Avatarı
Bölgenin Sesi Gazetesi tarafından
25 Haziran, 2023 13:12 tarihinde yayınlandı

Uzmanından “ishal vakalarında doktor önerisi olmadan antibiyotik kullanmayın” uyarısı

Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Etem Pişkin, ishal vakalarının virüslere bağlı olduğunu ve doktorlar önermeden antibiyotik kullanılmaması gerektiğini bildirdi.

Pişkin, gazetecilere, kış aylarında üst solunum yolu enfeksiyonlarının, yaz aylarında ise daha çok ishal vakalarının görüldüğünü söyledi. İshal vakalarına daha çok gastroenterit olarak tanı koyduklarını belirten Pişkin, "Gastroenterit dediğimiz durum yediğimiz yiyeceklere, içtiğimiz sulara bağlı olabilir. Yaz aylarında yiyeceklerin saklanma koşullarındaki sıkıntılar, sıcaklık nedeniyle bu enfeksiyonlar çok sık karşımıza çıkıyor. Şu anda son bir haftadır acil ve yataklı servislerimizde bolca ishalli vakalar artmaya başladı." dedi. Pişkin, çocuklarda yaş küçüldükçe ishalli vakaların ciddiyetinin arttığına dikkati çekerek "En önemli tedavisi su. O yüzden suyu eksik etmemeleri gerekiyor. Özellikle bebeklerde çok daha dikkatli olmak gerekiyor çünkü bebeklerde vücut tuz oranları değişebiliyor, vücut su kayıpları çok artış gösterebiliyor. Bu açıdan bir bebeğinizde halsizlik, bitkinlik varsa mutlaka bir hekime danışmak gerekiyor." diye konuştu. İshali, günde üçten fazla dışkılama olarak tanımladıklarını anlatan Pişkin, "O yüzden her cıvık dışkılamayı ishal gibi kabul etmemek lazım. Özellikle ishalle beraber kusma varsa bu çocuklarda sıvı kaybı oluşma olasılığı artıyor. O yüzden kusmayla eşlik eden durumlarda su verirken mutlaka yavaş yavaş içirmek gerekir. Yani çok hızlı su içirdiğimizde bu çocuklara, kusmaları tetikleniyor." ifadelerini kullandı.

"Yüksek şeker içeren gıdalardan uzak durmak gerekiyor"

Pişkin, ishalde çocuklarda beslenmenin önemine işaret ederek "Beslenmeyi yaparken mümkün olduğunca yağsız besinlerle beslenmeyi öneriyoruz. Pilav ve makarna gibi yiyecekleri yağsız olarak verebiliriz. Hastalarımıza muz verebiliriz, bununla beraber patates haşlaması verebiliriz. Bunlar ishal tedavisinde önemli." dedi. Mümkün olduğunca karpuz, kavun gibi veya yüksek şeker içeren gıdalardan uzak durmayı tavsiye eden Pişkin, "İshal vakalarının çoğunluğu virüslere bağlı oluyor. Bu da çoğunlukla bu hastaların antibiyotik ihtiyacı yok demek. Doktor önerisi olmadan ve doktor herhangi bir tetkik etmeden ishalli vakalarda antibiyotik kullanmamak lazım çünkü antibiyotikler ishal miktarının sıklığını artırabiliyor. Bununla beraber çeşitli probiyotikler ishal vakalarında kullanılabilir. Antibiyotikten uzak durmak, bol sıvı almak ve mümkün olduğunca el hijyenine özen göstermek gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.(AA)
Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Avatarı
Esra Oğuzkağan Özkan tarafından
04 Haziran, 2025 17:12 tarihinde yayınlandı

Zopran’da Köy Usulü Börek Yapımı Nesilden Nesile Aktarılıyor

Karabük'ün Zopran Köyü'nde, geleneksel su böreği yapımını dört kuşaktır sürdüren Fatma Baylam, gelini ve torununa köy mutfağına ait tüm bilgilerini aktarıyor.

Köy sakinlerinden Fatma Baylam, köydeki kadınların, özellikle Kurban Bayramı gibi özel günlerde misafirlerine ikram etmek üzere geleneksel su böreğini yaptıklarını ve hazırlıklarının devam ettiğini açıkladı. Köyde 3 gün süren bayramlaşmada yaklaşık 50 kişiye yemek verdiklerini de ifade etti.

Bayram öncesinde kadınlar, köyün ünlü su böreği tarifini hayata geçiriyor. Baylam, yaptığı açıklamada, bayram sofralarının vazgeçilmezleri arasında su böreğinin bulunduğunu belirtti. Yapım aşamalarını anlatırken, 15 yufka açıldığını ve bunlardan 7 tanesinin kaynayan suyun içinde haşlandığını, ardından dikkatlice tepsiye üst üste dizildiğini söyledi. Sonrasında, arasına ilk olarak çiğ yumurta kırıldığını ve yufkaların üzerine sürüldüğünü dile getiren Baylam, üzerine ayrıca tavada pişirilmiş yumurtaların elde parçalara ayrılarak maydanozla karıştırılmasıyla iç harcının hazırlandığını aktardı. Bu hazırlıkların ardından, tepsiye 8 tane daha yufkayı yağlayarak üst üste eklendiğini, böreğin son haline getirilip fırına verilmek üzere hazırlandığını ekledi.

Fatma Baylam ve gelini Şule Baylam, geleneksel tarifle hazırlanan su böreğinin, diğer özel günlerde olduğu gibi bayramda da misafirlerin beğenisiyle ikram edileceğini belirtti. Köydeki bu gelenek, nesiller boyunca devam ederek, bayram sofralarının vazgeçilmez lezzetlerinden biri olmaya devam ediyor.

Bizi sosyal medyadan takip edin