Zamanında çok dile getirmiştik... Karabük’ün akşamları nefes alabileceği,  ailece dışarı çıkıp huzurla vakit geçirebileceği sosyal alanlara ihtiyacı olduğunu.

Karabük Belediye Başkanı Özkan Çetinkaya göreve geldiğinde gençliği bazı çevrelerde "acaba" soruları doğurmuştu. Ama gelinen durumda o endişelerin yersiz olduğu ortaya çıktığı gibi beklentilerinde üstünde bir performans sergilendiğini geniş bir çevre düşünüyor.

Düşünüyorlar çünkü yapılanları görüyorlar. Yapılanları gördükçe de beklentilerin bile üstünde  bir performans sergilendiğini ifade ediyorlar.

Karabük’te uzun yıllardır akşam saatleri aileler için sessizlik demekti. Çıkacak yer yoktu, oturulacak mekân sayısı yok gibiydi. Ama şimdi TABLO DEĞİŞİYOR.

Bir gidin yeni parklara ve özellikle Havuzlu Bahçe’ye.
Aileler çoluk çocuk dışarıda. Çayını içen, yemeğini yiyen, sohbet eden, yoğunluktan dolayı kenarda bekleyip masa boşalmasını bekleyen ve masalarda kahkahalarla zaman geçiren insanlar... Yüzlerde tebessüm var.

Demek ki NE BÜYÜK BİR İHTİYAÇ, NE BÜYÜK BİR BOŞLUK varmış, değil mi ? Bu tablo gösteriyor ki Karabük, akşamları da yaşamak istiyormuş değil mi ? Ve artık YAŞAMAYA BAŞLIYOR, değil mi !

Yakında Millet Bahçesi de tamamlanacak. Şimdiden görüyorum ki Başkan Çetinkaya orada da etkinlikler, konserler, çocuk sesleri eksik olmayacak şekilde birçok planlama yapacaktır.
KARABÜK’TE SOSYAL HAYAT  ADETA YENİDEN YAZILIYOR. Ve yapılanlar görüldükçe da çıtalar da yükseliyor ve Başkan Çetinkaya “daha fazlasını da yapacaktır” dedirtiyor.

***

Karabük Belediyesi Yaz Kursları da Bu Dönüşümün Bir Parçası

Bu sosyal dönüşüm sadece  parklarıyla, Havuzlu Bahçe ile sınırlı değil.
Karabük Belediyesi'nin “Yaz Seninle Güzel” temasıyla başlattığı yaz kursları da aynı hedefe hizmet ediyor. Daha sosyal, daha aktif bir şehir inşa ediliyor.

Çocuklardan yetişkinlere kadar her yaş grubuna hitap eden kurslar, sadece eğitim değil, aynı zamanda birlikte öğrenme ve sosyalleşme zemini sunuyor.
Kuran eğitimi, yüzme, sanat atölyeleri, açık hava sinemaları, bilimsel tema günleri…
Ve daha niceleri.

Karabük artık YALNIZCA ÇALIŞILAN DEĞİL, YAŞLANILAN DEĞİL, YAŞANILAN BİR ŞEHİR olmak yolunda emin adımlarla ilerliyor.

Çünkü artık hem parkta oturan var, hem sanatla ilgilenen.
Hem bilimle tanışan çocuk var, hem akşam yürüyüşüne çıkan aile var.

Hem sosyalleşme, hem bilim , hem sanat, hem spor, hem eğitim, hem küçükler, hem büyükler topyekün bambaşka bir Karabük inşası çoktan başladı bile değil mi ?

TABİ YAPILACAK ÇOK İŞ VAR DAHA. İş bitmiş değil, daha yolun başında Başkan. Daha yapacağı birçok hizmet için oldukça başarılı bir grafiği kısa süre de ortaya koydu ama.

Ne diyeyim ; Karabük değişiyor. Güzelleşiyor. Sosyalleşiyor. Tebrikler genç ve dinamik Özkan Başkan…

***

Vaatler Unutuldu, Partililer Dışlandı mı ? Başkan Ne Yapmak İstiyor?

Safranbolu Belediye Başkanı Elif Köse'nin ismi bir süredir CHP içinde farklı şekillerde  anılıyor. Partisinin Bayramlaşma programına katılmaması sadece son örnek olarak veriliyor. Daha önce de benzer organizasyonlara mesafe koyması, HATTA PARTİNİN İL BAŞKANI VE MİLLETVEKİLİNE KARŞI “soğuk” denilebilecek bir tutum sergilemesi vurgulanıyor.

Bu mesafenin sadece partililere değil, Safranbolu halkına da  yavaş yavaş yansıyor olduğunu söyleyen CHP’liler var.

