Karabük’te sosyal hayat… Karabük’te sosyal hayatı tanımlamak ihtiyacı duysaydınız bu soruyu nasıl yanıtlardınız? Hiç böyle bir soruyla muhatap olmak istemezdiniz değil mi? Neden acaba?... Gündüz olunca araba ve insan trafiğinden darlık çeken ana caddelerde akşam havanın kararmasıyla birlikte tabir yerindeyse ,neredeyse in cin top oynayan bir mekanla karşı karşıya kalmak. Hürriyet caddesinde akşam sinemadan çıkan insanların,yürüyüş sessizliğinde ıssızlığın ürküntüsü ile yol üzerinde tedirgin bir biçimde hareket etmek zorunda kalması kent yaşamını ne kadar yavan bırakıyor değil mi? Gündüz ile gece arasında bu kadar fark herhalde çöllerde olur diye düşünüyoruz… Bir başka anormal durumda; Karabük’ün geleceği düşünülmeden tasarımsızlıktan yoksun olarak yapılan caddelerin insanların ihtiyacına cevap verememesi ne kadar düşündürücüdür değil mi?... Bu durum kentte var olan bizlerin yaşama zenginliğini yoksullaştırıyor. Keyfini dumura uğratıyor…. Ben sosyolog değilim ancak gördüğüm gerçek o dur ki;kentte yaşamın bu denli zor gerçekleşiyor olması hiç de kabul edilebilir bir durum oluşturmamaktadır. O nedenle de; insanların kaynaşması ve bilgi alışverişi bir türlü gerçekleşmiyor. Deyim yerinde ise insanlar birbirinden habersiz yaşamak zorunda kalıyor. Kente yönelik sorunların tespiti güçleşiyor. Kent kültürü bilincinin gelişmesi engelleniyor. Dar alanda kendini tanımlamaya çalışan sosyal hayat bir türlü kendi gerçeğini ortaya koyamıyor. Fiziki yapının sunduğu olanakların yetersizliği de devreye girince içinden çıkılmaz bir hal alıyor… **** İyi ama bu durumda ne yapmak gerekir.?... Bu olumsuz durumdan kurtulması için,fiziki yapıda Karabük insanının yararlanabileceği ortak alanları nasıl bulacağız… Ya da… Bizler acaba bu kentin ana caddelerinde gece gezen insanlar görebilecek miyiz? Sahiden görebilecek miyiz? Acaba Karabük böyle bir mutluluğu yaşayabilir mi? Gelecek bilimciler(fütiristler) bile Karabük açısından böyle bir soruya net olarak asla cevap veremezler…! **** Karabük’te bu sosyal ihtiyaca cevap verecek,sosyalleşmesine dinamizm kazandıracak iki alan var. Bunlardan biri,Ankara caddesi’ne bitişik demiryolu mevki…ki,Karabük’ün kuruluş hatası olarak bu alanda demiryolunu Karabük’ün dışına almak olanaklı görünmüyor. Diğeri de 100 Evler alanı. 100 Evler’in bulunduğu alan,bugün kent meydanı olarak işlevsiz halde. Kentin ihtiyacını yanıt veremez durumda. Sayın Ahmet Gölbek’in bir yazısında değindiği sadece panayır kurmaya yarayacak mekan konumunda. Bayramlarda ya da bazı törenlerde işlevsel olması gerçekleri değiştirmiyor. Fiziki yapıdaki bu görüntü rahatsızlığı ayrıca bu kentte yaşayan insanların yaşamına olumsuz etki yapıyor. Bu olumsuz görüntüler ”Böyle gelmiş,böyle gider” felsefesiyle hareket eden insanların çoğalmasını sağlıyor. Kısaca demem o ki; Bütün bu durumu,büyük bir umursamazlıkla seyretmek,görüntü kirliliğine evet demek…. Bizleri anlatan sözcükler olmamalıdır,,,!