Güney Kore Heyetinden Karabük’e Tam Not

Güney Kore Heyetinden Karabük’e Tam Not

Yayın: 02.06.2015 09:57
Paylaş:
A+ A-

Karabük ve bölgesinde incelemelerde bulunan Güney Kore İstanbul Başkonsolosu ile beraberindeki heyet yatırım noktasında Karabük’e tam not verdi.

Karabük Ticaret ve Sanayi Odası’nın ev sahipliğindeki iki günlük ziyaretin ardından İHA’ya açıklamalarda bulunan Güney Kore İstanbul Başkonsolosu Jeon Tae Dong, Karabük’ün tabiat olarak çok güzel çevresinin olduğunu ve gelecekte de çevreye zarar vermeden yapılacak her türlü yatırımın Karabük’in gelişmesi için çok faydalı olacağını söyledi.

SAFRANBOLU GERÇEK TÜK KÜLTÜRÜNÜ YANSITAN BİR KENT

Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Tuncay Özcan ve yönetim kurulu üyeleri ile birlikte Safranbolu’da tarihi ve turistlik bölgeleri de gezen Güney Kore İstanbul Başkonsolosu Jeon Tae Dong “Kore ve Türkiye her ne kadar mesafe olarak uzak ülkeler olsa da Safranbolu’yu görünce yürek olarak birbirimize bağlı olduğumuzu bir kaz daha gördüm” diyerek, “Asıl Türk kültürünü burada gördüm. Daha önce İzmir Selçuk’u ziyaretimde orası daha çok Roma ve Yunan kültürünü yansıtıyordu ama Safranbolu bana saf Türk kültürünü yansıttığını hissettim. Gelecekte Korelilerin Safranbolu’yu yaşaması için sık sık ziyaret edeceğini düşünüyorum. Karabük’ün tabiat olarak çok güzel çevresi var. Gelecekte de çevreye zarar vermeden yapılacak her türlü yatırım Karabük gelişmesi için çok faydalı olacak. Karabük’ün bir diğer önemli özelliği, burada çok fazla demir çelik üretimi olması. UNESCO’ya kayıtlı şehri olmasıyla hem sanayi hem de kültür olarak ikisinin birlikte olan bir şehir olarak da çok inanılmaz” dedi.

Jeon Tae Dong, “Karabük’ün bu güzel çevresine ve tabiatına uygun bir şekilde sanayinin gelişerek gelecekte Karabük’e faydalı olacağını düşünüyorum. Güney Kore Ankara Büyükelçiliği Ekonomi Müsteşarı Myung Seop Lee ve Kore Ticaret Ofisi Direktörü Tae Ho Kim bizimle birlikte. Bu ilişkileri geliştirmede çok destekleri olacaktır. Bir dahaki sefere Koreli işadamlarımızla burayı tekrar ziyaret edip buraları gezdireceğiz. Şirket yöneticileri ve işadamlarımızın buraya gelip bizzat görmesi daha faydalı olacaktır. Özellikle Eskipazar’da kurulacak olan sanayi bölgesi ve Safranbolu’nun bu güzel kültürü ile bütün Koreli şirketlerimizi haberdar edeceğiz” ifadesinde bulundu.

KARABÜK İYİ BİR İŞ PARTNERİNİN OLACAK BÖLGE

Güney Kore Ankara Büyükelçiliği Ekonomi Müsteşarı Myung Seop Lee ise, Hem başkonsolos hem de büyükelçinin destekleriyle Karabük’le ekonomik ilişkileri daha da arttırmak adına ellerinden geleni yapacaklarını belirtti.

Kore Ticaret Ofisi Direktörü Tae Ho Kim de, Kore ve Türkiye arasındaki ticari ilişkinin 7.5 milyar dolar civarında olduğunu belirterek, “Özellikle iki yıl önce imzalanan serbest ticaret anlaşmasının ardından bu ekonomik ilişkiler daha da arttı. Bu sebeple Kore işadamları için Safranbolu ve Karabük ileriki zamanlarda iyi bir iş partnerinin olabileceği bölge olarak düşünüyorum” ifadesine yer verdi.

