Bolu’nun Göynük ilçesinde yaşlı bayanın yaşadığı 2 katlı ahşap konut, çıkan yangında küle döndü.
Edinilen bilgiye nazaran, Himmetoğlu köyünde 90 yaşındaki Fatma Kevşek’in yalnız yaşadığı 2 katlı ahşap konutta, gece saatlerinde şimdi bilinmeyen bir sebeple yangın çıktı. Kısa müddette büyüyen alevler tüm meskeni sardı. Yaşlı bayan ise kendi imkanlarıyla meskenden çıktı. Köylülerin ihbarı üzerine olay yerine Göynük Belediyesi İtfaiye grupları ile Orman Bölge Müdürlüğü’ne bağlı arazözler sevk edildi. Ahşap meskende çıkan yangın, grupların uzun uğraşları sonucunda söndürülürdü. Yangında can kaybı ve yaralanan olmazken, konut küle döndü. Öte yandan, alevlerin sıçrama tehlikesi olan bitişikteki ahırdaki büyükbaş hayvanlar da, takımlar ve köylülerin uğraşıyla son anda kurtarıldı.
Yangının çıkış nedeni ile ilgili inceleme başlatıldı.
Doğru zamanda güneşlenmeye dikkat çeken Aile Hekimi Uzman Dr. Tuba Efe, ’’Güneşten kaçmak değil, doğru zaman ve yöntemle güneşle buluşmak sağlığımız için en faydalı yoldur.
Özellikle 10.00-16.00 saatleri arasında etkili olan yoğun UV ışınları, cilt hücrelerinde DNA hasarına yol açabilir. Bu hasar zamanla melanom ve diğer cilt kanserleri başta olmak üzere çeşitli hastalıklara zemin hazırlar’’ dedi.
Yaz denilince akla deniz, kum, güneş ve tatil geliyor. Havaların ısınmasıyla birlikte güneş yüzünü iyice gösterdi. Sıcak havadan bunalanların en önemli tercihi sahiller oluyor. Özellikle bronzlaşmak isteyenler doğrudan güneş ışınlarına maruz kalıyor. Ancak güneş ışınları bize sadece bronz bir ten ya da iç ısıtan bir sıcaklık değil, aynı zamanda bazı ciddi sağlık risklerini de beraberinde getiriyor. Aile Hekimi Uzman Dr. Tuba Efe, güneş ışınlarının faydaları ve zararlarına ilişkin şu açıklamaları yaptı.
’’Güneş ışınları özellikle UVB spektrumu sayesinde cildimizde D vitamini üretimini sağlar’’
’’Güneş ışınları özellikle UVB spektrumu sayesinde cildimizde D vitamini üretimini sağlar. D vitamini, kemik gelişimi kadar bağışıklık sisteminin güçlü çalışmasında, bazı kanserlerin riskinin azaltılmasında ve ruh sağlığında da önemli rol oynar. Ayrıca sabah güneşi, biyolojik saatimizi düzenlememize yardım eder; melatonin salgısını destekler, daha iyi uyumamızı sağlar. Doğal ışık alan hastanelerde tedavi gören bireylerde iyileşme süresinin daha kısa sürdüğü de bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Yapılan bazı çalışmalarda sabah veya akşam saatlerinde yapılan kısa süreli güneş maruziyetinin nitrik oksit salınımını artırarak kan basıncını düzenleyici etkiler taşıdığı gösterilmiştir.
’’Sağlığınız için doğru saatte güneşlenin’’
Güneşten kaçmak değil, doğru zaman ve yöntemle güneşle buluşmak sağlığımız için en faydalı yoldur. Özellikle 10.00-16.00 saatleri arasında etkili olan yoğun UV ışınları, cilt hücrelerinde DNA hasarına yol açabilir. Bu hasar zamanla melanom ve diğer cilt kanserleri başta olmak üzere çeşitli hastalıklara zemin hazırlar. Güneşin tetiklediği oksidatif stres, bağışıklık sistemini baskılayabilir. Ayrıca göz sağlığı açısından da uzun süreli UV maruziyeti katarakt ve makula dejenerasyonu gibi ciddi rahatsızlıklara neden olabilir.
’’Çocuklar ve yaşlılar güneşe karşı daha dikkatli olmalı’’
Açık tenli bireyler, çocuklar, ileri yaşta olanlar, bağışıklık sistemi baskılanmış bireyler ve ailesinde cilt kanseri öyküsü bulunan kişiler güneşten korunma konusunda daha dikkatli olmalıdır. Çocukların hassas ciltleri güneşe karşı daha duyarlıdır. 6 aydan küçük bebekler doğrudan güneş ışığına çıkarılmamalıdır. Daha büyük çocuklarda ise gölge tercih edilmeli, uygun kıyafet ve şapka giydirilmeli, çocuklara özel güneş kremleri kullanılmalıdır. Güneşe uzun süreli maruz kalmak, sadece sağlık açısından değil, estetik açıdan da sorunlara yol açabilir. Ciltte kırışıklık, lekelenme, elastikiyet kaybı ve erken yaşlanma belirtileri görülebilir. Bu nedenle güneşten korunmak, sağlıklı ve genç bir cilt yapısı için de önemlidir.
Sağlık açısından ne zaman güneşlenmek gerekir?
Sağlık açısından güneşin en faydalı olduğu dönemler 06.00-10.00 ile 16.00-19.00 arasıdır. Bu saatlerde UV indeksi genellikle 3’ün altındadır ve güneş ışınlarının faydalı etkileri zararlarının önüne geçer. Kişisel özellikler de maruziyet süresini etkiler. Açık tenli kişiler için 5-15 dakika, daha koyu tenli bireyler içinse 20-30 dakikalık günlük güneş maruziyeti yeterli olabilir.
Güneşten korunmanın 4 temel yolu
Güneşin zararlı ışınlarından korunmanın birinci yolu özellikle öğle saatlerinde doğrudan güneş altında kalmamak yani gölge alanları tercih etmektir. İkinci sırada ise en az SPF30, geniş spektrum (UVA + UVB) koruyucu kremleri dışarı çıkmadan 20 dakika önce güneş kremi sürmek ve bunu 2 saatte bir yenilemek. Üçüncüsü ise geniş şapka, UV korumalı gözlük ve ince uzun giysilerle fiziksel koruma sağlamaktır. Son olarak ise cildinizi kontrol etmektir. Yeni benler, renk değişiklikleri ya da iyileşmeyen yaralar varsa mutlaka dermatologa gitmek gerekir.’’