Anadolu Ajansı tarafından
25 Eylül, 2024 20:45 tarihinde yayınlandı
A+ A-

Altın madalyalı para yüzücü engellilere umut olmak istiyor

İSTANBUL (AA) - ENES TAHA ERSEN - Milli para yüzücü Umut Ünlü, Paris 2024 Paralimpik Oyunlarında elde ettiği başarının arkasında ciddi zorluklar ve acılar yattığını, asıl hedefinin engellilere neler yapabileceklerini göstermek olduğunu söyledi.

Milli para yüzücü Umut Ünlü, Paris 2024'te adını altın harflerle Türk spor tarihine yazdırdı. Henüz 23 yaşındaki milli sporcu, 50 metre ve 200 metre serbest S3 sınıfında 2 altın madalya alarak, yüzme tarihinde Türkiye'ye paralimpik oyunlar ve olimpiyat oyunlarındaki ilk altın madalyayı kazandırdı. Umut Ünlü ayrıca, paralimpik oyunlar tarihinde Türkiye'ye aynı organizasyonda iki altın madalya birden getiren ilk milli sporcu oldu.

Umut Ünlü ve annesi Şaheste Ünlü, başarıya giden yolda karşılaştığı zorlukları AA muhabirine anlattı.

Para yüzücü Ünlü, elde ettiği başarının ardında çok ciddi acıların, zorlukların ve gözyaşının olduğunu belirterek, tüm engellere rağmen asla pes etmeyerek her zaman başarıyı hedeflediğini, bunu hayal ettiğini ve bu uğurda çok çabaladığını kaydetti.

Başarısının ardındaki en önemli motivasyon kaynaklarından birinin engelli bireylerin neler yapabileceğini herkese göstermek olduğunu dile getiren Ünlü, şöyle devam etti:

"Normal bireyler bize göre daha avantajlı, onlardan daha çok efor sarf ediyoruz. Metrobüse binerken, yemek yerken, tuvalete giderken zorlanıyoruz. Bunlar bizim için ekstra efor demek. Engelli olarak yaşamak zor, spor yapmak daha da zor. Biz bunu başarınca da insanlar diyor ki ‘Bu engelli ama bunu da yapabiliyor, demek ki onlar da bir şey başarabiliyor.’ Amacımız da zaten buydu. İnsanlara bunu öğretmek, engellilerin de engelli olmasına rağmen birçok şeyi yapabileceğine inandırmak. Allah'a şükür bu madalyaları alarak da bunu gösterdiğimi düşünüyorum."

Ailesi ve arkadaşlarından çok destek aldığını söyleyen Ünlü, "Yağmur oluyordu, annem bir muşamba ile üzerimi örtüyordu, ‘Hadi oğlum bugün antrenmana böyle git. Islansan da bir şey olmaz. Antrenman yapmalısın.’ diyordu. Ben ıslanabilirim belki ama rakibim o sırada antrenmanda olabiliyor, arabasıyla gidiyor antrenmanını yapıyor." diye konuştu.

- "Engellilerin daha iyi şartlarda olması için çalışacağım"

Ünlü, Paris'teki başarısının ardından engellilerden çok fazla mesaj aldığını, birçok kişinin yüzmeye başlamayı, spor ile hayata tutunmayı istediğini söylediğini aktardı.

Para yüzücü Umut Ünlü, şu görüşleri dile getirdi:

"Engellilerin spor yapmasını, sanatla uğraşmasını istiyorum. Onlara öncülük etmek gerçekten benim için iyi bir şey. Ben önceden her insanın bu hayatta bir amacı olduğunu düşünüyordum. Nasıl ki bir ağaç bize oksijen veriyor, gölge yapıyorsa benim de bir amacım olduğunu, Allah’ın beni bu amaç uğruna engelli olarak yarattığını düşünüyordum. Ben o amaç doğrultusunda ilerliyorum. Hayatımı da bunun üstüne ilerletmeyi düşünüyorum. İleride inşallah Paralimpik Komite’de görev almayı düşünüyorum, Federasyonda da görev almayı düşünüyorum."

