YAREN VE YAR

YAREN VE YAR

Yayın: 25.01.2024 11:40
Paylaş:
A+ A-

YAR kelimesini sözlüklerimiz.sevgili, arkadaş , dost diye açıklıyor. Oysa ki dilimizde arkadaş, dost , manasında yaren kelimesi kullanılır. O halde yar; sevgili yaren; arkadaş, dost demek oluyor fakat yaren arkadaş ve dostun da bir tık ilerisinde durur aslında… Hakikatli dost, hakikatli arkadaş  demektir o.

Benimse yaren deyince ilk olarak,  Özay Gönlüm ve kendisinin üretmiş olduğu sazı gelir aklıma. Rahmetli bu saza yaren adını vermişti. Özay Gönlüm’ün TRT Radyoda, dinleyenlerin evine neşe ve huzur dolduran, kendisine özel bir proğramı vardı. Yaren adlı kendine özel sazı; saz, sazın küçüğü cura ve sazın büyüğü tamburadan oluşmuş üçlü bir sazdı. Bu üçünü boy sırasına göre üstüste bildirmişti. Haliyle oldukça büyük bir enstrüman olmuştu. Türküsünü söylerken bu üç sazı da mükemmel çalar, egeye has şivesiyle okuduğu türküler hemencene kalbinize dokunurdu. Aslen Denizlili olan Özay Gönlümün radyodaki programları oldukça eğlenceliydi. Çünki o proğramlarında sadece türkü söylemez biz dinleyicileriyle sohbetler de ederdi ve bu sohbetlerde kendi köyüne,  ninesine ait anılar yer alır, bu anıları yöresel seslendirmelerle canlandırarak

bize aktarırdı. Denizli’nin Horozları” (Çil Horoz), “Asmam Çardaktan”, “Cemilemin Gezdiği Dağlar Meşeli”, “Osmanımın Mendili”, “Evlerinin Önü Bulgur Kazanı” ve “Şu Dağlar Tepe Tepe” türküleriyle tanınan sanatçı, Kültür ve Turizm Bakanlığının Türkiye’yi tanıtım programı çerçevesinde 42 farklı ülkede 12 farklı dilde Türk halk müziği konserleri vermiş!. Ben onu “amanin iliman yanaktan” türküsü ile hatırlarım, türkünün gerçek  ismi ise  “asmam çardaktan”dır. TRT radyodaki o proğramlarını ara ara tekrar  dinleyebilsek, hatta Aşık Veyselin programlarını da dinleyebilsek. Aşık Veyseli Türkiyede sevmeyen yoktur sanırım.  Ona ait programları evde büyük bir sukunetle dinlediğimiz anları hatırlamak, bugün buruk bir mutluluk hissi veriyor insanın ruhuna… Ben onu babamın tarafından dedeme çok benzetirim. Dedem daha önce yazdığım gibi Kurtuluş savaşına katılmış bir gaziydi. Hem İnönü savaşlarında, hem de Büyük Taarruzda yer almış, dünya tatlısı bir dedeydi. Onun bize anlattığı savaş anılarının ve masallarının maalesef pek azı aklımda. Tuhaf bir şekilde, fiziken, rahmetli Aşık Veysele benzerdi rahmetli dedem. Konuşma şekli, sesi  bile benzerdi; her ikisinin de ağır ve oturaklı bir konuşma tarzları vardı.  Onların konuşurken seslerini dinlediğinizde, sadece sesleri, ne denli iyi, dürüst ve insancıl olduklarını size anlatırdı… Yeni yetişen gençlerimize bu halk ozanlarımızı  layığı ile tanıtıp sevdirmemiz, onların hayatlarını da zenginleştirecek, renklendirecektir mutlaka.

