AK Parti Karabük Milletvekili Cem Şahin’in KARDEMİR yönetimine yaptığı çağrı, Karabük’teki gençler için umut verici bir adım olarak değerlendiriliyor. Şahin, fabrikanın 320 kişilik mülakat sürecini sadece 100 kişi ile sınırlı tutmaması gerektiğini belirterek, işçi açığının daha geniş bir istihdam politikasıyla kapatılmasını istiyor. Bu öneri, hem KARDEMİR’in verimliliğini artıracak hem de Karabük’teki genç nüfusu iş gücüne kazandırarak işsizlik oranını düşürecektir.
KARDEMİR’in, Türkiye’nin sanayi altyapısında oynadığı kritik rolü göz önünde bulunduran Milletvekili Şahin, fabrikanın büyük hedeflere ulaşabilmesi için yeterli iş gücüne sahip olmasının şart olduğunu vurguluyor. Emekli olan işçilerin yerine yeni işçiler alınmazsa, fazla mesai ve iş güvenliği sorunlarının ortaya çıkabileceğini belirtiyor.
Cem Şahin’in daha önce yaptığı girişimler de Karabük’e büyük katkılar sağlamıştı. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’ndan 300 milyon TL kaynak getirmesi, Adalet Bakanlığı’ndan Karabük’e İdare Mahkemesi kurulması kararı aldırması, Millet Bahçesi tasarruf tedbirlerine takılacakken bakanlık ve müteahhitle görüşerek sürecin devam etmesini sağlaması bu katkılardan sadece birkaçı.
Sayın Şahin, KARDEMİR’de yapılacak yeni işçi alımlarıyla Karabük’ün ekonomisine ve geleceğine bir kez daha destek sağlamayı hedefliyor.
Milletvekili Şahin’in Karabük’e yaptığı hizmetler, onun bu şehir için ne kadar kararlı ve güçlü bir şekilde çalıştığını gösteriyor. Hem geçmişte hem de şimdi, Karabük’ün yararına olan her adımda Şahin’in katkısını/çabasını/gayretini takdir etmek lazım.
“Hazine Bakanı Geldi, İş Dünyası Gelmedi!” STK ve İş İnsanları Neden İlgi Göstermedi?
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in STK ve iş insanları ile yaptığı toplantıda, şehirdeki sivil toplum kuruluşları (STK) ve iş insanlarının çoğunluğunun katılmaması dikkat çekti.
Toplantının büyük bölümünde AK Parti teşkilat mensupları ve Kadın Kolları üyelerinin bulunduğu, iş dünyasından ise sınırlı sayıda katılım olduğu gözlendi. Üst katta basın mensuplarından sadece 4-5 kişi bulunuyordu.
Ekonominin 1 numarası sayılabilecek bir Bakan’ın toplantısına İş İnsanlarının yoğun ilgi göstermemesi ilginç değil mi ?
Bakan Şimşek Pembe Bir Tablo Çizdi
Toplantıda konuşan Bakan Şimşek, Türkiye ekonomisi hakkında oldukça olumlu bir tablo çizdi. 2026 yılı sonunda enflasyonun tek haneye düşeceğini ve kişi başına düşen milli gelirin 15 bin dolar olduğunu belirtti. Ayrıca, eğitimden sağlığa, tarımdan enerjiye kadar pek çok alanda önemli gelişmeler yaşandığını ve Karabük’e son 21 yılda 38 milyar TL’lik yatırım yapıldığını söyledi. Ancak bazı vatandaşlar Bakan’ın çizdiği bu tabloya itiraz ediyorlar, bu olumlu tabloyu gerçek hayatlarında göremediklerini ifade ediyorlar.
Bazı Karabük’lüler Bakanın Açıkladığı Tabloyu Göremiyoruz, Bizim 15 Bin Dolar Kimin Cebinde Diyorlar
Vatandaşlar, kişi başına düşen 15 bin dolarlık milli gelir açıklamasına da eleştiri yapıyorlar. Bu hesaba göre 4 kişilik bir aile için 60 bin dolar düşmesi gerektiğini söyleyen vatandaşlar, “Nerede bu para? Bizim cebimizde yok, bizim paramız kimin cebinde?” diyorlar.
Emekli maaşlarının Avrupa’da son sıralarda yer aldığını, ancak milletvekili ve bakan maaşlarının zirvede olduğunu belirten bazı vatandaşlar, emekli ücretinin, asgari ücretin açlık sınırında olduğunu ve temel ihtiyaçlarını karşılamada bile zorlandıklarını ifade ediyorlar.
