Küreselleşme… Ya da globalleşme O ne demek.? İçinde bulunduğumuz çağın özeti… Daha doğrusu anlatımı. Bütün değerlerin alt/üst olması. Tüm güzelliklerin anlam değişikliğine uğraması. İnsanların dünyanın her yerinde markalaşmış aynı ürünleri tüketmesi. Tek kutupluluk. Her açıdan dünya ile bütünleşme… Ortak değerlere sahip olma Ulusal olan her şeyin değer yitimine uğraması. Tarihin yeniden yazılması. Küreselleşme ile 21.yüzyılda ilk önce iklimsel krizi doğdu. Sonra ekonomik krizler ortaya çıktı. Etrafı hormonlu yiyecekler saldı. NANO teknoloji ortaya çıktı. Ne oldu bu dünyaya birdenbire. Selam veriş şeklini bile değiştirdi. Bizleri başka kalıplara soktu. Ey dünya bize ne olup bittiğini anlatmayacak mısın.? İnsanlığa ettiğin bu eziyet yenilir,yutulur cinsten değil. Özellikle Afrika’nın yoksul halklarına… Kıtlık,açlık,yoksulluk ve sefalet. İnsanın insanlığından utanası geliyor. Arap baharları derken… Ortadoğu’nun yeniden yapılandırılması süreci başladı. Soyu belli olmayan İŞİD türetildi. İnsanlar büyük küçük demeden öldürüldü. Vahşet barbarlığa rahmet okuttu. Küreselleşme. Adı üzerinde…. Dünyanın köyleşmesi. Küre idi… Birden “selleşti” Sel önüne ne alırsa alıp götürür.. Önünde durmak mümkün değildir. Hele evler bir de dere yataklarının önüne yapılmışsa. Ne eve kıyar… Ne insana… O nedenle küreselleşme deyip geçmeyin. Uyanık olmakta yarar var. Sakın “sel” bize dokunmaz demeyin. Önlem almakta yarar var. Teknoloji hızla gelişiyor. İnsanların hallerine bir şeyler oluyor. Herkesin elinde bir telefon… İnternetle gelin güvey oluyor. Mal bulmuş magribi gibi davranıyor Evet… Küreselleşme bambaşka bir dünya. Öyle bir dünya ki… İnsanın içinde kayboluveriyor. Şimdi soruyorum sizlere… Allah aşkına…! Biz de kaybolmadık mı?