Yaren ve yar kelimelerinden bahsetmek istiyordum.  Hayatta, gerçekten yarenlik ettiğin birilerinin olması, önemli bir kazanımdır, çünki varlıkları hayatı  güzelleştirir. Bazen yarenin, kendi ailenden birisi de olabilir. Arada kıskançlığın olmadığı gerçekten iyi anlaştığın bir kardeşin varsa hazırda bir yarenin her zaman vardır. Böylece hayata cepte bir yarenle başlama lüksünü elde edersiniz. Yar içinse durum çok daha zordur. Yar sevgili anlamında olsa da, karşı cinsten birisine duyulan sevdanın muhatabıdır o. Sevgili yar kelimesinin karşılığı olamaz çünki insanın evladı da sevgilisidir, kedisi köpeği de, fakat yari değildir. Yar bünyesinde pek çok anlamları barındırır. Bunlardan birisi de eş ruh olabilmektir. Yarin olan kişi eş ruhun değilse senin diğer yarın olamaz. Ancak diğer yarın senin cukurluklarını o çukura tam uyacak çıkıntılarıyla doldurabilir ve sen de onun çukurluklarını ona tam olarak uyan  çıkıntılarınla doldurabilirsin. Böylece yarım tamamlanıp bütünleşmiş olur ki, bunu da ancak eş ruh iseniz yaşayabilirsiniz. Aksi halde parçalar birbirine oturmadığı için arada hep bir yarık olur ve o yarık zamanla kapanacağına daha da derinleşir. Yarini bulamayanların yahut bulup da kavuşamayanların yüreğinde de iyileşemeyen bir yarası olur. Yar kelimesi,  ruh eşi manasının yanında, bu yarayı da işaret eden  bir kelimedir. Aynı zamanda, yanlış  olan diğer yarım ile birlikteysen, aranızda  bulunan yarığı  gösteren bir kelime olması da söz konusudur. Hep söylediğim gibi kelimeler hayatın pek çok gizini azıcık düşündüğümüzde kulağımıza fısıldar. Bu günlük yazımı noktalıyor, şimdilik hoşçakalın diyorum. Sevgilerimle

Dyt. Güner Erbay

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Hakemin inanmadığı takım arkadaşını kucağında taşıdı

Yayın: 20.05.2024 15:09
Paylaş:
A+ A-

Karabük 1. Amatör Kümeyi 15’te 15 yaparak namağlup tamamlayan ve şampiyonluk maçında Eskipazar Belediyespor’u yenerek Bölgesel Amatör Ligi (BAL) için Safranboluspor ile play out final maçına çıkan ve normal süresi golsüz sona eren karşılaşmanın uzatma devrelerinde bulduğu gollerle tarihi bir başarıya imza atan ASD Eflanispor’da yüzler gülüyor.

MAÇTA DİKKAT ÇEKEN KARE

Dr. Necmettin Şeyhoğlu Stadyumu’nda oynanan ve her iki takım taraftarların yoğun ilgi gösterdiği kritik karşılaşmanın uzatma dakikalarında yaşanan bir görüntü taraftarları adeta çileden çıkardı. Uzatma bölümlerinin oynandığı maçın 121. dakikasında Eflanispor’un 11 sırt numaralı oyuncusu Souleyman Dokom bir pozisyon sonrası sakatlandı. Maçın hakemi futbolcunun sakatlığını inandırıcı bulmayınca oyunu devam ettirdi. Maç durunca takımın Senegalli golcü futbolcusu Ousmane Fall yürümekte zorlanan arkadaşını kucağına alarak oyun alanının dışına taşıdı. Fall’in bu davranışı tribünlerden büyük alkış alırken, hakemin yanlı tutumu da protesto edildi.

ŞAMPİYONLUĞUN KAHRAMANI BAŞKAN TOPÇU

Karabük’te iş, siyaset ve spor alanında yaptığı başarılı çalışmalarla adından övgüyle söz ettiren ASD Eflanispor Kulüp Başkanı İrfan Topçu kariyerine şampiyonluk yazdırdı.

2 yıl önce yeni bir oluşum yaparak 20 yıl aradan sonra Eflanispor’u amatör kümeye taşıyan Topçu geçen yıl son anda kaçırdığı şampiyonluk maçından sonra yine pes etmedi kadrosuna yaptığı takviyelerle ligi namağlup bitirip final maçlarının ardından BAL ligine yükseldi.

Karabük’te hafızalardan silinmeyecek kısa sürede büyüleyici zafere imza atan Topçu ticaret ve siyasetteki başarısını futbol ile taçlandırdı.