Kırmızı Et Bile Tüketemeyen Aileler Var: Nerede Bizim 15 Bin Dolarımız?
Karabük emek kenti – emekli kenti, işçi kenti, memur kenti. Karabük’te yaşayan birçok aile, çocuklarına kırmızı et bile alacak durumda değil. Çocukluk çağında dana kıyma, biftek ya da pirzola tatmamış çocuklar ve bu gıdalara ulaşamayan aileler yok mu ? Gerçekten birileri mutlu ve müreffeh bir hayat yaşıyor olabilir, ama Türkiye’nin kaçta kaçı, Karabük’ün ne kadarı bu mutlu azınlık içinde?” diyorlar.
Kira-Eğitim ve Kış Masrafları Dert Olmaya Başladı
Biz çifte maaş almıyoruz, kiralarımızı ödemekte zorlanıyoruz. Kış yaklaşırken odun, kömür ve doğalgaz masraflarını nasıl karşılayacağımızı düşünüyoruz. ‘Açın pencereleri, açın doğalgazları, doğalgaz bedava olacak, bedava.” diye çığırtkanlık yapanlar vardı, kış geldi bedava doğalgazı göreceğiz mutlaka. Okullar açıldı bir kırtasiye masrafları bile bütçemizi sarstı. Biz mutlu azınlık değil, mutsuz çoğunluğuz, diyorlar.
Asgari Ücretlilerin de Durumu Farklı Değil
Asgari ücretliler de benzer sorunlar yaşıyor. Emekli, işçi, memur, çiftçi ve tarımcıların bazıları ekonomik koşulların ağırlığını damarlarına kadar hissettiklerini söylüyorlar. Emekliye, işçiye çiftçiye gelince kaynak sorunu olduğunu ve ekonominin bu yükü kaldıramayacağını söylüyorlar da, BÜYÜK FİRMALARA NEDEN VERGİ AFLARI GETİRİYORLAR, GARANTİ ÖDEMELİ YOLLARI, KÖPRÜLERI VE HASTANELERİ NEDEN YAPIYORLAR,HANİ CEBİMİZDEN PARA ÇIKMAYACAKTI ? bunlara kaç yüz milyon ya da kaç milyar tl cebimizden harcandı ve hala harcanıyor, İşte bunlar kaynak değil mi, önemli olan kaynağın nerelere, kimlere harcandığı, diyorlar
Sığınmacılar İçin Kaynak Var, Peki Vatandaş Ne Olacak?
Suriyeliler, Iraklılar, Afganlar ve diğer sığınmacılarla ilgili harcamaları da eleştiriyor bazı vatandaşlar. BU HARCAMALAR BİZİM PARAMIZLA YAPILIYOR. Sığınmacılara hastane hizmeti ücretsiz ve ilaç ücretsiz biz paramız varsa ilaç alabiliyoruz. KENDİ ÜLKEMİZDE ADETA SIĞINMACILAR BAŞ TACI BİZ YABANCI OLDUK, BİZ ADETA İKİNCİ SINIF VATANDAŞ MUAMELESİ GÖRÜYORUZ. Hem Suriye’de Savaş bitti, neden geri gönderilmiyorlar? TÜRKİYE, ORTADOĞU’NUN VE AVRUPA’NIN SIĞINMACI DEPOSU MU OLDU? Üstelik, her gün daha fazla göçmen akın akın gelmeye devam ediyor. Bu gidişle 30-40 yıl sonra kendi ülkemizde bizler azınlık olacağız endişesi yaşıyoruz. Bu konu bir parti meselesi değil, partilerüstü, memleket, millet meselesi, diyorlar.
Yerli Otomobil TOGG Neden Kullanılmıyor?
Bana eleştirilerini dile getirenler arasında ilginç bir şekilde yerli otomobil TOGG da gündeme geldi. Bazı vatandaşlar , neden bakanların, milletvekillerinin ve bürokratların yerli-milli otomobili kullanmadığını sorguluyor. Ne oldu TOGG’a? Sınırlı sayıda vatandaş mı kullanıyor? Bürokratlar, idareciler, bakanlıklar, valilikler ve belediyeler neden TOGG’a binmiyor? Tasarruf tedbiri uygulayan Bakan bari TOGG’a binseydi, diyorlar.
23 Yıllık AK Parti Yine Zirvede Ama…
AK Parti, 23 yıllık iktidarında birçok başarıya imza attı ve halen Türkiye’nin birinci partisi konumunda. Ancak bu durum, vatandaşların yaşadığı ekonomik sıkıntılar ve artan eleştirilerle gölgelenmiş durumda. Yine de birçok kişi, tüm eleştirilere rağmen AK Parti’yi “güvenilir liman” olarak görmeye devam ediyor. Peki, bu durumun sebepleri neler?
