Bölgenin Sesi Gazetesi tarafından
01 Ocak, 2017 23:22 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Yenice Kaymakamı Bugün Yeni Görevine Başlayacak

Yenice Kaymakamı Oğuz Cem Murat’ın son kararname ile Kahramanmaraş ilinin Çağlayancerit ilçesine atanmasıyla boşalan Yenice Kaymakamlığı’na Muhammet Fatih Demirel atandı. 28 Aralık’ta yapılan 103. Dönem Kaymakam atamasıyla Yenice Kaymakamlığı’na atanan Muhammet Fatih Demirel’in 2 Ocak 2017 Pazartesi günü görevine başlaması bekleniyor. Muhammet Fatih Demirel, yaklaşık bir ay öncesine kadar Isparta’nın Keçiborlu ilçe Kaymakamlığı’nı vekaleten yürüttü. MUHAMMET FATİH DEMİREL KİMDİR? 1989 yılında Hatay'ın Kırıkhan İlçesi'nde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Kırıkhan’da , lise eğitimini Antakya'da tamamladı. 2011 yılında Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü'nden mezun oldu. 2012 yılında İçişleri Bakanlığının açtığı Kaymakamlık sınavını kazanarak, 2013 yılında Mülki İdare Amirliği mesleğine intisap etti. Konya Kaymakam Adayı olarak mesleğe başlayan Muhammet Fatih DEMİREL il stajını Konya'da, teftiş stajını Samsun merkez ve Bafra İlçesi'nde tamamladı. Ardından Konya Beyşehir ve Çanakkale Lapseki ilçelerinde Refiklik stajını tamamladı. Akabinde yurt dışı stajı çerçevesinde İngiltere’nin Sheffield Üniversitesinde dil eğitimi aldı. İçişleri Bakanlığı ile Dışişleri Bakanlığı arasında düzenlenen protokol gereği T.C. Londra Başkonsolosluğu'nda Dışişleri stajını yerine getirdi. Bunun yanında İngiliz Yönetim Sistemi'ni öğrenmek amacıyla İngiliz Kamu ve Kurum ve Kuruluşlarında gezi ve incelemelerde bulundu. Yurda döndükten sonra İçişleri Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğünün 21/09/2016 tarih ve 16800 sayılı yazısı Bakanlık Makamının 20/09/2016 tarihli onayı ile Isparta-Keçiborlu Kaymakamlığına görevlendirilmiştir. 26/09/2016 tarihinde görevine başlayan Muhammet Fatih DEMİREL evli olup İngilizce bilmektedir
Bizi sosyal medyadan takip edin
blank
Haber Merkezi tarafından
09 Mayıs, 2025 16:32 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Altın Safran Belgesel Film Festivali’nde Ezber Bozan Çalıştay Raporu Açıklandı

Türkiye’nin en köklü belgesel film organizasyonlarından biri olan 26. Uluslararası Altın Safran Belgesel Film Festivali, bu yıl yalnızca gösterimlerle değil, belgesel sinemanın geleceğine yön verecek önemli bir çalıştayla da dikkat çekti. Festival kapsamında düzenlenen Belgesel Çalıştayının sonuç bildirgesi, sinema dünyasında ses getirdi.

Belgesel sinemanın Türkiye’deki konumu, karşılaştığı zorluklar ve gelişim alanları masaya yatırıldı. Bildirge, festival danışmanları Öğr. Görevlisi Serdar Sabuncu, Dr. Öğr. Üyesi Musa Ak, sinema yazarı Doç. Dr. Fırat Sayıcı ve Doç. Dr. Mehmet Köprü tarafından okunarak kamuoyuna açıklandı. Festival katılımcısı akademisyenler, yönetmenler ve sinema yazarları bildirgeyi imzalayarak destek verdi.

"Belgesel Sinema Gölgeden Çıkmalı"

Çalıştayda özellikle belgesel filmlerin büyük festivallerde uzun metraj kurmaca filmlerin gölgesinde kalması eleştirildi. Altın Koza ve Altın Portakal gibi prestijli festivallerde belgesellerin gösterim saatleri, salon dağılımları ve tanıtım eksiklikleri nedeniyle arka planda kaldığına dikkat çekildi. Katılımcılar, belgeselin ayrıcalıklı bir kategori olarak konumlandırılması gerektiğini vurguladı.

Seyirci Alışkanlıkları ve Mekân Eleştirileri

Belgesel sinemaya dönük sınırlı seyirci alışkanlıkları da gündeme geldi. Ücretsiz gösterimlerin değer algısını düşürdüğü, sembolik ücretlerin ise seyirciyi motive edebileceği savunuldu. Ayrıca Altın Koza gibi büyük festivallerin hala bir “festival sarayından” yoksun olması eleştirildi. Buna karşın Altın Safran’ın sabit mekâna kavuşması olumlu bir örnek olarak gösterildi.

Ödül ve Destek Sistemleri Yetersiz

Çalıştayda belgeselciler için ödül miktarlarının ve prestij unsurlarının artırılması, finalist filmlere maddi destek sağlanması gerektiği vurgulandı. Ayrıca, Antalya Film Forum gibi destek mekanizmalarının artırılması, proje geliştirme ve post-prodüksiyon süreçlerine daha fazla kaynak ayrılması önerildi.

Sansür ve Seçki Eleştirileri

Katılımcılar, festivallerde yaşanan sansür tartışmalarının belgesel sinemayı olumsuz etkilediğini belirtti. Seçki çeşitliliği konusunda ise ön jürilerin daha farklı perspektiflerden oluşması gerektiği ifade edildi.

Genç Nesillere Belgesel Sevgisi Aşılanmalı

Belgesel sinemanın sadece festival dönemiyle sınırlı kalmaması, yıl boyu eğitim programları, atölyeler ve söyleşilerle desteklenerek genç kuşaklara ulaşması gerektiği vurgulandı. TRT gibi ana akım medya kanallarında daha fazla belgesel yayınlanması çağrısı yapıldı.

Çalıştaydan Çarpıcı Öneriler:

  • Belgeseller, kurmaca filmlerle çakışmayacak saatlerde ve prestijli salonlarda gösterilmeli.
  • Festivaller için sabit, modern mekânlar oluşturulmalı.
  • Tanıtım stratejileri sosyal medya dışına taşınarak televizyon ve radyo ile desteklenmeli.
  • Belgesel ödülleri prestij odaklı hale getirilmeli, finalistlere maddi destek sağlanmalı.
  • Seyirci katılımı artırmak için sembolik ücretler ve paralel etkinlikler uygulanmalı.
  • Ön jüri seçimlerinde tematik ve düşünsel çeşitlilik sağlanmalı.
  • Belgesellerin dijital ve geleneksel medyada daha fazla görünür olması için medya iş birlikleri geliştirilmeli.

Altın Safran İlham Veriyor

Çalıştayda, Altın Safran Belgesel Film Festivali’nin 26 yıllık istikrarlı yapısı ve belgesel sinemaya merkezî bir rol verme vizyonu, diğer festivallere örnek model olarak sunuldu. Festivalin yalnızca gösterim değil, kültürel koruma ve toplumsal farkındalık yaratma misyonuyla hareket etmesi, Türkiye belgesel sinemasının gelişimi adına umut verici bulundu.

Bizi sosyal medyadan takip edin

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.