Paris'teyken yaşadığı unutamadığı bir anıya da anlatan Ünlü, şunları kaydetti:

"Hamza isminde bir engelli genç, müsabakayı gözyaşlarıyla seyretmiş. Görüntüler inanılmazdı. Çocuğu gördüm ağlıyordu, onu görünce ben de ağlamaya başladım. Sabah da bir yarışım var. İçimden ‘Hamza yarınki madalyayı senin için alacağım.’ dedim. Allah'a şükür sözümü de tuttum. Sonra Hamza’yı da aradım, dedim ki ‘Bu madalyayı senin için aldım.' Birlikte sevindik."

- Gelecek hedefleri

Ünlü, Paris Paralimpik Oyunlarında elde ettiği tarihi başarının "yeni bir başlangıç" olduğunu ifade ederek, bunu 2025'te Singapur'da yapılacak Dünya Şampiyonası ve 2028 Los Angeles Paralimpik Oyunlarında da sürdürmek istediğini söyledi.

Özellikle 2025 yılına ilişkin hedefinin 3 altın madalya ve bir dünya rekoru kırmak olduğunu dile getiren Ünlü, "Federasyonumuzun da takip ettiği benden sonra gelecek nesiller, gençler var. Benim de takip ettiğim küçük arkadaşlarım, kardeşlerim var. Ben hayallerim için çok çalıştım. Bunları hayal ettim ama çok da çalıştım. Engelli kardeşlerimden de isteğim asla pes etmesinler, hayal etsinler, yeteneklerini keşfetsinler." diye konuştu.

- "Araba kullanmak istiyorum"

Bağımsız yaşam becerilerini geliştirebilmek için ehliyet sahibi olabilmeyi hedeflediğini aktaran Ünlü, fiziksel durumu nedeniyle daha önce ehliyet başvurusunun reddedildiğini, kendisinden daha dezavantajlı durumda olan rakiplerinin araba kullanabildiğini belirterek, yetkililerden bu konuda yardım istedi.

Ünlü, şu ifadeleri kullandı:

"Ben ehliyet almak, araba kullanmak istiyorum. Yurt dışında benim gibi birçok örnek var. Rakiplerim benden fiziksel olarak daha zor durumda ama kendi arabaları, ehliyetleri var ve antrenmanlara arabalarıyla gidip gelebiliyor. Ben de ehliyet almak istiyorum. Onun için başvuru da yapacağım. Doktorlarımızdan isteğim, gelen kişi ve sporculara sadece fiziksel durumlarına bakarak ön yargıyla yaklaşmamaları. Çünkü ben bu kollarla günde 8 kilometre yüzüyorum. Tonlarca ağırlık kaldırıyorum bu ellerimle. Araba da sürebilirim diye düşünüyorum."

- "İnşallah engellilerin imkan verildiğinde neler başarabileceğini göstermeye devam eder"

Anne Şaheste Ünlü, büyük zorluklarla geçen Umut'un çocukluğunda her an onunla birlikte olduğunu, ona akülü bir tekerlekli sandalye alınana kadar okuluna, yüzme antrenmanlarına ve rehabilitasyon merkezlerine kendisinin götürdüğünü söyledi.

Ünlü, oğlu Umut'un bugün geldiği nokta ile gurur duyduğunu, engelli camiası için örnek olan başarılarının kendisini çok mutlu ettiğini, ilerleyen yıllarda çok daha iyi yerlere gelip engelli camiasına umut olmaya devam edeceklerine inandıklarını belirterek, sözlerini şöyle noktaladı:

"Umut'a üniversitede bir tane arkadaşı vesile olmuştu, antrenör Duran Hoca ile tanıştı. Umut oraya gitti, oraya başladıktan sonra onun da hayatı değişti, bambaşka bir Umut oldu. Hem bizimle hem de kendisiyle uğraşmayı bıraktı ve sadece önüne baktı, kendini diğer engellilere örnek olmaya adadı. Çok şükür çok güzel bir yere geldi, inşallah daha da iyi yerlere gelir. İnşallah engellilerin imkan verildiğinde neler başarabileceğini göstermeye devam eder."

blank
Şafak Zeki Akca tarafından
15 Nisan, 2025 15:41 tarihinde yayınlandı
A+ A-

AK PARTİ İLE CHP ARASINDAKİ FARK…

Siyasi Partilerin amacı nedir diye sorduğumuzda bir çok kitle tarafından verilen cevap VATANA HİZMETTİR Cevabı karşımıza çıkıyor.

Peki; Hangi parti vatan için daha çok çalışıyor? Hiç sorguladınız mı?