Vatandaşların Eleştirileri: CHP’li Demekle Kestirip Atılacak Konular Değil
Yukarıda dile getirilen eleştiriler, sadece bir partiye bağlı kişilerin değil, farklı görüşlerden insanların ortak düşüncelerini yansıtıyor. Eleştiriler “CHP’li bunlar” diyerek geçiştirilemez. Görüşü ne olursa olsun, bu eleştiriler aynı ülkede birlikte yaşayan insanların ortak sorunları. Türkiye’de yaşanan ekonomik sıkıntılar, hayat pahalılığı, maaş yetmezliği gibi problemler, her kesimden vatandaşı etkiliyor.
AK Parti Döneminde Büyük Başarılar Sağlandı
AK Parti’nin 23 yıllık iktidarı, dünya siyaset tarihinde bir rekor olarak öne çıkıyor. Bu uzun süreçte Türkiye’nin birçok alanda ciddi gelişmeler kaydettiğini kimse inkar edemez. Eğitimden sağlığa, ulaşımdan teknolojiye kadar birçok konuda olumlu adımlar atıldı. Ancak bu uzun süreli iktidarın doğal bir sonucu olarak eleştiriler de birikmiş durumda.
“Hem Ağlarım Hem Giderim” Misali: AK Parti Eleştiriliyor Ama Seçimlerde Yine Tercih Ediliyor
Vatandaşlar, ekonomik zorluklar ve hayat pahalılığından şikayet etse de, yine de AK Parti ve Cumhurbaşkanımıza büyük bir sevgi ve bağlılık duyuyorlar. “Hem ağlarım hem giderim” misali, dert yananlar, şikayet edenler, eleştirilerini sıralayanlar, yine de AK Parti’yi tercih ediyor. Yarın bir seçim olsa, eleştiriler getirenlerin büyük bir kısmı yine AK Parti’ye oy vereceğini söylüyorlar zaten. Bu durum, muhalefet partilerinin neden halkın gönlünde yeterince yer edinemediği sorusunu gündeme getiriyor.
Ekonomik Zorluklar Eleştiriliyor, Ama Yine Çözüm AK Parti’de Görülüyor
Son yıllarda enflasyon, ekonomik zorluklar ve hayat pahalılığı vatandaşları zorluyor. Ancak, eleştiri yapan çevreler bile yine AK Parti’yi çözüm adresi olarak görüyor. Halk, “AK Parti bozduysa, AK Parti düzeltir” düşüncesini taşıyor ve muhalefet partilerine olan güvensizlik, AK Parti’ye yönelmeyi sürdürüyor.
Muhalefet Halkın Gönlüne Dokunamıyor
Muhalefet partilerinin yıllardır iktidar olamaması, aynı zamanda halkın gönlünde yeterince yer edinememesiyle de açıklanabilir. Muhalefet partilerinin liderleri ve kadroları, vatandaşlar tarafından yeterince güvenilir bulunmuyor. Halk, muhalefetin ülkeyi yönetecek vizyon, program ve çalışmalara sahip olmadığına inanıyor.
AK Parti’ye Yönelik Eleştiriler ve Muhalefetin Yetersizliği
Evet, AK Parti uzun yıllardır iktidarda olmanın getirdiği yıpranmayla karşı karşıya. İlk dönemlerdeki desteği azalmış olabilir, ancak muhalefet partilerine olan güvensizlik nedeniyle birçok vatandaş yine AK Parti’ye yöneliyor. “Muhalefet gelirse ülke batar” endişesi, halk arasında yaygın. Bu durum, muhalefetin kendi eksikliklerini ve halkla yeterince iletişim kuramadığını gösteriyor.
Sonuç: Tüm Yollar Yine AK Parti’ye Çıkıyor
Sonuç olarak, vatandaşlar ekonomik zorlukları, hayat pahalılığını ve çeşitli eleştirileri dile getiriyor olsa da, yine çözüm olarak AK Parti’yi görüyor. Muhalefet partilerinin bu durumu irdelemesi ve neden halkın güvenini kazanamadığını sorgulaması gerekiyor. Her ne kadar eleştiriler artsa da, halkın gözünde AK Parti hâlâ birinci parti konumunda ve seçimlerdeki güçlü varlığını sürdürüyor.
Okan KÜÇÜK’ün Tüm Yorum Haberleri İçin Burayı Tıklayınız: