Başkan Çetinkaya, Üniversiteli Gençlerle Sahur Yaptı
Karabük Belediye Başkanı Özkan Çetinkaya, üniversiteli gençlerle Karabük Belediyesi Havuzlu Bahçe Sosyal Tesisleri’nde düzenlenen sahur programında buluştu.
Başkan Çetinkaya, gençlerle bir arada olup sohbet ederek, onların görüş ve düşüncelerini dinledi.
Sahur programında gençlerle vakit geçirmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Başkan Çetinkaya, “Gençlerimiz, geleceğimizin teminatıdır. Onlarla birlikte olmak, onların fikirlerini dinlemek bizler için çok değerli. Karabük Belediyesi olarak, gençlerimize yönelik destek ve etkinliklerimizi sürdürmeye devam edeceğiz” dedi.
Başkan Çetinkaya, üniversiteli gençlerin sosyal ve kültürel yaşamlarına katkı sağlamak amacıyla, gelecekte de benzer buluşmaların devam edeceğini belirtti.
Karabük’ün sokaklarında gezerken elinde mikrofonla gezen birine rastlamak artık şaşırtmıyor. “Ben muhabirim” diyen herkes seyyar muhabir olmuş, sosyal medyalar ise haber kanalları gibi.
Her eline mikrofon alan, muhabir mi oldu Karabük’te? Bir gazeteci olmak, artık sosyal medya hesabı açmak kadar kolay. Peki, bunun bir denetimi olmamalı mı?
Karabük küçük bir şehir. Herkesin yüzü, ismi, mesleği belli. Bugün bu mesleği gerçekten okuyan, iliklerine kadar hisseden, meslek etiğini bilen genç gazetecilerin seyyarlar nedeniyle işsiz kalmış ya da mesleğinden tamamen soğumuş olduklarını görüyorum.
Gazetecilik mesleğine haksızlık yapılıyor. Onlar diplomasıyla, emeğiyle, stajıyla yol almaya çalışırken, diğer taraftan “izlenme için her şey mübah” diyenler basın ve yayın ilkelerini yerine getirmiyor.
Ve en acısı, bazen bu içerikler o kadar çok izleniyor, beğeniliyor ve destekleniyor ki… Kimse “doğru mu?” diye izlemiyor, “Karabük’ü karıştırması yeterli mi?” diye bakıyor. Bu da sorumluluk duygusunu daha da aşındırıyor.
Şimdi soruyorum: Bu işin bir sınırı olmayacak mı? Mikrofonu, telefonu eline alan “haberci” sıfatını kazanmalı mı? Herkes haberciyse, üniversitelerin ilgili bölümleri neden var?