Bugün büyük ve güçlü bir Türkiye’nin oluşması için bundan sonraki süreçte de birebir azim ve kararlılıkla buradan mezun olacak, Kastamonu’dan mezun olacak tüm gençlerimizi en işi formda yetiştirme çabası içerisinde olacağız. Sizlerin de ben, vereceğiniz değerli takviyelerle inşallah çok daha büyük bir Türkiye inşa edecekler. Zira bizler inanıyoruz ki, bizim yetiştirdiğimiz gençlerimize şu anda dünyadaki tüm insanlık bu gençleri bekliyor. Bizler bunu biliyoruz ve bu inançla da gençlerimizi, donanımlı, gelecek yüzyılı kurgulayacak gençler yetiştirme uğraşı içerisindeyiz ki bu, Abdurrahmanpaşa Lisesi içerisinden çıkacak gençlerimizi de inşallah hem bu ülkenin hem de tüm dünya insanlığının faydasına olacak ve onlara yol aydınlığı olacaktır" dedi.

"Bu salonda her şiir, her alkış, her gözyaşı, geçmiş ile gelecek ortasında kurduğumuz köprünün bir parçasıdır"
Abdurrahmanpaşa Lisesi Okul Müdürü Hüseyin Mısırlıoğlu ise, "Bugün burada sadece bir yıldönümünü değil, bir tarihin, bir ruhun ve bir aidiyetin 140 yıllık hikayesini kutlamak için toplandık. 1885 yılında Osmanlı’nın mektebi olarak temelleri atılan, sonrasında Cumhuriyetin aydınlığıyla büyüyen ve bugün çağdaş Türkiye’nin eğitim emektarlarından biri haline gelen Abdurrahmanpaşa Lisesi, yalnızca bir okul değil, bir medeniyet tasarrufunun, bir karakter inşasının ismidir. Bir yol düşünün ki sadece bilgi öğretmiyor, tıpkı vakitte gençliğe istikamet, millete sadakat, vatana aşk, beşere umut öğretiyor. Bir okul düşününki yalnızca birey yetiştirmiyor, karakter dokuyor, vicdan şekillendiriyor, ruh inşaa ediyor. Bu okul, işte bu topraklarda hepimizin gönlünde yaşayan Abdurrahmanpaşa Lisesi’dir. Bugün burada yalnızca kurucumuz Abdurrahman Nurettin Paşa’nın vizyonunu değil, birebir vakitte onu izleyen yüzlerce idealist öğretmenin, binlerce vefalı öğrencinin ortak hafızasını selamlıyoruz. Bugün burada geçmişte yazılmış kıssanın kahramanlarını anıyor birebir vakitte bu öyküyü yazmaya devam edecek genç yürekleri alkışlıyoruz. Bugün, bu salonda her şiir, her alkış, her gözyaşı, geçmiş ile gelecek ortasında kurduğumuz köprünün bir modülüdür. Biz bu köprüden yürürken gerimizde emek veren birçok öğretmeni, önümüzde yolumuzu aydınlatacak birçok öğrenciyi taşıyoruz" diye konuştu.

Abdurrahmanpaşa Lisesi Mezunları Derneği Başkanı Nurten Ciğerci de, "Koskoca geçen 140 yıl, neredeyse 1,5 asırlık koca bir çınar. Uygun ki yolumuz bu koca çınar liseden geçmiş. Bizi bu yolda yetiştiren tüm öğretmenlerimize, birlikte yürüdüğümüz tüm arkadaşlarımıza çok teşekkürler ediyorum. Kaybettiklerimizin de yerleri cennet olsun" tabirlerini kullandı.
Konuşmaların akabinde okulun mezunları tarafından mandolin konseri verildi. Okulun öbür mezunlarının da müzik söyleyerek eşlik ettiği şovun akabinde şiirler okundu ve zeybek oyunu sergilendi. Akabinde öğrencilerden oluşan okul korosu müziklerini seslendirdi. 70’li yıllara ilişkin pop müziklerinin de yer aldığı konser sonrası "Bizi Yok Yazmayın" bahisli kısa sinema izlendi. Okulun mezunlarının anılarının paylaşıldığı kutlama etkinliğinde öğrenciler tarafından hazırlanan "Ah Şu Gençler" bahisli tiyatro oyunu sahnelendi. Öğrencilerin, hem verdikleri konserde hem de oynadıkları tiyatro oyununda gösterdikleri performans davetliler tarafından büyük alkış aldı.
Okul marşının da daima bir ağızdan söylendiği kutlamalarda son olarak en yaşlı mezun olan Yavuz Ballık’a okulun plaketi takdim edildi. Kutlamalar, bugün içerisinde gerçekleştirilecek çelenk sunumu, stant açılışları ve söyleyişi ile devam edecek.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.