Neden mi böyle bir başlık attım? Çünkü çocukluğumun güzel bir anısından yola çıkarak bugün geldiğimiz noktaya bir gönderme yapmak istiyorum.
Yaklaşık kırk, kırk beş yıl öncesine dönelim… O zamanlar henüz küçüktüm. Babam, gazete almamız için bize 25 ya da 50 kuruş verirdi. Annem ve babamın bize para vermesi nadir bir olaydı, bu yüzden kardeşimle gazeteyi kimin alacağı konusunda sık sık tatlı bir kavga ederdik. Ama o kavgalar bile bir başkaydı; dondurma alsak bile sırayla ısırır, her şeyi paylaşırdık. Şimdi düşünüyorum da, o dönemlerdeki kardeşlik bağları, samimiyet, dayanışma bugün neredeyse yok denecek kadar azalmış durumda.
Gazeteyi elime aldığımda sayfalarını büyük bir merakla çevirir, genelde sadece karikatür köşesine bakardım. Rahmetli babaannem, “Oğlum, şu gazeteyi bana oku” derdi. Ben de zevkle okurdum. Bu anların güzelliği hâlâ hafızamda yerini koruyor. O günler o kadar özel ve sıcak ki…
Günümüzdeki Çocuklar Bu Anları Yaşayamıyor
Bugün bu anıları paylaşmamın sebebi, artık bu tür deneyimlerin çocuklarımızın hayatında neredeyse hiç yer almıyor olması. Eskiden evlerde huzur, sohbet, paylaşım, kardeşler arasında şakalaşmalar vardı. Şimdi o güzel bağların yerini teknoloji aldı. Çocuklarımız babaannelerini, anneannelerini, dedelerini görmek bir yana, sevgilerini bile tanımadan büyüyor. Artık herkesin elinde bir telefon, evlerde bir bilgisayar var; kimse kimseyle konuşmaz oldu. Hayatın tadını kaçırıyoruz, hayattan bi’ haber yaşıyoruz.
Oysa çocuklarımıza gazete okumayı, kitap okumayı sevdirmek elimizde.
Ailelere burada çok büyük görevler düşüyor.
Neden Bedava Gazete?
Evet, yanlış duymadınız: Bedava gazete!
Karabük merkezinde işyerlerine siyah-beyaz baskı yapılmış gazetelerimizi ücretsiz olarak dağıtıyoruz. Peki neden? Çünkü istiyoruz ki her eve, her işyerine bir yerel gazete girsin.
Çocuklarınız okusun, siz okuyun, çevrenizle paylaşın. Bizler Karabük’ten haberler yazıyor, insanları bilgilendirmek için emek veriyoruz. Ama soruyorum size, bu emeğe toplum ne kadar destek veriyor?
Maalesef, aldığımız destek yok denecek kadar az. Yıllardır gazetemizi çıkarıyoruz ama bir türlü renkli baskıya geçemedik. Çünkü yeterli destek olmuyor. Oysa hepimizin biraz katkısıyla, bu gazete çok daha iyi yerlere gelebilir.
Yerel Gazetelerin Önemi
Gazete dediğimiz sadece bir kağıt parçası değildir. O, bir dönemin tanığıdır; tarihin, haberlerin ve toplumsal olayların aynasıdır. Yerel gazeteler ise bulunduğunuz şehrin nabzını tutar, sorunları dile getirir, sesinizi duyurur.
Biz, gazetenin her eve ve işyerine girmesini istiyoruz. Çocuklarınız da bizim o eski günlerde yaşadığımız sıcak anıları yaşasın. Gazeteyi ellerine aldıklarında karikatürlere baksın, köşe yazılarını okusun, toplumsal farkındalıkları artsın. Çünkü yerel basın varsa, siz varsınız.
Sizlerden isteğimiz çok basit: Gazetelerimize sahip çıkın. Görüşlerinizi, önerilerinizi bizimle paylaşın. Hep birlikte yerel basını hak ettiği yere taşıyalım.
Sözün Özü
Düşünün ki, bir şehirde yerel basın ne kadar güçlüyse, o şehir o kadar bilinçlidir. Bu yüzden, gelin bu çabaya omuz verin. Çocuklarımıza daha güzel bir gelecek sunmak, hayattan haberdar olmalarını sağlamak için bir adım atalım.
Unutmayalım: “Yerel basın varsa, siz varsınız.”
Kalın sağlıcakla.