Yoksa hepsi de aynı silsilenin devamı?

Biz Karabük’ten yola çıkarak buradaki yerel siyasetin nasıl işlediğini hangi partinin daha çok Karabük’e çalıştığını bir bakalım.

****

İktidar partisi AK Partiden başlayalım.

İl Başkanı Ferhat SALT; İl Başkanlığına atandığından bu güne kadar çalışmalarında üstün performans sergiliyor.

Özellikle Belediye Başkanı Özkan Çetinkaya ile uyum içerisinde olduğu teşkilatlarına karşı tutum ve davranışları çözüm odaklı çalışmasıyla dikkat çekiyor. 

Partili Milletvekilleriyle gerek Ankara’da Bakanlıklar da yapılan çalışmalar da Muhteşem üstü organize çalışma içinde. Bu çalışmaları elbette ki Karabük’e de yansıması büyük.

****

KARABÜK MİLLETVEKİLLERİ CEM ŞAHİN VE D. ALİ KESKİNKILIC;

Bu iki milletvekilimiz için ne söylemek gerekir bilemiyorum ama gerçek olan bir durum var. KARABÜK İÇİN VAR GÜÇLERİ İLE ÇALIŞIYORLAR

Özellikle Cem ŞAHİN; Milletvekili seçimlerinde hakkında birçok dedikodular yapılan, eleştiri alan bir isimdi Cem ŞAHİN

İnsanoğlunun yapısında vardır ÖNYARGI ile bakmak.

Sayın Cem ŞAHİN bu ön yargıları tamamen kırdı.

Gerek AK PARTİ genel Merkezi ile

Gerek Bakanlıklar seviyesinde Karabük’te yapılması düşünülen her konuda büyük rol alıyor.

Sayın Ali KESKİNKILIC’la beraber uyum içinde çalışıyorlar.

****

Ak Partinin En Dinamik, En Heyecanlı, En Çalışkan, Aldığı görevlerde başarı ile çıkan, bir Milletvekilimiz; Durmuş Ali KESKİNKILIC

Bu cümleleri kurarken mütevazi olmak için söylemiyorum.

Niçin söylüyorum işte cevabı;

2003 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisinde göreve başladı.

TBMM Başbakanlık Özel Kalem Müdürlüğünde görev aldı.

Sanayi ve Teknoloji Bakan Danışmanlığı ve Tarım ve Orman Bakanlığında danışmanlık yaptı.
2020 yılında Millî Savunma Bakanlığına bağlı Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu (MKE) Genel Müdür Yardımcılığına atandı.

MKE AŞ Genel Müdür Vekili olarak görev yaptı.

Birçok sivil toplum kuruluşunda aktif rol aldı.

Karabüklüler Vakfı ve ECA Elgin kan Vakfı Mütevelli Heyet üyeliği,

Türk-Alman Üniversitesi Vakfı Yönetim Kurulu üyeliği,

Türk Savunma ve Havacılık Sanayi İhracatçılar Birliği Yönetim Kurulu üyeliği,

Türk Ağır Sanayi ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenler Sendikası Denetim Kurulu üyeliği ve ROKETSAN Genel Kurul üyeliklerin de bulunmuştur.

İşte bunun için diyoruz ki;

En Dinamik, En Heyecanlı, En Çalışkan, Aldığı görevlerde başarı ile çıkan, bir Milletvekilimiz; Durmuş Ali KESKİNKILIC

Özellikle Eskipazar Organize Sanayii’nin gelişmesin de öncü rol alan bir isimdir.

Çözüm odaklıdır, Gerek teşkilatlarıyla, Gerek Milletvekilleriyle, Gerek Belediye Başkanlarıyla uyum içinde çalışır.  Bilgi ve tecrübesini Karabük’e hizmet olarak  yansıtıyor olması başarısındaki etkendir.

****

Belediye Başkanı Özkan ÇETİNKAYA;

Gençlik kollarından başlayarak, Partinin her kademesinde görev almış ve Merkez ilçe başkanlığı görevinden; KARABÜK BELEDİYE BAŞKANLIĞINA seçilmiş ve hak etmiş bir isimdir.

Başarılı insanların belli özellikleri vardır.

Bu özellikler hiç değişmez.

Hiçbir zaman ben yaptım oldu diye söylemde bulunmamak gerekir.

