Kentte Hiçleşmek.!.

Kentte Hiçleşmek.!.

Yayın: 20.10.2016 08:44
Paylaş:
A+ A-

Duyarlılık ve değer bilme…
Kent yaşamının olmazsa olmazları.
Kentler bu iki sözcükle var olurlar…
Anlam kazanırlar…
Kendilerini belli ederler.
Ön plana çıkarlar.
Önemsendikleri ölçüde geleceğe kucak açarlar.
Bu iki sözcüğü içselleştiremeyen ve gelecek kuşaklara aktaramayan kentlerin atılım yapmaları söz konusu değildir.

Toprak güzelleşmek için ilgi ister.
Kentler de gelişebilmek için sahiplenilmeyi önemserler.
Bir kent ürettiği ölçüde değer kazanır.
Çevresini sevindirir.
İnsanlarını mutlu kılar.
Yaşama daha güvenle bakar…
Gelecekten kaygı duymaz.

Kentler bakım ister.
Titizliği kabullenir.
Yaşam tarzını kendisi şekillendirir.
İnsanların gelişmesine ön ayak olur.
Huzur dolu bir kentte kim yaşamak istemez.
Zorunlu olan doğal bir istektir bu…

Ne verirseniz onu alırsınız…
Ne ekerseniz onu biçersiniz…
Yaşamın bir ilkesidir bu.
Bunları yapmazsak ne mi olur?
Düşünmeye başlayın bir kere…
Kent, kimliğini ortaya koyamaz.
Gelişme gösteremez.

Bu noktada sorumlular aranmaya başlanır.
İstenmeyen durumlar yaşanır.
Sorumsuzluk duygusu kenti köreltir.
Gelişmeyi engeller.
Kültürel değer ortaya koyamaz.
İnsanlara hüzünden başka bir şey veremez.
Eli/kolu bağlanır.
Huzur yaratamamanın hüznünü yaşar.

Kentler birer yaşam alanlarıdır.
Onlara gelişigüzel sıralanmış yapı topluluğu olarak bakamazsınız.
Aslında bu mekanlarda….
Her mimari yapının bizleri anlatan biryanı vardır.
Bize düşen görev ;onu anlamaya yönelik çaba göstermektir.
Yaşama tarzımıza çekidüzen vermektir.
Bunlara uymasak ne mi olur.?
Yabancılaşmaya başlarız.
Maddeleşiriz.
Manayı kaybederiz.
O mekanda hiçleşiriz.

Hiçleşmek ne demek midir.?
Varlıkta yok olmaktır.
Sıkıntı yaşamaktır.
Kaybolmaktır.
Üzüntülere/kederlere yol açmaktır.
İnsan böyle bir ortamda yaşayabilir mi?
İçinde bulunduğu ortama katkı sağlayabilir mi?
O halde…
Kentler gözbebeğimizdir.
Canımız,her şeyimizdir.

Yorumlar

  1. beşbinevlerden

    ağzınıza sağlık üstad kaleminize sağlık ne güzel yazmışsınız.Karabük’ümüzü bu kadar güzel anlatan yazılarınızı büyük bir hevesle hergün okumaktayım.

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Trabzonspor, Mehmet Ali Yılmaz’ın başkanlığında önemli başarılara imza attı

Anadolu Ajansı
Yayın: 25.04.2024 16:48
Paylaş:
A+ A-

TRABZON (AA) – Trabzonspor, hayatını kaybeden onursal başkanı Mehmet Ali Yılmaz'ın kulüp başkanlığı döneminde 4 kupa kazandı.

Trabzon'da 21 Ekim 1948'de dünyaya gelen Yılmaz, İstanbul Mühendislik ve Mimarlık Akademisi İnşaat Fakültesi'nden mezun oldu. Yılmaz, iş insanı, medya patronu, siyasetçi ve spor yöneticisi olarak tanındı.

1982-1983 sezonunda Trabzonspor'un 8. başkanı olarak seçilen Mehmet Ali Yılmaz, bu görevini 1987-1988 sezonun ortasına kadar sürdürdü. Bir yıllık aranın ardından 1989'da tekrar başkanlık koltuğuna oturan Yılmaz, 1992'ye kadar görevde kaldı. Üçüncü başkanlık dönemi 1996'nın sonundan 2000 yılının sonuna kadar devam eden Mehmet Ali Yılmaz, kulüpte en uzun süreyle başkanlık yapan kişi oldu.

Trabzonspor, Yılmaz'ın başkanlığı döneminde 1982-1983 sezonunda Cumhurbaşkanlığı Kupası, 1983-1984 sezonunda lig şampiyonluğu ve Türkiye Kupası, 1984-1985 sezonunda Başbakanlık Kupası olmak üzere 4 kupa kazandı.

Kulüpte 1988'de yapılan Divan Başkanlık Kurulu'nda verilen önergeyle Mehmet Ali Yılmaz, kulübün onursal başkanlığı ünvanını elde etti.

Yılmaz, bordo-mavili kulüpte tesisleşmenin de ilk adımlarını attı. Mehmet Ali Yılmaz'ın ismi kulübün mevcut tesislerine verildi.

Mehmet Ali Yılmaz, 1991 genel seçimlerinde Doğru Yol Partisi'nden Trabzon milletvekili seçilerek, 49 ve 50. hükümette Spordan Sorumlu Devlet Bakanlığı görevini yaptı.

Mehmet Ali Yılmaz'ın Bakanlığı döneminde Türkiye Futbol Federasyonu özerk bir yapıya kavuştu. Yılmaz, futbolda havuz sistemini düzenleyen kişilerden biri oldu.