Karabük Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Tuncay Özcan ise, Güney Koreli heyetle iki aya yakın bir süredir temas halinde olduklarını belirterek, “Kendilerini Karabük’e davet etmiştik ve iki gündür Karabük’te ağırlamaktan çok guru duyduk. Karabük TSO, kentte ticareti ve sanayiyi geliştirmenin dışında tüm ilçeleri ile ülke dışında da bir kültür elçisi olarak görev görmekte. Konuklarımıza Karabük’teki sanayi ile ilgili gelişmeleri, yeni sanayi ve mevcut sanayi bölgesinde mahallinde görmek suretiyle bir başlangıç yaptık. Bu başlangıcın sonunda Karabük içinde iyi sonuçlar elde edeceğimizi düşünüyorum. Bunun dışında Karabük TSO olarak Safranbolu’nun dışında Yenice, Eflani, Eskipazar ve Ovacık’ın güzelliklerini anlatarak bilgiler verdik. TSO bugün ve bundan sonraki süreçte sadece ticareti ve sanayi geliştirmenin yanında Karabük gündeminde aynı zaman bir kültür elçisi gibi kentimizi tanıtma noktasında bir misyon edinmiş kurum olarak neler gerekiyorsa yapacak. İki günlük temaslarımızın neticesinde Başkonsolosumuzun ifadesi gibi döndüğünde Güney Koreli işadamlarına özellikle Karabük’le ilgili bahsedeceğini ve yatırım yapılmaya uygun bir yer olduğunu anlatacak. Burada adeta sıcak bir dostluk ve birliktelik oluştu. İlerleyen zamanda bu dostluğun neticesinde Karabük sanayi ve kültür turizmden bir çok kazanımlar elde edecek” dedi.

Görüş Bildir

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Kışı Kızılırmak Deltası’nda geçiren besicilerin göç yolculuğu başladı

Anadolu Ajansı
Yayın: 06.05.2024 00:48
Paylaş:
A+ A-

SAMSUN (AA) – İLYAS GÜN – Samsun'da, Kızılırmak Deltası'ndaki kışlaklarda kalan besiciler, yazı geçirecekleri Karagöl Dağı'ndaki yaylalara gitmek için küçükbaş hayvanlarıyla yaklaşık 1 ay sürecek yolculuklarına başladı.

Hayvanlarını kış döneminde Kızılırmak Deltası'nda barındıran besiciler, havaların ısınmaya başlamasıyla hazırlıklarını tamamlayıp, Karagöl Dağı'nın eteklerinde yer alan bin ila 1500 rakımlı yaylalara gitmek üzere yola çıktı.

Deltadan yüzlerce küçükbaş hayvanıyla hareket eden besicilerin zorlu yolculuğu, yaklaşık 1 ay sürecek. Günde 10 ile 15 kilometre arasında mesafe katedecek besiciler, yolculuk boyunca hayvanlarını belirli aralıklarla sağacak.

Yazı yaylada geçirecek besiciler, ekim veya kasım aylarında yeniden deltaya dönecek.

10 yaşından bu yana besicilik yapan 48 yaşındaki Mustafa Coşkun, AA muhabirine, sıcak ve nemli havanın hayvanların hastalanmasına neden olduğunu, bu nedenle yaz aylarında serin yerleri tercih ettiklerini söyledi.

Yaklaşık bir ayda yaylaya ulaştıklarını belirten Coşkun, “Çünkü hayvanlarımızı otlatarak gidiyoruz. Akşam mola veriyoruz, sabahın ilk ışıklarıyla yeniden yola çıkıyoruz. Yaklaşık 5 ay yaylada kalıyoruz, kışın daha sıcak olan Kızılırmak Deltası'nı tercih ediyoruz. İşimiz çok zor ama mecbur yapıyoruz.” dedi.

Besici Eyüp Çobanoğlu da yaklaşık 1 aylık yolculuklarının oldukça zorlu geçeceğine işaret etti.

Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti Sorumlusu Kadir Yılmaz ise deltanın göçmen kuşların yanı sıra büyükbaş ve küçükbaş hayvan besicileri için de önemli bir yer olduğunu dile getirdi.

Manda ve koyunculuk yapan besicilerin yılın belirli aylarında deltada hayvanlarını otlattıklarını anlatan Yılmaz, “Besiciler kışı deltada geçiriyor. Eylül ayının sonlarına doğru deltaya yaylalardan gelen besiciler, birkaç ay burada kaldıktan sonra tekrar yaylalara hayvanlarını otlatmaya götürüyor. Kış aylarında 2 bin ila 3 bin arasında koyun deltada kışlıyor.” diye konuştu.

Yılmaz, havaların ısınmasıyla koyun sürülerinin deltadan ayrılmaya başladığını vurgulayarak, göçmen kuşlarla koyun sürülerinin deltada görsel şölen sunduğunu, yerli ve yabancı turistlerin de hem kuşları hem de besicilerin geçişini takip ettiğini sözlerine ekledi.