Hakkında en çok söylenilen ‘KOLTUKLA GELEN GÜÇ İKİNCİ DÖNEM KİBRE DÖNÜŞTÜ’ ifadeleri.  Siyasette özgüven önemlidir ama bu özgüven zamanla kontrolden çıkıp kibre dönüşürse, işte orada tehlike başlar. Başkan Köse’nin tutumu, birçok CHP’li tarafından artık “BEN PARTİNİN ÜSTÜNDEYİM” anlayışı olarak değerlendiriliyor. Oysa belediye başkanının , parti teşkilatının desteğiyle o koltuğa oturduğu hatırlatılıyor. Bugün geldiği noktada ise PARTİNİN BAYRAMLAŞMASINA DAHİ KATILMAYAN, BİRLİKTE POZ VERMEKTEN BİLE İMTİNA EDEN bir kibir duruşu sergilediğine vurgu yapılıyor.

Bazı CHP’liler ; “Parti büyükleri, emektarları , milletvekili ve il başkanı Safranbolu’ya gidip  bayramlaşmaya katılıyor ama Safranbolu’nun belediye başkanı, partinin  il başkanlığının düzenlediği resmi bayramlaşma programında ortalarda yok. Bu tutum SADECE SAYGISIZLIK DEĞİL; aynı zamanda  KENDİNİ HERKESTEN ÜSTÜN GÖRME  mesajı. Ve bu mesajın muhatabı sadece partililer  olarak biz değiliz, aynı zamanda ona  oy veren  binlerce insana yapılan açıkça saygısızlık ve kibir…” deniliyor.

Özetle; ilk dönemde  topladığı sempatiyi artıran ve ikinci dönemde daha güçlü bir şekilde seçilen Başkan Köse’ye karşı bazı CHP’liler gerçekten çok tepkili.

 Kendisini halktan ve partiden üstün gördüğünü söyleyenler,

İkinci dönemi kazandıktan sonra partilileri ve vatandaşı bile tanımaz hale geldiğini söyleyenler,

İkinci dönemde özgüveninin kibre dönüştüğünü söyleyenler,

Seçimde vaat ettiği projelerin hiçbirinin hala başlamamış olmasını eleştirenler…( O kısımda yapılan eleştirileri yarın yazacağım)

Hepsi CHP’li bunları söyleyenlerin… Yazar mısın diye bana da sık sık iletiyorlar. Bel altıdır, hakarettir, iftiradır, yalandır vb. olmadığı müddetçe  kızmaca, darılmaca yok ben de yazacağım tabi ki…

***

 Turistik Tren Safranbolu’suz Olmaz! Hadrianapolis’i Yok Saymak, Tarihi Rotalardan Silmek Demektir”

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun açıkladığı “Turistik Karaelmas Ekspresi” projesi, Batı Karadeniz’in kültürel ve doğal mirasını turizme kazandırmak adına oldukça anlamlı bir girişim. 13 Haziran’da başlayan tren seferleriyle, Ankara’dan Zonguldak’a uzanan demir yolu hattı boyunca hem nostaljik hem de keşif dolu bir yolculuk planlanıyor.

Yeşil Yenice’miz çok şükür rota da var.

Ancak bu güzergâhta öyle iki önemli durak var ki, YOKLUKLARI HİSSEDİLMEKLE KALMIYOR, SORGULANMAYI DA HAK EDİYOR ,değil mi ?
UNESCO Dünya Mirası Listesi'ndeki Safranbolu ve Hadrianapolis Antik Kenti’ne ev sahipliği yapan Eskipazar’a uğramadan geçen bir Kültürel Miras Treni eksik kaldı.

Kültürel mirastan söz ediyorsak, Safranbolu’suz bir turizm hattı düşünülebilir mi ?
Dünyaca tanınan mimarisiyle, sokaklarıyla, han-hamamlarıyla yaşayan bir açık hava müzesi olan ilçemiz yok sayılabilir mi ?

Öte yandan, Roma dönemine ait benzersiz kalıntılarıyla son yıllarda kazı çalışmalarıyla Türkiye gündemine gelen Eskipazar’daki Hadrianapolis Antik Kenti, bölgenin yeni gözdesi olmaya adayken uğramadan, görmeden geçilip gidilir mi ? 

Ama ne yazık ki bu rota, bu iki değerli kültürel varlığı kapsamadı. Bu büyük bir eksiklik değil mi ? Sadece Karabük için değil emin olun tarihi ve kültürel bütünlük açısından da çok önemli bir boşluk oluştu.

Böyle bir güzergâhta bu iki tarihi noktanın yer almaması büyük bir eksikliktir. Bu sadece Karabük için değil, kültürel bütünlük açısından da ciddi bir boşluk anlamına geliyor.
Bu nedenle çağrım açık ve yapıcıdır
Safranbolu ve Eskipazar bu hatlara entegre edilmeli, turistik duraklar arasına alınmalı.
Ankara’dan hareket eden bir trenin, yolcularına “Kültürel Miras” başlığı altında bir deneyim sunup, Türkiye’nin UNESCO markalı kenti Safranbolu’ya uğramaması; ya da Hadrianapolis gibi eşsiz bir antik kenti pas geçmesi, turizm vizyonuyla örtüşmeyen bir eksikliktir.