Bu işin ruhu ekip çalışmasından geçer.

Özkan ÇETİNKAYA’da bunu başardı ve Karabük halkına güzel hizmetleri dokunuyor.

Parti Teşkilatıyla uyum içersin de ve Başrolde oynuyor.

Hem sahada etkili… Hem masada etkili olması…

Saygınlığını hiçbir şekilde bozmuyor…

Ve en önemlisi kendin den çok emin…

Hem uzlaşmacı… Hem sert…

Dedik ya Başarılı insanların belli özellikleri vardır.

İşte bu özellikler İnsanı başarıya ve azme getiriyor.

Son bir yıl içinde gözle görülür, elle dokunulur hizmetler yapıyor.

Bu duruşunu bozmadığı sürece Karabük’e büyük hizmetleri dokunur,

Sayın ÇETİNKAYA’nın.

****

ANA MUHALEFET PARTİSİ CUMHURİYET HALK PARTİSİ (CHP)

Simgesi 6 ok olan Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Halkçılık, Devletçilik, Laiklik, Devrimcilik ilkelerini savunan Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün kurduğu Türkiye’de tarih yazmış bir partidir.

CHP’nin şöyle bir özelliği var her nedense;

Parti içinde uzun yıllar görev yapan isimler her dönem bir şekilde karşımıza çıkıyor. O koltuklar o kadar tatlı ki hiç bırakmak istemezler. Karşılarında birileri çıkınca da onları istemezler ve karşılarına muhalif olurlar. Bu da parti içi çatışmalara neden olur. Mesela bu AK parti de olmaz veya nadir görülür.

CHP’nin Karabük Teşkilatlarına ve Belediye Başkanlarına baktığımız da;

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Karabük İl Başkanı Vedat YAŞAR;

Uzun yıllar Parti teşkilatların da görev yapmış bir isim; muhalefet partisi il başkanı olarak partisinin taşımış olduğu misyonu nu yerine getiren aktif rol alan ama teşkilatı içinde bir türlü uyumu sağlayamayan ve parti içinde her an bir tartışma yaşanacak gibi durması olumsuz olarak karşımıza çıkıyor.

Dedik ya; O koltuklar o kadar çok tatlı ki kimse bırakmak istemiyor.

Genç, aktif rol alabilecek, siyaseti sevecek, toplumu kucaklayabilecek, teşkilatlarına ve partisine hakim olabilecek isim veya isimlerin olması gerekir.

****

Karabük Milletvekili Cevdet AKAY;

Mütevazi, Partisine hizmet eden, etrafına saygılı, araştırmacı,  bir isim

Ancak; Parti Genel merkezinde aktif rol aldığı için  Karabük için çok vakit ayıramıyor. Ancak Meclis kürsüsünden Karabük için muhalefet görevini yapıyor.

Karabük teşkilatıyla ve Safranbolu Belediye Başkanıyla pek uyum içinde çalıştığı söylenemez. Karabük adına çok fazla rol aldığı da söylenemez.

Bu tutum ve davranışlar açıkça ortadadır. Bu gidişata bir son vermeleri gerekir.

Vatandaş ilgi bekler, hatır bekler, Karabük’e hizmet bekler.

*****

 SAFRANBOLU BELEDİYE BAŞKANI SAYIN ELİF KÖSE;

Namı değer TOPUKLU EFE;

Safranbolu halkına sempatik tavırlar sergileyerek tekrar Belediye Başkanı seçilen KÖSE İkinci dönemin rahatlığını yaşıyor.

Bu rahatlık ona zaman için de çok pahalıya mal olacağı gibi gözüküyor.

Neden mi?

Sayın Köse’de kendi teşkilatlarıyla pek uyum içinde olduğu söylenemez.

Gördüğümüz kadarıyla da Milletvekili Cevdet AKAY’la da uyum sorunu yaşıyor.

Bu uyum sorunu probleminden Safranbolu halkıda rahatsız.

Safranbolu halkından, esnafından ve hatta kendi parti mensuplarından  hakkında bir çok şikayetler var sayın Elif KÖSE’nin

Sayın Köse “Dediğim Dedik Çaldığım Düdük” demeğe devam ederse siyaset sahnesine son noktayı koyar.

Evet sayın okuyucularımız bizden bu kadarlık yeter, yorum sizlerin.

Kalın sağlıcakla

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.